Azot Döngüsü
İlk önce azottan bahsederek başlayalım.insanların ve diğer canlıların yaşayabilmesi için azot olmazsa olmaz bir elementtir.proteinlerin, DNA yı oluşturan nükleik asitlerin yapısında bolca bulunan azot ayrıca çeşitli vitaminlerde de yer alır. azotun hayati önemi işte burdan gelmektedir. bildiğiniz üzere atmosferde en çok oranda bulunan gaz da azottur fakat bu serbest azotu canlılar doğrudan kullanamazlar sadece baklagillerin köklerinde yaşayan bakteriler bu azotu bitkilerin kullanabileceği hale getirir ve onların hizmetine sunar. bitkilerle diğer canlılara geçen bu döngü daha sonra yeniden o canlıların da atıklarıyla havaya ve toprağa döner bu şekilde bu döngü hayatın devamını sağlayacak şekilde hiç aksamadan mükemmel bir şekilde sürer gider. işin bizleri ilglendiren kısmına gelecek olursak akvaryumlarımızdaki amonyak oluşumuna bakmamız gerekir.
Amonyak(NH3)
bazik karakterli bir madde olan amonyak canlılar için toksik etkiye sahiptir. zaten bu yüzden bizlerin vucüdunda oluşan amonyak üreye çevrilerek atılmaktadır. bunun nedeni ürenin amonyağa göre daha az toksik olması ve bu yüzden de atılması için daha az su gerektirmesidir. ancak suda yaşayan canlılar, zaten fazlasıyla suya sahip oldukları için amonyağı doğrudan atabilirler bu da zamanla akvaryumdaki dengenin bozulmasına neden olur. amonyak polar bir bileşiktir su da polar yapıda olduğu için kimyadaki ''benzer benzeri çözer'' ilkesi gereğince suda çözünebilir. akvaryumlarımızdaki canlıların artıklarıyla suda artan amonyak tabi ki o şekilde kalmayacaktır. burda döngü, bakterilerin önderliğinde başlar.
Amonyaktan nitrit, nitritten nitrat oluşumu
akvaryumdaki canlılarımızın artıkları, yem parçacıkları, diğer artıklar vb nedeni ile zamanla artan amonyağı ''nitrosomanas'' denilen bakteriler daha az zehirli etkisi olan nitrite çevirir. nitrit daha az toksik olsa da yine zararlı bir bileşiktir ve bu sefer de ''nitrobacterler'' tarafından nitrata çevrilirler. nitrat amonyak ve nitrite göre daha az toksik bir maddedir.
akvaryumdaki bu amonyak eğer nitrata çevrilmezse canlılar için zehirli etkiye yol açacaktır bu yüzden bu dönüşümü sağlayan aerobik bakterilerin akvaryumdaki rolleri büyüktür.
Nitratın uzaklaştırılması
nitratın da döngünün devam edebilmesi için ve ortamda birikip zehirli etkiye yol açmaması için bir şekilde kullanılması gerek. nitratı azot gazına çevirerek havaya karışmasını ve böylece ortamdan nitratın uzaklaşmasını sağlayan bakteriler de vardır fakat bunlar aneorobik(oksijensiz solunum yapan) bakterilerdir. bu bakterilerin de uyguladığımız filtrasyon sisteminde üreyebilmelerini sağlamak mümkün. bu bakteriler oksijenin daha az geldiği bölgelerde çoğalırken aeorobik bakteriler oksijenin daha fazla geldiği yerlerde çoğalır. iki bakteri kolonisini de elde edebilmek için bazı yollar düşünülmüş. örneğin dış filtre seramiklerinde seramiklerin iç kısmında mikro çentikler yapılarak buralara gelen su miktarı azaltılmış dolayısıyla oksijen azaltılmış ve buralarda aneorobik bakterilerin çoğalması sağlanmıştır. çentiklerin dışındaki su akışı normal olduğu için de o kısımlarda aerobik bakteriler ürer ve böylece etkin bir biyolojik filtrasyon sağlanmış olur.
ayrıca akvaryumdaki bitkiler de bu nitratı kullanabilirler fakat kaplumbağa akvaryumunda canlı bitki pek sağlıklı bir durum olmadığı için bitkilerin nitratı uzaklaştırması da söz konusu olmuyor genelde. tabi ki su mercimeği gibi bazı bitkileri deneyebilirsiniz kaplumbağa yediği zaman da ona zarar vermeyecek bitkiler olmasına çok dikkat edilmeli.
eğer iyi bir filtrasyonunuz yoksa, akvaryumda canlı bitki yetiştirme şansınız da yoksa yapabileceğiniz tek şey bu nitratı uzaklaştırmak için düzenli su değişimi ve dip çekimi yapmak. dip çekimi ile dipteki artıkların bu döngüye katılarak toksik maddeler üretmesini engellemiş olursunuz.
döngünün tamamlanması
bitkilerin yapısına geçen nitrat da yeniden diğer canlıların bitkileri yemesi ile onlara geçer ve yeniden artık olarak dış ortama atılır böylece bu döngü tamamlanmış olur.
sonuç olarak;
akvaryumda çok iyi bir filtrasyon sitemi kullanılmalı
düzenli su değişimi ve dip çekimi yapılmalı
akvaryumda su değişimi ile filtrelerin temizlği aynı gün yapılmamalı
filtre süngeri ve dış filtre malzemeleri akvaryum suyu ile kaba pislikleri alacak kadar temizlenmeli, musluk suyu yararlı bakterileri uzaklaştırır
fazla yem verilmemelidir, özellikle yemlerin içeriğindeki protein bu döngüye neden olmaktadır.
akvaryum suyunda bariz bir renk değişimi olmasını beklemeden temizlik yapılmalıdır. yoksa nitrat patlaması denilen aşırı nitrattan dolayı canlılarınızı kaybedebilirsiniz. nitrat patlamasında sudaki oksijen tükenir tabi bu durum akciğer solunumu yapan kaplumbağalarımızı fazla etkilemese de balık besleyen arkadaşlar açısından önemli bir konu olduğu için değinmek istedim.
biyolojik filtrasyonun ne derece önemli olduğunun güzel bir izahı bence bu nitrat döngüsü. elimden geldiğince basit şekilde anlatmaya çalıştım umarım yararlı olur.
İlk önce azottan bahsederek başlayalım.insanların ve diğer canlıların yaşayabilmesi için azot olmazsa olmaz bir elementtir.proteinlerin, DNA yı oluşturan nükleik asitlerin yapısında bolca bulunan azot ayrıca çeşitli vitaminlerde de yer alır. azotun hayati önemi işte burdan gelmektedir. bildiğiniz üzere atmosferde en çok oranda bulunan gaz da azottur fakat bu serbest azotu canlılar doğrudan kullanamazlar sadece baklagillerin köklerinde yaşayan bakteriler bu azotu bitkilerin kullanabileceği hale getirir ve onların hizmetine sunar. bitkilerle diğer canlılara geçen bu döngü daha sonra yeniden o canlıların da atıklarıyla havaya ve toprağa döner bu şekilde bu döngü hayatın devamını sağlayacak şekilde hiç aksamadan mükemmel bir şekilde sürer gider. işin bizleri ilglendiren kısmına gelecek olursak akvaryumlarımızdaki amonyak oluşumuna bakmamız gerekir.
Amonyak(NH3)
bazik karakterli bir madde olan amonyak canlılar için toksik etkiye sahiptir. zaten bu yüzden bizlerin vucüdunda oluşan amonyak üreye çevrilerek atılmaktadır. bunun nedeni ürenin amonyağa göre daha az toksik olması ve bu yüzden de atılması için daha az su gerektirmesidir. ancak suda yaşayan canlılar, zaten fazlasıyla suya sahip oldukları için amonyağı doğrudan atabilirler bu da zamanla akvaryumdaki dengenin bozulmasına neden olur. amonyak polar bir bileşiktir su da polar yapıda olduğu için kimyadaki ''benzer benzeri çözer'' ilkesi gereğince suda çözünebilir. akvaryumlarımızdaki canlıların artıklarıyla suda artan amonyak tabi ki o şekilde kalmayacaktır. burda döngü, bakterilerin önderliğinde başlar.
Amonyaktan nitrit, nitritten nitrat oluşumu
akvaryumdaki canlılarımızın artıkları, yem parçacıkları, diğer artıklar vb nedeni ile zamanla artan amonyağı ''nitrosomanas'' denilen bakteriler daha az zehirli etkisi olan nitrite çevirir. nitrit daha az toksik olsa da yine zararlı bir bileşiktir ve bu sefer de ''nitrobacterler'' tarafından nitrata çevrilirler. nitrat amonyak ve nitrite göre daha az toksik bir maddedir.
akvaryumdaki bu amonyak eğer nitrata çevrilmezse canlılar için zehirli etkiye yol açacaktır bu yüzden bu dönüşümü sağlayan aerobik bakterilerin akvaryumdaki rolleri büyüktür.
Nitratın uzaklaştırılması
nitratın da döngünün devam edebilmesi için ve ortamda birikip zehirli etkiye yol açmaması için bir şekilde kullanılması gerek. nitratı azot gazına çevirerek havaya karışmasını ve böylece ortamdan nitratın uzaklaşmasını sağlayan bakteriler de vardır fakat bunlar aneorobik(oksijensiz solunum yapan) bakterilerdir. bu bakterilerin de uyguladığımız filtrasyon sisteminde üreyebilmelerini sağlamak mümkün. bu bakteriler oksijenin daha az geldiği bölgelerde çoğalırken aeorobik bakteriler oksijenin daha fazla geldiği yerlerde çoğalır. iki bakteri kolonisini de elde edebilmek için bazı yollar düşünülmüş. örneğin dış filtre seramiklerinde seramiklerin iç kısmında mikro çentikler yapılarak buralara gelen su miktarı azaltılmış dolayısıyla oksijen azaltılmış ve buralarda aneorobik bakterilerin çoğalması sağlanmıştır. çentiklerin dışındaki su akışı normal olduğu için de o kısımlarda aerobik bakteriler ürer ve böylece etkin bir biyolojik filtrasyon sağlanmış olur.
ayrıca akvaryumdaki bitkiler de bu nitratı kullanabilirler fakat kaplumbağa akvaryumunda canlı bitki pek sağlıklı bir durum olmadığı için bitkilerin nitratı uzaklaştırması da söz konusu olmuyor genelde. tabi ki su mercimeği gibi bazı bitkileri deneyebilirsiniz kaplumbağa yediği zaman da ona zarar vermeyecek bitkiler olmasına çok dikkat edilmeli.
eğer iyi bir filtrasyonunuz yoksa, akvaryumda canlı bitki yetiştirme şansınız da yoksa yapabileceğiniz tek şey bu nitratı uzaklaştırmak için düzenli su değişimi ve dip çekimi yapmak. dip çekimi ile dipteki artıkların bu döngüye katılarak toksik maddeler üretmesini engellemiş olursunuz.
döngünün tamamlanması
bitkilerin yapısına geçen nitrat da yeniden diğer canlıların bitkileri yemesi ile onlara geçer ve yeniden artık olarak dış ortama atılır böylece bu döngü tamamlanmış olur.
sonuç olarak;
akvaryumda çok iyi bir filtrasyon sitemi kullanılmalı
düzenli su değişimi ve dip çekimi yapılmalı
akvaryumda su değişimi ile filtrelerin temizlği aynı gün yapılmamalı
filtre süngeri ve dış filtre malzemeleri akvaryum suyu ile kaba pislikleri alacak kadar temizlenmeli, musluk suyu yararlı bakterileri uzaklaştırır
fazla yem verilmemelidir, özellikle yemlerin içeriğindeki protein bu döngüye neden olmaktadır.
akvaryum suyunda bariz bir renk değişimi olmasını beklemeden temizlik yapılmalıdır. yoksa nitrat patlaması denilen aşırı nitrattan dolayı canlılarınızı kaybedebilirsiniz. nitrat patlamasında sudaki oksijen tükenir tabi bu durum akciğer solunumu yapan kaplumbağalarımızı fazla etkilemese de balık besleyen arkadaşlar açısından önemli bir konu olduğu için değinmek istedim.
biyolojik filtrasyonun ne derece önemli olduğunun güzel bir izahı bence bu nitrat döngüsü. elimden geldiğince basit şekilde anlatmaya çalıştım umarım yararlı olur.