Su kaplumbağası ne kadar büyür, yavru su kaplumbağası ne yer, kaplumbağa kaç yıl yaşar gibi merak ettiklerinizin yanı sıra hastalıkları, beslenmesi ve bakımı hakkında bir çok bilgiye sitemizden ulaşabilirsiniz.

Kırmızı yanaklı su kaplumbağası hakkında merak ettiğiniz tüm soruları sorabilir ve hızlıca cevap alabilirsiniz.

Üye Ol!

Kabuktaki beyazlıklar

Venüs

Bronz 3 Üye
Katılım
23 Ara 2020
Mesajlar
67
Merhabalar.

Kaplumbağlarım ilk geldiklerinde yemyeşillerdi. Yurt imkanlarında onlara hazır su ısıtarak bakıyordum. Ufak tefek beyazlıkları başlamıştı 9 ay öncesinde. Şimdi ise kabukları daha beyaz. Geçenlerde forumda gezinirken mantar olabilme ihtimalini gördüm, kireçlenme diye düşünüyordum. Öncelikle ne olduğu tanısını koyup sonrasında buna bir çözüm bulabilir miyiz?

Son bir gündür suda yüzen beyazlılar görüyorum, kuru bir yere aldığımda ise hafif yeşilimsi bir renk alıyor. Plakalarını yenilediklerini düşünüyorum ama bilen birileri de yorum yapabilir mi lütfen?

Mangrow kökü ve silis kum aldım. Kökü suda bekletiyorum, kum geldiğinde de yıkayacağım ve tanklarına koyacağım. Plakalarını atmada daha yardımcı olur diye düşündüm.

Acaba kabuklarındakiler kireçse, plaka atımında kabukları eski halini alır mı?

*Fotoğraf boyut probleminden dolayı ekran görüntüsü ekliyorum*
Screenshot_20210105-211809.jpg
Screenshot_20210105-211552.jpg
Screenshot_20210105-211605.jpg
Screenshot_20210105-211601.jpg
 
Son düzenleme:
Kabukta yumuşama ve koku yoksa ben mantar olduğunu düşünmüyorum daha bilgili arkadaşlar değerlendirebilir. Mantar durumunda çenede kahverengi lekeler oluşur. Kalsiyum eksikliği yada kireçten dolayı oluşuyor olabilir o çıkan parçalar yanlış görmüyorsam deri gibi duruyor kaplumbağanın büyüdüğünü belli ediyor. Tabi bu benim görüşüm daha bilgili arkadaşlardan dönüş almalısın
 
İyi akşamlar

Öncelikle ben de fazla tecrübeli sayılmam bu konularda fakat 4 yaşında bir erkek kaplumbağam var ve kabuk rengi hassas olduğum bir konu olmuştur hep. Bu siteden öğrendiğim bilgileri bir şekilde derleyerek sunabilirim sadece.

Yavruların sahip olduğu o şirin yeşillik yaşlanmayla birlikte kayboluyor gayet normal. Yani yaş geçtikçe artık tatlı fıstık yeşili kaybolacaktır :| Çıkan parçaların da yine doğal bir gelişim sürecinden olduğunu düşünüyorum.

Fakat kabuğun bu denli beyazlaması bir anomalidir evet. Eğer dış filtrasyon yok veya direkt musluk suyu kullanımı varsa bu yüksek ihtimalle kireçtir.

Kabuktaki kireçlenmenin uzun vadede çözümü için (ve daha nice durum için) bir dış filtre gereklidir sisteme. Dış filtreyi temin edecek imkan bulunmuyorsa, en azından musluk suyunun dinlendirilmesi ya da sertlik derecesi düşük bir içme suyu kullanımı tavsiye edilir.

Kirecin kısa vadede çözümü içinse tuzlu suya bandırılmış bir fırçayla kabuğu temizlemek düşünülebilir. Yalnız bu durumda hayvanların cildine tuzlu su temas etmemeli kesinlikle. Bu yöntemi kendime güvenemediğimden dolayı hiç denemedim biraz daha araştırmanı tavsiye ediyorum.

Mantar ihtimali içinse emin ol kireçlenmeye görsel açıdan (mantarın cinsi ve şiddetine bağlı olarak) benziyor ne yazık ki. Fakat en önemli farklardan biri "koku" Kabuğu örüntü gibi sarmayıp belirli bölgelerde beyazlık yoğunlaşıyor ve bir miktar koku da barındırıyorsa mantardan şüphelenilebilir.

Söyleyebileceklerim bu kadar. Umarım konuyu inceleyen daha bilgili üyeler de yardımcı olacaklardır.
 
İyi akşamlar

Öncelikle ben de fazla tecrübeli sayılmam bu konularda fakat 4 yaşında bir erkek kaplumbağam var ve kabuk rengi hassas olduğum bir konu olmuştur hep. Bu siteden öğrendiğim bilgileri bir şekilde derleyerek sunabilirim sadece.

Yavruların sahip olduğu o şirin yeşillik yaşlanmayla birlikte kayboluyor gayet normal. Yani yaş geçtikçe artık tatlı fıstık yeşili kaybolacaktır :| Çıkan parçaların da yine doğal bir gelişim sürecinden olduğunu düşünüyorum.

Fakat kabuğun bu denli beyazlaması bir anomalidir evet. Eğer dış filtrasyon yok veya direkt musluk suyu kullanımı varsa bu yüksek ihtimalle kireçtir.

Kabuktaki kireçlenmenin uzun vadede çözümü için (ve daha nice durum için) bir dış filtre gereklidir sisteme. Dış filtreyi temin edecek imkan bulunmuyorsa, en azından musluk suyunun dinlendirilmesi ya da sertlik derecesi düşük bir içme suyu kullanımı tavsiye edilir.

Kirecin kısa vadede çözümü içinse tuzlu suya bandırılmış bir fırçayla kabuğu temizlemek düşünülebilir. Yalnız bu durumda hayvanların cildine tuzlu su temas etmemeli kesinlikle. Bu yöntemi kendime güvenemediğimden dolayı hiç denemedim biraz daha araştırmanı tavsiye ediyorum.

Mantar ihtimali içinse emin ol kireçlenmeye görsel açıdan (mantarın cinsi ve şiddetine bağlı olarak) benziyor ne yazık ki. Fakat en önemli farklardan biri "koku" Kabuğu örüntü gibi sarmayıp belirli bölgelerde beyazlık yoğunlaşıyor ve bir miktar koku da barındırıyorsa mantardan şüphelenilebilir.

Söyleyebileceklerim bu kadar. Umarım konuyu inceleyen daha bilgili üyeler de yardımcı olacaklardır.
Öncelikle teşekkür ederim.

Suyu şuan pH 6.99 olan Korusu olarak kullanıyorum ancak 9 ayın büyük bir kısmı, kapluşlarım arkadaşımdayken kaynatılmış musluk suyu kullanıldı.

Herhangi bir koku, salgısal bir durum yok. Kabuk yumuşaması da yok, her hafta düzenli olarak ilaç sürüp güneşte bekletiyorum bir saat. Forumda mantar, kabuk çürümesi görünce korktum.

Arkadaşım düzenli olarak diş fırçası kullanmış ancak bir değişim olmamış, ben de canlarını acıtırım diye çok korkuyorum açıkçası.
 
Öncelikle teşekkür ederim.

Suyu şuan pH 6.99 olan Korusu olarak kullanıyorum ancak 9 ayın büyük bir kısmı, kapluşlarım arkadaşımdayken kaynatılmış musluk suyu kullanıldı.

Herhangi bir koku, salgısal bir durum yok. Kabuk yumuşaması da yok, her hafta düzenli olarak ilaç sürüp güneşte bekletiyorum bir saat. Forumda mantar, kabuk çürümesi görünce korktum.

Arkadaşım düzenli olarak diş fırçası kullanmış ancak bir değişim olmamış, ben de canlarını acıtırım diye çok korkuyorum açıkçası.
Rica ederim

Benim bildiğim hijyen konusu ihmal edilmedikçe mantar konusu ilk ihtimal olarak düşünülmemeli.

Doğrudan Güneş ışınlarını bu zamanlarda bulabiliyorsan harika tabiki. Yalnız "ilaç sürüyorum" kısmını anlayamadım. Kontrollü periyotlarla Devit3 (D vitamini) haricinde kabuğa ilaç pek tavsiye edilen bir durum değildir. Zaten Devit3 de ilaç kategorisine tam girmemekte. Eğer sıklıkla yabancı maddeye maruz kalıyorsa kabuklar o da sorun çıkarabilir.
 
Rica ederim

Benim bildiğim hijyen konusu ihmal edilmedikçe mantar konusu ilk ihtimal olarak düşünülmemeli.

Doğrudan Güneş ışınlarını bu zamanlarda bulabiliyorsan harika tabiki. Yalnız "ilaç sürüyorum" kısmını anlayamadım. Kontrollü periyotlarla Devit3 (D vitamini) haricinde kabuğa ilaç pek tavsiye edilen bir durum değildir. Zaten Devit3 de ilaç kategorisine tam girmemekte. Eğer sıklıkla yabancı maddeye maruz kalıyorsa kabuklar o da sorun çıkarabilir.
Hijyen konusunda problemleri yok. Aksine fazla titiz davranıyorum ve bunu aşmaya çalışıyorum. Okumadan aklıma bile gelmemişti.

Haftada bir kez alt ve üst kabuğa sürerek kabuk sertleştirici kullanıyorum. Güneş bulamadığım zamanda ise ubv saatine denk getiriyorum ve ısı lambasının altına bırakıyorum.
 
Hayvanların kabuğunu peçete ile kurutup kuru bir yerde biraz daha yakından bir resimlerini, bir tanede devit kullanıyorsun sanırım. Devit sürülmüş halde birer resmini daha atar mısın?

Bu resim işinden sonra devit sürmeyi bırak. Yavruların kabuğu ince olduğu için emilim daha çok olur. Fazla D vitamini alımı zararlıdır.

O parçalar plakalara benziyor. Deri yumuşak tül gibi olur.

Isıtma lambasının ısısını ölçtün mü?
 
O kabuk sertleştiriciyi kaldır at o hiçbir işe yaramıyor. Ahşap verniği gibi hayvan sahibine görsellik. Zararı kabuğu kapladığı için hava almasını önlüyor ve kabukta deformasyon yapıyor. Plaka içindeki oluşumları da izole edip çıkmasını önlüyor.
 
Kabuk sertleştiriciyi kullanmayı durduruyorum.

Devit hiç kullanmadım. Almalıyım sanırım?

Hayvanların kuru fotoğrafını ekliyorum.

Sudan çıkartmadan önce bir tanesini inceledim. Boyun kısmındaki derisinden ve yanlış görmesiysem alt kabuğundan sarkıyordu parçalar. Belkide bacak kısmını alt kabuk olarak görmüş olabilirim su içinde emin değilim.

Isı lambası ölçümünü en son yaptığımda 32 dereceydi. Az önce siz sorduğunuzda 30 dakikalık bir ölçüm daha yaptım. 34 çıktı.
 

Ekli dosyalar

  • Screenshot_20210106-002735.jpg
    Screenshot_20210106-002735.jpg
    927.1 KB · Görüntüleme: 30
  • Screenshot_20210106-002742.jpg
    Screenshot_20210106-002742.jpg
    855.1 KB · Görüntüleme: 29
  • Screenshot_20210106-002801.jpg
    Screenshot_20210106-002801.jpg
    846.8 KB · Görüntüleme: 31
  • Screenshot_20210106-002820.jpg
    Screenshot_20210106-002820.jpg
    883.8 KB · Görüntüleme: 31
Hayvanları rahatsız etmeseydin keşke. En geç 21:00'de uyusunlar. O vakit ısıtmayı kapat. Ortam ışıklı ise üslerine hava girişine engel olmayacak şekilde birşey örtersin. Işık olduğu sürece uyumazlar. Örtü içine düşmesin ama gergin olsun. Kuru alanda duruyorlarsa su içinde uyumaya alıştır.

Mantara da benziyorlar. Koku yoksa suya girdiğinde plaka içleri değil ama suya doğrudan temas eden bölgelerdeki beyazlıklar kayboluyorsa kireçtir. Mantar kazınması kolaydır kirecin ise sert olduğu için kazınması zordur hatta çıkmaz.

Her iki durumda da plaka altına işleyenler plaka çıkmadıkça temizlenmez.

Hayvanlar yaşlarına göre ufak kalmışlar ama ara çizgilerin genişlemesi ve plakaların artmasına bakarsak büyüme potasına girmişler. İyi bakarsan bu süreçte iyi boy atabilirler. Büyüyen hayvanın deri değişimi de olur.

Lambayı 1 cm kadar yukarı kaldır fazla değil.

Devit damla al. Başka marka değil devitin D vitamin damlası. Bunu eczaneden alacaksın. Haftada bir kez uygula. Kabuklarını havlu peçete ile kurutup birer damla damlatıp yedir. 10-15 dakika kuru yerde beklet. Üstlerine lamba tutabilirsin kuru alandaki gibi üşümesinler. Sonra kalanı silip akvaryuma koyarsın. Devit kabuğun rengini ortaya çıkarır o halde yine yukarıdaki gibi resimlerini çekersin. Bir de devitli bakayım. Devit plakaları yumuşatır. Lamba kurutup gerdirir ve açılması hızlanır. Kabuktan aldıkları için ağızlarına damlatma.

Hayvanlara temasta da ellerini mutlaka sabunla. İlk yıkama hayvanların işimiz bittikten sonra ikinci yıkama bizim hijyenimiz için. Akvaryuma koyduğun herşeyi iyi steril et.
 
İkisi de uyanıktı, o yüzden aldım. Isıtma lambaları gece üşümesin diye 11 gündür sürekli açık. Üşütürler diye çok korkuyorum. Exo terranın night glo bulb sipariş ettim. 19:00'dan 07:00'ye kadar onu açarım muhtemelen.

Açıkçası sürekli açık kalacaklar mı onu da sormak isterim, 11 günde +75 lira fatura gelmiş, normal olup olmadığını bilmiyorum da.

Genelde ya kuru alanda yada rampada kuru alan ve su içinde yarı yarıya uyumayı tercih ediyorlar.

Biraz korkuyorlar, zaten derin suya da 11 gündür alıştırıyorum, başlarda vücutlarındaki suyu kaybetmemeleri için 2 saatte bir suya bırakırdım, çırpınarak çıkmaya çalışırlardı.

Şimdi de lambayı tamamen kapatınca korkup suya kaçtı birisi, onlar çırpınınca bende nefes alamıyorlar diye korkuyorum bir daha suya kendim salamıyorum.

Bir tanesi neredeyse her çıkarttığımda idrarını yapıyor elime, o da korkudandır belki bilmiyorum ama hiç bir zaman yüksek sesli yada stresli ortamda bulunmadılar.

Hiç kazınmıyorlar, ara ara yokluyorum parmağımla da ele gelir bir şey de yok. Suya temas ettiğinde beyazlık kaybolmuyor ancak plakaların altında olduğu için sanırım.

Maalesef bana geldiklerinden beri yani hemen hemen 1 yıl ölüm fanusunda kaldılar. Şuan bu şartları sağlayabildiğim için çok mutluyum ve onların da mutluluğunu anlayabiliyorum.

Önümüzdeki haftalarda düzenli bir diyet uygulamak istiyorum yemleri çeşitlendirerek.

Yaşlarını nereden anlayabilirim?

Lambayı bir santim kaldırdım ve eczaneden Devit alacağım. Kullandığım zaman fotoğraflarını ekleyeceğim.

Hayvanlara ve akvaryuma dokunmadan muhakkak ellerimi yıkıyorum ama sonrasında bazen sadece havluya kuruluyorum. Ancak 4 yaşında kardeşim olduğu için ve salmonelladan korktuğum için aklım başıma geliyor sonradan. Sanırım onları öpme alışkanlığımı da bırakmalıyım.

Dereceyi, temizleme kaşığını, her şeyi tekrar içeri koymadan önce iyice temizliyorum.

Çok çok teşekkür ederim size ve diğer yöneticilere, çok yardımcı oluyorsunuz ????????
 
Son düzenleme:
Merhaba,

Su kaplumbağaları boğulmaz, sıkışırsa belki ama sizin akvaryumunuzda kaplumbağayı sıkıştıracak bir şey yok. Çırpınma nedeni büyük ihtimalle 1 sene boyunca sadece su üzerinde yürüdüğü içindir. Derin su onlara garip gelebilir ama alışacaklardır.

Eğer geceleri sarı renkli ısıtma lambası kullanıyorsanız kaplumbağalarınız tabii ki uyumaz. Kaplumbağaların uyuması gerekli. Tüm ışıkları kapatın ve sabah 7 30 da geri açın. Kaplumbağalar üşüdüğünde suya elbette gireceklerdir. Girmezlerse daha farklı sıkıntılar var demektir. Eğer girmezlerse geceleri exo terranın mavi lambasını kullanmalısınız. Bu arada kaç watt'lık aldınız?

Kaplumbağayı elinize almayın. Siz ne kadar çok kaplumbağayı elinize alırsanız sizden o kadar korkar. Kaplumbağayı elinize aldığınızda idrarını yapabiliyorlar.

4. resimdeki sarılıklar ne bilmiyorum ama 3. resimdekiler kaplumbağanın derisi. Büyük ihtimalle arka ayak kısmından çıkmıştır oralardan büyük deriler çıkıyor.

O beyazlıklar hakkında bilgim yok ama 1 yıl boyunca kabuklarını komple suya sokamamışlar ve ısıtma lambasıyla kabuklarını ısıtamamışlar. Belki bundan kaynaklı bir sorun olabilir.
 
Merhaba,

Tamam o zaman artık söylediğiniz gibi yapacağım. Gece lambası 40 wattlık, sizin önerdiğinizi aldım.

Eskiye nazaran daha az alıyorum, sürekli dışarıya merakları olduğu için arada bir çıkartmak için o da, zamanla daha da azaltıp ele alma işini bırakayım o halde.

4.resimdeki, 3.resimdekinin kurumuş hali, deri demekki.

Umarım beyazlılar da çözüm bulabilirim zamanla..

Mangrow kökünü iki gündür değiştirerek suda bekletiyorum ama hala sarı değil de kahverengi salınım yapıyor. Akvaryumum yaklaşık 16 litre su alıyor, fazla salınım yapması Kaplumbağlarıma zarar verir mi?

Size de çok teşekkür ederim bu saatte ilgileniyorsunuz ????????
 
Mangrow kökünü kaynattınız mı? Ben aldığımda 2 saatten fazla kaynatmıştım ve 3-4 gün su dolu kovada bekletmiştim ama yinede akvaryumda sarılık oluşmuştu. Bu sarılık sudaki pH oranını düşürüyor. Kaplumbağalara zararı yok ama bu sarılık amonyak patlamasını gizliyor. Bu yüzdende düzenli su değişimleri yaparak bu sarılığı azaltıp bitirmeye çalışıyoruz.

Ben seachem ammonia alert kullanıyorum akvaryum hacmi büyük olduğu için sarılığın gitmesi uzun sürüyor ama sizin akvaryumunuzda buna gerek yoktur.

Mangrow kökünün sterilizasyonu ilk olarak kıymıklarının alınması, sivri yerlerinin traşlanması daha sonrasında kaynatılması (eğer tencereye sığmıyorsa çevirerek kaynatılıyor) ve en son tekrar kıymıklarının alınması, diş fırçası gibi bir fırçayla pürüzlerinin temizlenmesini yapıyoruz. Eğer sarılığın fazla olmamasını istiyorsak da su dolu kovada bekletiyoruz.

Elektrik konusunda ve yaş hesaplamasında @cem bey yardımcı olacaktır. Eğer petshoptan ufaklarken aldıysanız 3-4 en fazla 5 aylıkdır. Onun üzerinede sizde olduğu zamanı koyarsınız.
 
Bana sormadan birşey alma. Boşu boşuna o kadar para verip almışsın night gloyu. Dayanıklı birşey değil. Sıcakken su damlası gelse gider. Takarken bez yada birşeyle tut deri kalıntısı ter kalıntısı ampul camını etkiler.

Yerine 40 wattlık mavi bulamazsan yeşil bulamazsan kırmızı renk armut ampul al. Bunlar ucuz dayanımı bir tık fazla. Elektrik malzemesi satanlarda bulursun. Yapı marketlerde led olan satılıyor onlar ısıtmaz. Ki hastalık sebebiyle çıkmadıkları sürece gerek bile yok. Su yüzeyinde tutunacakları bir tünek olsun yeter. Burun dışarıda gövde su içinde üşümeden uyurlar.

Derin su psikolojisi 2 bilemedin 3 gün sürer sonra alışırlar. Kaç gün geçmiş. Zaten iki tane hayvan var tekte değil. Birbirlerine cesaret verirler. Sadece pencereden loş sokak lambası ışığı yada loş bir prize takılan ufak led gece lambası yeter. Bu hem uyumalarını sağlar hemde loşta olsa çevrelerini görmelerini sağlar.

Her konuda hayvanları zorla, istediklerini yaparsan başa çıkamazsın, bu sefer seni kullanmaya başlarlar. Ajitasyona gelme. Uşak gibi kullanırlar.

Sen daha işin başındasın ömürlükte öyle yoğun ekipman kullanıyorsun ki harcanan elektrik normal ev kullanımının üstüne çıkıyor. Öyle ki biz eve elektrik santrali kuralım diye aramızda espri yapardık. Şimdi birde zam üstüne zam gelince iyice zora girdi iş.

Tünekte küçük oklava olur plastik boru olur buna iki vantuz atıp su yüzeyi hizasında cama köşeden yapıştırırsın. Sonra kuru alanı kapa yada kaldır çıkamasınlar. Yüzeye yakın oturaklı ipek yapraklı yada silikon bir bitkide olur üstüne oturur yada tutunur dinlenir uyurlar.

Suda bir şeyin altında kalmaz yada güçlü ve su emiş borusu ağzında ızgara olmayan dış filtreye bacağını kaptırmadığı sürece boğulmaz. Debelenir debelenir alışır. Kabuk yapısı sayesinde su yüzeyinde duracağını öğrenir. Nefes tutmayı öğrendiklerinde bu sefer su içinden çıkmazlar. Su içi güvenli alandır.

Çok zaruri haller dışında hayvanlara dokunma bu hayvanları strese sokar ve sana karşı temkinli olmalarına neden olur. Yaklaştığında su altına kaçarlar. Ses sorun değil iç filtre hava kabarcığı sayesinde 24 saat gürültü yapsın yine uyurlar. Stres kaynağı sensin. Hayvanları her eline aldığında korkuyorlar. Aklı erecek boya gelip özgüveni artan hayvan kurtulmak için savunmaya geçip ısırmaya çalışır yada tırnaklarını batırır.

Plaka dışındakiler kazınıp çıkmıyorsa taşlaşmış kireçtir. 11 gündür 24 saat lamba altındalar, birde sırtları su ile fazla temasta bulunmuyorsa, su içine inmiyorlar anladığım kadarıyla bu durumda her ıslanıp kuruduklarında kireç üstüste binip kalınlaşır.

İlk sahibi hayvanları normal boyda almış ise ve göbek bağı izi kaybolmuşsa 4 ay geriye say üstüne onda ve sende durduğu süreyi ekle yaşı o kadardır.

Temizliğe dikkat et. Ben salmonella etkisini öğrenmek için kendime bulaştırdım. Bünye sağlam olunca hafif bir ateş ve birkaç gün süren ishal oluyor. Bu arada süreci öğrenmek için antibiyotikte almadım. Ama 7 yaş altı ve 70 yaş üstü için tehlikeli.

Burada bir üyenin kocası genel temizlik sonrası ellerini ve kollarını yıkamadan aylık çocuğunu kucağına almış çocuk ağız yoluyla temas edip salmonellayı kapmıştı. Belirtiler gösterince hemen hastaneye gidip salmonella testi yaptırmalarını söyledim.

Birde küçük çocuklar akvaryumun bulunduğu odada uyumamalı. Bu nefes darlığı yapıyor.

Kök en pis akvaryum malzemesidir. Mantarda dahil parazit yumurtası taşıma ihtimali vardır. Onun için en az yarım saat-45 dakika üstünü geçecek suda kaynatılmalı. Öyleki kaynayan su çay rengine döner. Yinede özsuyunu tam vermez. Bir süre daha salınım yapar. Sıkı lifli olanların özsuyu biraz daha geç biter. Uygulamayı emre anlatmış. Yalnız kaynatmadan evvel delik çukur gibi yerleri önden musluk altında bir tur fırçalamak iyi olur. Pislikler tam çıksın. Akvaryuma koymadan evvel lifleri iyi kontrol et. Hafif açılmış olanları da yolup çıkar. Hayvanlar farkederse bunları ısırıp söküyor, yemesinler.
 
Kökü 4 kere kaynamış suyun içine koyup haşladım ama ocakta kaynatmadım. Bugün kaynatayım.

Diş fırçasıyla suyun altında liglerinde olabildiğince ayırmaya çalışıp deliklerini temizledim.

Elimi kökünün yüzeyinde, kenarlarından gezdirdim herhangi deri rahatsız edici sivri bir yere denk gelmediğim için traşlamadım.

Gece lambası konusunda elektrikçilerin olduğunu mahalleyi, yapı marketleri, kendi mahallemin esnafını hatta İnternette de aradım ancak 15 w üstü bulamadım. Elektrikçiler ise direk led lamba uzatıyor. 40 w ampul yok diye baştan çıkışıyorlar, Isı için istiyorum led istemiyorum dediğimde çok zor merdiven altı diyorlar. Bende önemli olduğunu düşünerek aldım. Dikkatli takarım. Uzun olduğu için yatay koymayı planlıyorum.

Oklava yada boru ile tüneği yapacağım.

Suya iniyorlar, birisi zaman zaman daha az iniyor. Günü yarı yarıya kuru alan ve suda geçiriyorlar olarak ayırabiliyorum. Zamanla daha da su tarafı artıyor.

Gece uyurken kesinlikle kuru alana çıkıyorlardı. Lambayı kapattığımda birisi rampada uyudu, diğeri kendisini filtre ve camın arasına sıkıştırıp uyudu. Sürekli kendisini oraya sağa sola ufacık şeylere sıkıştırıp oralarda kalmayı seviyor. Şuan anladığım kadarıyla su içinde tünecek bir yer arıyormuş.

Kuru alan sürelerini kısaltmak için kuru alanı biraz daha daraltabilirim, camcı verdiğim ölçü dışında tutmuş ilkinde fark ettim ikincisinde fark edemedim ancak ortamlarından 2 gün ayrı kalacaklar silikon kuruması ve tuzlu suda bekletmek için ona cesaret edememiştim.

Kireç konusunda devit kullanarak kendi süreçlerine bırakacağım o zaman.

Göbek bağı yoktu, miniklerdi. 16 aylıklar o zaman.

Zaruruiyet dışında temas yok artık. Suyun değdiği herhangi bir şeyi de iyi dezenfekte etmeye devam edeceğim.

Akvaryum benim odamda, kardeşim sadece gelip izliyor ve yem saatlerinde yem veriyor. Salmonellanın bünyeye etkisindeki süreci araştırayım. Her an acaba diye korkmayayım.
 
Devit-3 aldım kullandım, 15 dakika sonra fazlasını aldığım fotoğrafı ekliyorum.
Hayvanları rahatsız etmeseydin keşke. En geç 21:00'de uyusunlar. O vakit ısıtmayı kapat. Ortam ışıklı ise üslerine hava girişine engel olmayacak şekilde birşey örtersin. Işık olduğu sürece uyumazlar. Örtü içine düşmesin ama gergin olsun. Kuru alanda duruyorlarsa su içinde uyumaya alıştır.

Mantara da benziyorlar. Koku yoksa suya girdiğinde plaka içleri değil ama suya doğrudan temas eden bölgelerdeki beyazlıklar kayboluyorsa kireçtir. Mantar kazınması kolaydır kirecin ise sert olduğu için kazınması zordur hatta çıkmaz.

Her iki durumda da plaka altına işleyenler plaka çıkmadıkça temizlenmez.

Hayvanlar yaşlarına göre ufak kalmışlar ama ara çizgilerin genişlemesi ve plakaların artmasına bakarsak büyüme potasına girmişler. İyi bakarsan bu süreçte iyi boy atabilirler. Büyüyen hayvanın deri değişimi de olur.

Lambayı 1 cm kadar yukarı kaldır fazla değil.

Devit damla al. Başka marka değil devitin D vitamin damlası. Bunu eczaneden alacaksın. Haftada bir kez uygula. Kabuklarını havlu peçete ile kurutup birer damla damlatıp yedir. 10-15 dakika kuru yerde beklet. Üstlerine lamba tutabilirsin kuru alandaki gibi üşümesinler. Sonra kalanı silip akvaryuma koyarsın. Devit kabuğun rengini ortaya çıkarır o halde yine yukarıdaki gibi resimlerini çekersin. Bir de devitli bakayım. Devit plakaları yumuşatır. Lamba kurutup gerdirir ve açılması hızlanır. Kabuktan aldıkları için ağızlarına damlatma.

Hayvanlara temasta da ellerini mutlaka sabunla. İlk yıkama hayvanların işimiz bittikten sonra ikinci yıkama bizim hijyenimiz için. Akvaryuma koyduğun herşeyi iyi steril et.
 

Ekli dosyalar

  • Screenshot_20210106-183852.jpg
    Screenshot_20210106-183852.jpg
    905.9 KB · Görüntüleme: 16
  • Screenshot_20210106-183855.jpg
    Screenshot_20210106-183855.jpg
    991.5 KB · Görüntüleme: 16
Renkli filamenli (akkor telli) armut ampuller tasarruflu olmadığı için üretimi durdu. Şeffaf ve soft olanlar yerli düzeyinde üretiliyor. Onun için sadece ampul satan dükkanlarda bulursan bulursun. Bulduğunda da yeriyle götür. Herkes böyle yapıyor. Adamlar satamıyordu, kaplumbağacılar yeriyle bitirdi. 15 W olanı aldıysan yakın tut. Az da olsa ısı versin.

Hoşlarına gittikleri yer bulurlarsa orayı bırakmaz başka hayvana da kaptırmazlar. Diğeri onu görünce yanına gelip en kötü ona tutunur. Yavrular tutunmaktan ziyade bir yerlere yaslanıp uyumayı daha çok seviyor. Belki de ayakları ufak olduğu için tam kavrayamadığındandır bilemiyorum.

İki hayvanın artısı birbirlerinden cesaret almaları ve birbirlerinden birşeyler öğrenmeleri. Bir de kuru alana çıktıklarında etrafı kolaçan eden birden fazla gözün verdiği rahatlık. Başkada birşey yok.

Hayvanlar suda kalacaksa tünek işini hemen hallet o zaman. 2 gün suda durmalarında sakınca yok. Alanın silikonları kuruyup sertleşsin, kokusu gitsin.

Deviti dediğim gibi uygularsın.

Hesabı doğru yaptıysan yaşı odur. Yani nerdeyse şu anki boylarının iki katı kadar olmalıydılar. Sistem iyileşince yem çeşidi artınca büyüme hızlanır. Açığı kaparlar.
 
Bilgilerinizi bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederim, her söylediğinizi dikkate alarak uygulamaya devam edeceğim ????????
 
Geri
Üst