wifiwifigreed
Yeni Üye
- Katılım
- 12 Mar 2011
- Mesajlar
- 12
Selam arkadaşlar öncelikle bu yazı dizisinde kaplumbağalarla ilgili her türlü bilgi bulacaksınız.Bilgiler çoğu internet sitesi,üye arkadaşlarımız ve benim tarafından yazılmışlardır.Arkadaşlar eğer sorusu olan bir arkadaşımız varsa bu sayfanın linkini verirseniz sevinirim.Bu yazı dizisinde kaplumbağalar hakkında genel bilgiler,kış uykusu,akvaryum nasıl olmalı,yosun,yolculuk,dekorasyon,teknik aksesuarlar,zemin ve ısıtma,su,hastalıklar ve sayfanın altında bulabileceğiniz sıkça sorulan sorular mevcuttur.Herkeze çok teşekkürler...
[size=medium]Kaplumbağalar Hakkında Genel Bilgi
[/size]Arkadaşlar bu yazıyı hem,fikir edinmek isteyenler için hem de bilgilerine bilgi katmak isteyen arkadaşlar için buraya ekliyorum.Yardımcı olması dileğiyle.Çoğu bilmediğiniz soruya cevap bulacağınızı tahmin ediyorum...
Reptiller boynuzumsu ve kabuğumsu derileriyle tanınırlar. Timsahlar, kaplumbağalar, kertenkeleler ve yılanlar bu gruptaki hayvanlardır.
Kaplumbağalarda deri yapısı kabuk şeklinde gelişmiştir, çoğunda dermis primer olarak kemiktir. Bu yapı kaburga ve vertebrayla devam eder. Kabuk ağırlığı total vücut ağırlığının yarısı kadardır. Kaplumbağalarda akciğerler çok kompartmanlı ve keselidir, bronşial yapı yoktur. Burun çekme ve öksürme yetenekleri yoktur.
Reptillerin çoğu ektotermal poikiloterm (vücut sıcaklığı çevre ısısına göre değişen) özelliğe sahip olduğundan çevre ısısına bağımlıdırlar. Bakteriyel ajanlarla enfekte olduklarında ılık yerlere giderler. Çevre ısısı tropikal tür reptiller için 27-28 derece, ılıman bölge türleri için 20-35 derecedir. Semiakuatik kaplumbağa türleri daha düşük ısı aralığını tercih ederler. Çoğu güneşlenerek ısınmak ister, direk güneş ışığı bulunmadığında ısı kaynakları, 45 cm uzaklıktan kullanılabilir. Ayrıca havalandırmanın da bulunması yararlı olur.
Semiakuatik türler içine gömülebilecekleri miktarda suya ihtiyaç duyarlar. Bu türlerin çoğunda beslenme, üreme ve sosyal ilişkiler su içinde olur. Kullanılan suyun filtrasyonu ve havalandırılması yapılarak, toksik organik atıkların ve patojenik organizmaların birikmesi önlenmiş olur. Kaplumbağaların yaşadıkların ortamın nemi % 35 'den az olursa deride kuruma ve soyulma, % 75 'den fazla olursa mantar ve bakteriyel hastalıklar meydana gelir. Altlık olarak kaplumbağalarda, tavşan yemi olarak hazırlanmış olan alfa alfa peleti kullanılabilir. Timsah ve su kaplumbağaları için barınaklarında çimentodan yapılmış beslenme, dinlenme ve güneşlenme yerleri bulunmalıdır. su kaplumbağalarının küçük taş parçalarını yutabilecekleri unutulmamalıdır. Bulaşmayı önlemek için kafes temizliğinde kullanılan malzemeler quartener ammonium solüsyonu ile dezenfekte edilmelidir. Barınaktaki tüm malzemeler 3 ayda bir yenilenmelidir.
[size=medium]Cinsiyetleri nasıl anlaşılır?
[/size]Kaplumbağalar kabuklarından tutulur. Erkek kaplumbağanın kuyruğu dişiden daha uzundur, iris erkekte kırmızı, dişide kahverengidir. Semiakuatik türlerde erkeğin pençeleri daha küçük ve uzundur çiftleşme sırasında erkek kaplumbağanın dişiyi tutmasında ve çoğu kez çiftleşme öncesi kur davranışlarında da bu uzun tırnaklar önem taşır, erkelerde arka bacaklarda mahmuz vardır. Kabuğun şekli erkeklerde konkav, dişilerde yassıdır.Kaplumbağalarda dişiyle erkeği ayırt etmenin bir diğer yolu da, “plastron” adı verilen alt kabuğun yapısıdır. Dişilerde biraz daha düz yapılı olan plastron, erkeklerde hafif içbükey yapıdadır. Bu da, yine çiftleşme sırasında dişinin üst kabuğuna uyum için gelişmiş bir özelliktir.
Bu yazı http://www.sempativet.net/articles.asp?action=read&aid=144 adresinden alınmıştır...
[size=medium]Kırmızı Yanak Su Kaplumbağası
[/size]Kuzey Amerika Orta Batı kesimlerindeki bataklıklarda oldukça yaygın olarak bulunur. Ilık ve bol yeşilli suları severler. Bu kaplumbağaların en büyük özelliği yanaklarının iki yanındaki kırmızı-oranj lekelerdir, bu lekeler olgunlaştıkça kaybolur. Cinsiyetler kolayca ayırt edilebilir. Dişiler erkeklere göre daha uzun ve ağırdır. Boyları doğal ortamlarında yaşarlarsa, 16-25cm arasında değişebilir. Erkeğin kabuğu daha içeriye dönük, dişinin ise daha düzdür ve erkeğin tırnakları dişiye oranla çok daha uzundur. Yavru kaplumbağalar için 60 cm akvaryum ideal ölçüdür. Sabit ısı 26,5 derecede tutulmalı, ideal akvaryum boyu ilerisi de düşünülerek 100x40x40 cm edinilmesi tercih sebebi olmalıdır. UV lamba sürekli güneş ışığı görmeyen kaplumbağalar için önem taşır.
Kurutulmuş karides ve balık parçaları, kurt kuruları ve ufalanmış et parçacıkları, ufak toprak solucanları, kıvırcık salata parçaları ve küçük balıklar verilebilir. Ömürleri 20-25 yıl kadardır, olası sağlık problemleri gözlerde enfeksiyon ve kabuk yumuşamasıdır. Sularına vitamin, kabuklarına zaman zaman yumuşak bir fırçalama yapılmalıdır.
http://www.panpet.com/egzotik/sukaplumbaga.asp
[size=medium]KARA KAPLUMBAĞASI
[/size]Gözleri oldukça keskin,koku almaları gelişmiş ve duymaları bir hayli zayıftır. Boyları, 3-5 cm 1 metreye kadar farklılık gösterir. 7-180 yıl arasında yaşam süreçleri olan çeşitleri vardır. Beslenmesi %90 bitkisel olup su kaplumbağalarında olduğu gibi ağızlarında diş yoktur ve tek korunma yöntemleri kabuklarının içine sığınmaktır.
Dağlık, ormanlık hatta çöl ortamlarında dahi yaşayabilecek yapıda değişiklik gösterirler. Tırnakları düzenli olarak kesilmeli, kabukları güneş ışığı görmeyen yerlerde UV lamba kullanılmalıdır. Bahçede serbest olarak dolaşan kara kaplumbağalarında yoğun olarak kene bulunması takibinin sıklıkla yapılmasını gerektirir.
[size=medium]BESLENME(Her İki Tür İçinde)
[/size]Tatlı su kaplumbağalarının obur yaratıklar olduğu unutulmamalı. Önlerine ne kadar yiyecek konulursa konulsun hepsini bitirmek isteyeceklerdir.En iyisi, yiyeceklerini azar azar vermek. Sevdikleri kurutulmuş karideslerden günde 4-5 tane yiyebilirler. Su kaplumbağaları için hazırlanmış pelet yemler de var. Tüm hayvanlarda olduğu gibi kaplumbağaları da tek tip besinle yaşatmaya çalışmak hata olur. Zaman zaman küçük parçalar halinde çiğ et, taze midye içi, solucan parçaları, küçük balıklar verebilirsiniz. Tabii aşırıya kaçmamak kaydıyla. Artan yemleri hemen toplarsanız, kaplumbağaların suyu daha geç kirlenecektir.Çabuk büyümelerini istiyorsanız yediklerikadar yesinler yiyemediklerini toplayın.Su kaplumbağalar üzerlerine (kalsiyum ve vitamin eklenmiş) tatlı su balıklarını çok severler, özellikle taze alabalık en sevdikleri yiyeceklerden biridir.Unkurduna da bayılırlar. kurtçuklar aslında iştahı kapalı olan veya yavru kaplumbağalar için daha çok iştah açıcı olarak kullanılır.Kaplumbağalar için özel olarak hazırlanmış minik çubuk şeklindeki yemler bağırsakları için çok uygundur. (değişik markalar var, en iyisinden alınız çünkü türkiye burası ve içinde ne olduğunu bilemiyoruz...) vitamin ekli yemlerden hafta 3-5 tane verilmesi uygundur.
kaplumbağa çeşitlerine göre beslenme farkılığı göstermekle birlikte bütün kaplumbağalar için dana yüreği pek yararlı değildir çünkü vücuttan sindirim sırasında değerli kalsiyum alır götürür, hatta tavuk ciğeri özellikle zararlıdır!
deniz balığı mümkün olduğu kadar az verilmelidir çünkü içlerindeki tuz oranı zaman içinde böbreklerine zarar verir ve et hem kara hem tatlı su kaplumbağaları için yine zamanla zararlıdır, kalsiyumun harcanmasına sebep olur, bunun yanında doğal yiyecekleri de değildir.
hayvanın sürekli yeşillik yemek istemesi de normal değildir. yememe veya bir anda farklı beslenme şekli bir sorunun göstergesi olabilir.
tüm kücük balıklar ile de beslenme sağlanabilir. akvaryumun içine çabuk çoğalan küçük balıklar bırakılabilir. böylece kaplumbağa hem arada bir onları yer hem de avlanır.
kaplumbağalara bir saat içerisinde tüketebilecekleri kadar yem verilmelidir. yemekdikleri suda kalır. bunların temizlenmesi önemlidir.
hazır yemlerin tek başına verilmesi doğru değildir.
forumda çiğ et ve tavuk eti ile ilgili çok başlık ve soru gelmektedir, bu sorulara tam bir cevap vermek anlamında:
azı karar fazlası zarar prensibi itibariyle hareket ediniz. cüssesine göre ne kadar yiyecebileceğini anlayabilirsiniz.
genç kaplumbağalar etçil ağırlıklı bir beslenme tercih ederler, yaşlandıkça sebze ağırlıklı yemleri sevmeye başlayacaktır.
unutmayınız ki kaplumbağalar sağlıklı yaşayabilmek için bizlerin verdikleri yiyeceklere muhtaçtırlar. beslenmelerinin aksatılması veya dengesiz olması ileride hastalıklara ve ölümlere yol açabilir.
Peynir vermemenizi öneririm...
[size=medium]Daha detaylı bilgi isterseniz:
[/size]Yavrular hergün günlük olarak beslenirken,erişkin kaplumbağalar 2-3 günde bir beslenmelidir. Kırmızı yanaklı kaplumbağaların beslenmesinede dikkat edilmelidir.Eğer yanlış bir beslenme uygulanıyorsa her türlü hastalığa açık bir duruma gelebilir.Bu yüzden aşağıda bir rasyon örneği veriyorum.
[size=medium]Kırmızı yanaklı kaplumbağa rasyonu :
[/size]% 25 dana eti (yağsız ve kemiksiz)
% 25 hazır kaplumbağa yemi
% 50 meyva-sebze-ot ( havuç,çilek,elma,yonca,marul vb)
[size=medium]Not:
burada verilecek besinler ufak parçalara bölünerek verilmelidir
[/size]Ayrıca alacağınız toz vitaminleri bu küçük parçaların üzerine serperek vermeniz uygun olacaktır.
Ayrıca kırmızı yanaklı kaplumbağalarda yaşa göre beslenme tipi değişmektedir.Burada genç kırmızı yanaklı kaplumbağalar hem et hemde ot yeme özelliğinde yani hepçil bir beslenme karekterindedirler.Yetişkin kaplumbağalarda bu et yeme davranışı azalarak,daha çok otçul bir beslenme özelliği gösterirler ama tam olarak et yemeyi bırakmazlar.yani kaplumbağalarda yaş ilerledikçe verilen et miktarı azaltılırken,ot miktarı arttırılmalıdır.
Reptillerin çoğu ektothermal poiklotherm (vücut sıcaklığı çevre ısısına göre değişen) özelliğe sahip olduklarından, çevre ısısına bağımlıdırlar. Bakteriyel ajanlarla enfekte olduklarında ılık yerlere giderler. Semiakuatik kaplumbağa türleri 20 - 30 dereceleri tercih ederler. Direk güneş ışığı alamayanlarda ısı kaynakları (infrared lambaları) kullanılır. Isı kaynakları da canlıdan 45 cm uzakta bulunmalıdır. Ayrıca havalandırmanın da bulunması yararlı olur.Aşırı ısı farklılıkları oluşmasından kaçınmak gerekir.Ortamın nemi % 35' den az olursa deride kurumalar ve soyulmalar, nem u' den fazla olursa da mantar ve bakteriyel hastalıklar meydana gelir. Kaplumbağalar için, tavşan yemi olarak hazırlanmış olan alfa alfa peleti, kum veya ağaç yaprakları altlık olarak kullanılabilir. Su kaplumbağaları içinse, barınaklarında çimentodan yapılmış beslenme ve güneşlenme, dinlenme alanları olmalıdır.Akvaryumlar bu yönden çok elverişlidir. Kaçma ihtimali de olmaz böylece.
Barınaklarının temizliği ise, 3 ayda bir yapılabilir. Kaplumbağalar klorlanmış suyu tolare edebiliirler yalnız geçici göz irkiltisi meydana gelebilir. Tatlı su kaplumbağaları esas olarak hayvansal gıda tüketirler. Pelet hazır gıdaları bulunmakta, bunların yanında brokoli, yeşil fasülye, lahana, havuç eklenebilir. Özellikle A vitamini eksikliği kaplumbağalarda, sorunlara neden olmaktadır.
Tatlı su kaplumbağaları esas olarak hayvansal gıda tüketirler. Bazen bitkisel gıda da yerler. Ticari, hazır gıdalar % 30- 50 protein içerirler. Omnivor olan türler (Hem etcil, hem otcul), proteinin yanında meyve ve sebze de yerler. Örnek bir diyet olarak ;
Su : 272 gr
Jelatin : 34 gr
Mısır Yağı : 11 gr
Ispanak : 23 gr
Pişmiş tatlı Patates : 23 gr
Vitamin-mineral : 5 gr
Kaplumbağa Peleti : 50 gr
Yukarıda verdiğim karışımda, G protein, %1.5 kalsiyum ve kalan miktarda, fosfor A D E C vitaminleri bulunuyor. Bu karışımı sağlamak, oldukça zor olduğundan, hazır kaplumbağa yemleri kullanmalısınız. Bu hazır yemlerin üzerinde, günlük, verilebilecek miktarlar yazılıdır. Bunun dışında, ayrı olarak, günlük olarak, brokoli, havuç, yeşil fasülye, lahana vb. verilebilir. Sürekli yiyorlar dememeli, bu besinleri az miktarlarda vermelisiniz. Yani miktarı kendiniz ayarlamalısınız. Hazır mamalarda bile, belirlenen bir miktar yoktur. Ancak, özellikle, yaz aylarında, verdiğiniz mama miktarı düşük olmalıdır.
[size=medium]Kısaca:
[/size]Hazır mamalarda, normal günlük miktar, günde 2 öğün olarak, kaplumbağalarınızın 1 dk. süre içinde tüketebileceği mama kadar olmalıdır. 1 dk. içinde tükettikleri mama miktarını belirleyerek, günde 2 kez, bu miktarda mama vermelisiniz. Yaz aylarında ise, günde 1 kez vermelisiniz. Yaz aylarında, tek öğün beslemeye dikkat ediniz.
Akvaryumda, kalsiyum ve mineral içeren taşların bulunması yararlı olur. Suyun sıcaklığı, yaklaşık 23 derece ve dışarınınki de 25-26 derece olmalıdır. Tabiki kış aylarında bu şart sağlanamayacağı için, sıcak odalarda ve ısıtıcı kullanarak, hayvanı doğal ortamından ayırmamaya çalışmalısınız.
[size=medium]Önemli bilgiler
[/size]* Genç kaplumbağaların beslenmelerinde yüzde 40 protein, yüzde 60 bitki dengesi kurulmalı. Yetişkinler ağırlıklı olarak
* İdeal akvaryumlar için suyun yüksekliği kapluşun bağa uzunluğunun 1.5, 2 katı, akvaryumun uzunluğu yine bağa uzunluğunun 4-5 katı olmalıdır.
*Kaplumbağalar sadece bakımları yetersiz geldiğinde değil, strese girdiklerinde veya korktuklarında da hastalanabiliyorlar.
*Kaplumbağalar için ideal su sıcaklığı 23 ila 30 derece arasında olmalıdır. Genç veya hasta kaplumbağalarda suyun sıcaklığı yüksek tutulmalıdır.
*Hasta kaplumbağalarınızı mutlaka veterinere götürün.
*Kaplumbağanızı yeni aldıysanız bırakın ilk zamanlar yaşam alanını keşfetsin. elinize aldığınızda havada tutmayın, bir elinizle alt bağasına destek verin. havada "yüzmeyi" sevmiyorlar çünkü ve strese giriyorlar.
[size=medium]Öneriler
[/size]1) Haşlanmış yumurtanın kabuğunu bir gün kadar suda bekletin. Elde ettiğiniz bu suyu kaplumbağaların suyunun içine koyun ve onlara da ara öğün olarak haşlanmış yumurta akı verin. Kabuğu için gerekli kalsiyum ve proteini böylece temin edebilirsiniz. Kabuk yumuşamasına da iyi geliyor, deneyimlerimle sabittir.(Kabuklu su formülünü bitkilerinize de uygulayabilirsiniz).
2) Cinsiyetini belirlemek için kabuğunun altındaki yuvarlaklara bakın. Yuvarlaklar küçük ve seyrekse dişi, büyük ve yoğunsa erkektir. Ayrıca erkek kaplumbağalar daha güzel olur.
3) Fesleğene bayılırlar. Bir küçük saksı fesleğen hem evinize renk katar hem de ara ara kaplumbağalarınızı besleyebilirsiniz.
4) Kaplumbağalarda bulunan bir çeşit bakteri insan sağlığını ciddi şekilde etkiler. Suyuna, kabına ve kaplumbağanıza dokunduktan sonra, ellerinizi bol sabunlu suyla mutlaka yıkayın!
5) Yuvalarına mercan koymayın. Kabuklarını zedeler.
6) Kaplumbağalarınızı güneşlendirirken yuvalarının bir kısmı gölge de olmalı ki istedikleri zaman orada serinleyebilsinler.
[size=medium]KAPLUMBAĞALARIN DUYULARI [/size]
KOKU ALMA
Kaplumbağaların koku alma organları iyi gelişmiştir. Yiyeceklerin kokusunu iyi alırlar, su kaplumbağaları su içinde yiyeceklerinin kokularını alırlar ve yiyecekleri çok kolay bulurlar, ayrıca erkekler dişilerini koku ile tanırlar.
[size=medium]GÖRME [/size]
Gözleri çok keskindir. Göz kapakları hareketlidir. Üçüncü göz kapağı mevcuttur.Uzaktaki gıdaları iyi görürler. Özellikle sarı rengi iyi algılarlar.
[size=medium]İŞİTME
[/size]Zaman zaman zor işitirler. Kulak kepçeleri yoktur. Deri kulaklarını örter. Kulak zarı hemen derinin altındadır.
Kaplumbağalarda Kış Uykusu
200 milyon yıldan bu yana yaşamayı başarmış olan kaplumbağalar adaptasyona örnek verilebilecek birçok değişikliğe uğramışlardır. Kara yaşamından suya geçmişlerdir. Parmaklar arasında perde şekillenmiş; deniz kaplumbağalarında ise ayaklar palet şeklini almıştır.
Kaplumbağalarda görülen kış uykusu ise içgüdüsel bir davranıştır. Bu davranış da dölden döle geçer. Davranış, gerekli uyarılar alındığında ortaya çıkar.
Kara ve su kaplumbağaları doğada bulundukları iklim kuşağına göre kış uykusuna yatarlar. Deniz kaplumbağaları ise göçmen hayvanlar oldukları için kış uykusuna yatmazlar. Tabii ki bu iç güdünün ortaya çıkışına sebep olan faktörlerin başında, iklim (havaların soğuması) yiyeceklerin azalması gelmektedir. Kış uykusu davranışı: Hayvanlar, kendilerini korumaya almaktadır. Doğada orta, orta ve kuzey yarım küre, Anadolu, Balkanlar, Orta ve Kuzey Avrupa vb. yerlerde yaşayan kaplumbağalar EKİM-MART ayları arasındaki 5-6 aylık sürede kış uykusuna yattıkları görülmektedir. Kış uykusuna yatan hayvanlardaki belirtiler: Doğal ortamda kuytu ve karanlık yerlere gizlenme ve su ve yiyecek tüketmeme, hareket etmeme şeklinde ortaya çıkar.
Günümüzde kaplumbağalar evde beslenen hayvanlar arasına girmiştir:
***Ev ortamında kaplumbağa besleyenlerin ise karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri kış uykusu dönemidir. Çünkü bu dönemde kaplumbağalarda sıkça ölüm olaylarına rastlanmaktadır. Yukarıda söz edildiği gibi, kaplumbağa beslemekteki başarı onun doğasını çok iyi bilmek ve mümkün olduğu kadar doğal yaşam ortamına benzer ortamlar hazırlamakla artabilir. Doğal ortamda soğuk hava, az veya çok güneş ışığı, yağmur, toprak vb. aklımıza gelebilecek birçok şey mevcuttur.
Evde veya işyerimizde ise bunların hiçbiri yoktur. Sadece soba veya kaloriferle ısıtılmış bir oda ve birbirine çok benzeyen küçük, içinde birkaç taş parçası ve su olan bir kap veya akvaryum.
Kaplumbağalar poikliotermik vücut ısısına sahip hayvanlardır. Yani vücut ısılarını ortama göre ayarlayan hayvanlardır. Kaplumbağaların sindirim enzimlerinin aktiviteleri, çevre ısısı 22ºC altına düştüğünde azalmaktadır. Bu durumda hayvanın yemeden kesildiği ve hareketsizleştiği gözlenir. Bu durumda evde beslenen kaplumbağaları dikkate alırsak bunların çoğu tropikal bölge hayvanlarıdır. kendi doğalarında böyle bir ısı ve güneş ışığı eksikliği yaşamamaktadırlar.
Bu tür kaplumbağaları yarı aktif ve pasif durumdan kurtarmak gerekmektedir. Ya tam aktif tutmak; bunun için bulunduğu yerin ısısını 22°C' nin üzerinde tutmak , güneş ışığından direkt yararlanmadığı için bir ültraviyole lamba koymak gerekir. Ya da hayvanı içinde az miktarda su bulunan bir kapla üzerine örtü örterek 10°C' lik, evin en karanlık ve serin yerinde mart ayına kadar bekletmek gerekir.Hücresindeki sıcaklık kışın ılık geçmesi veya baharın gelmesiyle birlikte 5-7 °C'nin epey üstüne çıktığında kaplumbağanız uyanacak ve onu gördüğünüzde teraryuma geri götürmeniz gerekecektir. 3-5 gün içinde teraryum koşullarını yavaş yavaş eski haline getirerek normal bakım sürecine dönmelisiniz. Kıþ uykusundan sonraki ilk beslenmeden önce kaplumbaðanıza ılık bir duş aldırmalı ve kaybettiği nemi geri kazanmasına yardımcı olmalısınız. Bu duştan sonra yemek verebilirsiniz
Küçük kaplumbağalarda birinci yol tercih edilmedir. Çünkü hayvanların beslenmeye ihtiyacı vardır. Büyüklerde ise ikinci yöntem tercih edilebilir.
En ideali ise terrarium adını verdiğimiz; ısısı ayarlanabilir ultraviyole lambası olan ve tropikal ortamı yaratabileceğiniz akvaryumlarda hayvanları beslemektir.
Teraryum - Hazır mı almalı, evde mi yapmalı?
İstanbul''da bazı akvaryumcularda hazır teraryumlar (1-2 L''lik yuvarlak plastik kaplardan bahsetmiyoruz, onlar bir kaplumbağa için maalesef hücre hapsinden farklı bir yaşam değil) satılsa da kitabına uygun bir teraryumu özel olarak yapmanız / yaptırmanız da büyük yarar var.
Su kaplumbağaları 3. boyut olarak suyun derinliğini de kullandıkları için geçici olarak bu tür birkaç litrelik uyduruk kaplarda yaşayabilirler, ancak 2 boyutlu bir düzlemde yaşayan kara kaplumbağaları kesinlikle bu tür kaplarda bakılmamalıdır. Örneğin 4-5 cm''lik su kaplumbağaları ilk bir iki yıl bu tür kaplarda bakılabilirler, ancak boyutları büyüdükçe kapları da mutlaka büyütülmelidir.
12-15 cm boya ulaşmış su kaplumbağalarınızın yaşamlarını mutlu ve sağlıklı sürdürebilmeleri (size verecekleri keyif de inanılmaz artacaktır) için aşağıdaki aksesuarları olan bir teraryum düşünülmelidir:
Yarısı 30-40 L su tutabilecek ve diğer yarısı boş kalacak büyüklükte cam akvaryum
Zemini 2-3 cm kalınlığında kaplayacak şekilde tatlı su akvaryum kumu
Su sıcaklığını 26 °C''da sabit tutacak şekilde ısıtıcı-termostat
Suyun üzerinde yüzen mango ağacı kökleri (üzerine çıkıp dinlenmeleri ve güneşlenmeleri için)
Infrared lamba (günde 4 saat - tercihen 10:00-14:00 arası - güneş ısısı / ışınları yerine geçecek) ve 24 saatlik otomat
Aydınlatıcı lamba (günde 10-12 saat açık kalacak)
Dış filtre
Kara kaplumbağaları sadece düzlemsel hareket edebildikleri için en başından beri büyük bir teraryuma sahip olmalıdır. Kara kaplumbağaları için minimum teraryum ölçüsü 100x100x15 cm olmalıdır. Kara kaplumbağalarının teraryumlarında da yıkanabilmeleri için 3-5 cm derinliğinde sulu bir alan olmalıdır.
Yazının linki ise http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=6 dir..
Yosunlar
Eğer akvaryum güneş gören bir yerde ise yosunlaşmanın önüne geçemezsiniz.Akvaryumun yerini deðiştirmeniz gerekir.Fakat kaplumbağalar için güneş ışığı çok önemlidir.Bu yüzden onların güneşlenmelerini aksatmamalıyız.
Yosunlar yeşilmi kahverengimi?Yeşil yosunlar ışık fazlalığından,kahferengi yosunlar ışık yetersizliğinden ortaya çıkar.Birde sudaki fosfat fazlalığı yosun yapar.Fosfat fazlalığını akvaryumu sık temizleyerek ve dengeli yemleyerek çözebilirsiniz.Yosunların rengine göre ışığı ayarlamalısınız.Hiç güneş ışığı görmese akvaryumunuz yosunlaşmaz ama suni ışık görmek zorunda bunun için gerekli temizlikler yapılmalıdır.Akvaryum yıkanıp yemler çok verilmemelidir.
Yolculuğa nasıl çıkmalı
Kaplumbağalarınızı rahat edebilecekleri boyutlarda bir kavanoz ya da benzeri bir kapta taşıyabilirsiniz.Yalnız yolculuk sırasınca sarsıntıdan dolayı hayvanların tedirgin olması muhtemel.Bunun için de kavanozun içine sünger yerleştirin.Sarsıntıyı ve oradan oraya sürüklenmeyi en aza indirmiş olursunuz.Kavanozun da içine az miktarda su koymanızda yarar var.Yani kaplumbağalarının ayakları hizasına kadar olması yeterli.Ama 1 aya kadar susuz yaşayabilirler.
Kaplumbağalarınızı bu şekilde taşırsanız hiçbir sorun olmaz.
Yalnız gittiğiniz yerde hava değişiminden ve uzun yolculuktan dolayı hayvanlarda stres yaratabilirler.Birkaç gün yemeden içmeden kesilebilirler.Endişelenmeyin.
Dekorasyon
Büyük bir teraryumu dekore etmek hem daha kolaydır, hem de daha tatminkar sonuçlar elde edersiniz. Minimal bir teraryumu düzenlemek çok daha zordur. Kişisel görsel zevklerinizle, kaplumbağalarınızın temel ihtiyaçlarını dengelemek tamamen sizin elinizde. Kendinizi onun yerine koyarsanız işleriniz kolaylaşacaktır. Elbette bunu ancak onların doğal ortamlarını (biotop) ve egsersiz ihtiyaçlarını biliyorsanız yapabilirsiniz.
Kaplumbağalar teraryumda hareket ederken olabildiğince çok sayıda farklı yüzey ve açılarla karşılaşmalıdırlar. Taşların, ağaç kök veya dallarının etrafında yürüyebilmeli veya onların üzerine tırmanabilmeliler. Yemek arayabilecekleri, dinlenebilecekleri veya saklanabilecekleri köşeler ve mağaralar olmalı.
Eğer iyi tırmanabilen bir kaplumbağanız varsa, taşlar yerine büyük mango köklerini hafif eğimli olarak teraryumunuza yerleştirerek, onların üzerinde yürümelerini sağlayabilirsiniz. Dekorasyonu kaplumbağalarınızın hayatları boyunca olabildiğince aynı tutmanız, onun kendi çevresini biliyor olmasını, dolayısıyla rahat olmasını sağlayacaktır. Elbette ölen yaprakları alabilirsiniz, kumu arada bir değiştirebilirsiniz, ancak duş aldıkları yerleri, tırmandıkları ve güneşlendikleri yerleri değiştirirseniz rahatlamalarını engellediğiniz gibi stres kaynağı yaratmış olacaksınız.
Yararlı Teknik Aksesuarlar
Teraryuma 1 m uzaklıkta duracak 300W'lık bir ultraviole lamba 50 cm mesafeden 30x30 cm'lik bir alanın ortasını 50 °C'a kenarlarını
33 °C'ye kadar ısıtabilecek güneşi taklit edecek 250W'lık bir infrared lamba
Genel aydınlatma ve bitkiler için bir florasan lamba
Kara kaplumbağaları için zemin ısıtıcı kablolar
Su kaplumbağaları için termostatlı (maksimum 40 °C'ye kadar göstergeli) ısıtıcı - kablo çıkışına dikkat, çiğnemelerine engel olacak bir açıda yerleştirilmeli
Su kaplumbağaları için dış filtre
Su kaplumbağaları için havadaki nemi arttırmak için suyun içine hava verebilmek için hava pompası
Nem ölçer - hygrometre (Bence bu hemen alınması gerekli birşey değildir ama bilin ki çok nem kabuk yumuşaması yapıyor bunun içinde kaya veya mango şart)
Suyun üstünde durabilmeleri için Mango kökleri yada büyük bir kaya
Suda çözülmeyen taşlar
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=7 den alınmıştır..
Zemin ve Isıtma
Hem kara hem de su kaplumbağaları için teraryumun zeminini birebir oranında kum ve gübreden arındırılmış turba karışımı ile kapatıyoruz. Kuru kum ile turba karışımını yıkayıp iyice kuruttuğumuzda en uygun esneklikte bir zemini elde edebiliriz. 10 cm'Lik bir derinlik yeterli olacaktır. Turba suyunuzu bir miktar karartabilir (kaplumbağalarınız buna kesinlikle aldırmaz), isterseniz sadece kum da kullanabilirsiniz, ancak sadece kumdan oluşan zemin turba karışımlı zemine göre çok daha sıkıdır ve ebeveyn kaplumbağalarınızın zemine gömecekleri yumurtaları farketmezseniz, yumurtalar ya kuruyacak (kuru teraryumda), ya da nefes alamayacaklardır (sulu teraryum).Ama çakıl taşı isterseniz iri ve kaplumbağanızın yutamayacağı büyüklükte olmalıdır.Temizlemesi kolay olur ama aralarına yem ve ppislikler biriktiği için çabuk kirlenebilirler.
Bazı arkadaşlarımız renkli taşlar alıp içine atsam kapluşa zarar verir mi diye sormuşlar.
Doğal malzemelerin her zaman yapay malzemeler yerine kullanılması önerilmektedir.Renkli taşların neyle boyandıklarını ve bu boyaların sudaki çözünürlükleri bilinmesse zararlı olabilir.Kaplumbağalar renklere duyarlı hayvanlardır taşları kemirebilirler ve renkleri çıkarsa bu onlar için hiç de yararlı olmaz.Ticari amaçlı yapılan bu taşların yerine doğal olanların kullanılmasını önermekteyiz kaplumbağaların sağlığı en önemli konu.Akvaryumlara herhangi bir şekilde çakıl koyma zorunluluğu da yok, ancak estetik olarak güzel diye konulabilir.
Yerden ısıtma kullanacağınız teraryumda bütün hayvanların ısı kaynaklarına (ışık ve taş) ulaşabileceğinden emin olunuz. Spiral şeklindeki ısıtma kablolarını üstü 36 °C'ye kadar ısınacak şekilde uygun kalınlıkta bir taşın altına yerleştiriniz. Eğer tüm kaplumbağalar taştan faydalanamıyorsa, daha büyük bir taşla değiştiriniz veya bir taş daha koyunuz. Otomat kullanarak taşın sabahtan ısınmaya başlamasını, öğlen gibi en sıcak hale gelmesini, öğleden sonra da kapanarak yavaş yavaş soğumasını sağlayarak doğal ortamlarına paralel bir durum yaratmış oluruz.
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=9 den alınmıştır..
Su(kara ve su kaplumbağaları için)
Kara kaplumbağalarının havaya olan ihtiyaçları kadar suya da ihtiyaçları vardır. Zamanının büyük çoğunluğunda tozla kaplanmış kumlar üzerinde hareket ederek geçirse de, serin suya erişebilmek isterler. Doğada dehidrasyondan kaçınabilmek için birçok alternatifi vardır. Topraktaki nem, çiy, yağmur, taze besin, kuru uyku (bazı kaplumbağalar susuzluktan ölmemek için çöllerde yerin 12 m altında bütün yazı uyuyarak geçirebilirler) vb. olaylar zırhlı uzman dostlarımızı susuzluktan ölmekten korurlar. Kaplumbağalarınızın karınlarından nem almalarını sağlamak için bu doğa olaylarını teraryumda gerçekleştiremeyeceğinize göre zeminle aynı ısıda her zaman temiz suyla dolu olacak içme ve banyo alanı sağlamalısınız. Bu alandaki eğimler su içerken veya duş alırken suyun dışına doğru kafalarını tutarak yorulmamalarını sağlayacaktır.
Yavru kara kaplumbağaları ile yetişkenleri için su alanları aynı büyüklükte olmamalıdır, aksi takdirde yavrular boğulabilir. O nedenle kaplumbağanız yavruysa büyüyene kadar duş alanı yerine bir tasın içinde kum ve üzerinde su kullanabilirsiniz. Kum miktarını zamanla azaltabilirsiniz.
Su kaplumbağaları için su derinliği kabuk genişliğinden daha fazla olmalıdır, böylece sırt üstü düştüğünde kendini düzeltebilir (yüzerek) ve boğulma riski (sığ suda) olmaz.
Zemin yüzeyi hem kara hem de su kaplumbağaları için yeterince sert olmalıdır, böylece tırnaklarıyla kolayca tutunabilirler ve kayıp düşme riski oluşmaz.
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=12 adresinden alınmıştır..
Suyu temiz sanmayın
Filtre ile suyun berrak olması o suyun temiz olduğu anlamına gelmiyor.Filtreye rağmen akvaryum suyunu 10 günde birdiğiştirmek lazım. bunu yaparken suyun %25'i akvaryumda kalsın, geri kalanı dökülsün. suyu değiþtirirken filtre ve ısıtıcısının fişini çekiniz ve eklenecek suyu da yine ılık koyunuz.Musluk suyundaki klor biraz da olsa suyu dezenfekte etmeye yarıyor ancak aynı insanlar gibi gözlere ve kabuğa da zarar verebilir.Bu yüzden dinlendirilmiş olmasında fayda var.Ancak akvaryuma koyarken soğuk suyu bir anda akvaryuma koymamak gerekir. 28 derece su bir anda soğur ve kaplumbağalar şok yaşayabilirler.Strese girebilirler veya üşütebilirler.Suyu dezenfekte ve ph derecesini sağlamak için seranın ayrı ayrı iki ürünü var.Sera apuatan ve sera ph test. klorun etkisini azaltıyor. ph derecesinin de 7 olması gerekiyor.
Hastalıklar(Önemli)
Arkadaşlar her şeyden önce yanlış anlaşılmamak için şöyle bir açıklama yapmam gerek.
Herhangi bir hastalık her canlıdan her canlıya geçebilme riskini taşır. Bünyesel yapısında yaşaması için çok önemli olan bir bakteri veya başka bir olgu diğer canlılar için zararlı olabilir. İnsandan insana geçen bir çok hastalık olduğu gibi diğer canlılaradan bize veya bizlerden onlarada geçebilen hastalıklar mevcuttur.
Önemli olan riskleri bilmemiz ve bunun önlemlerini alıp her iki taraf için mutlu bir birliktelik kurmaktır. Herhangibir bakteri veya hastalık riskinden dolayı sakın ama sakın beraber yaşadığımız canlılardan vazgeçmeyin. Nasıl grip olan bir insanın yanına yaklaşırken dikkatli oluyorsak veya kışın daha iyi giyinip bir çok hastalığı önlemeye çalışıyorsak dostlarımızdan bize geçebilecek hastalıkları öğrenip onlarla daha mutlu bir şekilde yaşamalıyız.
Kaplumbağaların yaklaşık %85''i Salmonllosis bakterisi taşır. Bu bakteri kertenkele ve yılanlarda da görürür.
Kaplumbağalar bu bakteriyi zaman zaman dışkılarıyla atarlar.
Bu bakteriden kendimizi korumu yolları da oldukça basittir aslında
1-Kaplumbağanızın dışkısını elle temizlemeyin
2-Kaplumbağanızı elinize alırsanız mutlaka ellerinizi iyice yıkayın
3-Yemek yenilen yerlerde kaplumbağanızın dolaşmasına izin vermeyin
4-Yemek yerken kaplumbağanızı ellemeyin.
5-Kendi kullandığınız eşları kaplumbağanızla paylaşmayın
yukarıdaki maddelerin temelinde hijyen kuralları gçerli bu örnekleri çoğaltmanız mümkün
Tekrar söylemekte yarar var. Canlıların taşıdığı bazı bakteriler diğer canlılar için tehlikeli olabilir. Bu onlardan vaz geçmemiz anlamına gelmez aksine ne kadar bilinçlenirsek onlarla çok ama çok uzun yıllar birlikte güzel bir hayatı paylaşabiliriz.
[font=Verdana, Helvetica, sans-serif]Kaplumbağalarda Kabuk Hastalıkları
Bu sayfada kapişlerimiz için önemli,hayati hastalık teşkil eden kabuk hastalıkları ile ilgili bilgiler bulacağız.Okumanızı ve başka türlü iyileştirme yöntemleri biliyorsanız yazmanızı öneririm..
Kaplumbağa kabuğu en içte kemiksi kapsül, onun üstünde damarlaşmış deri ve en üstte boynuzumsu geniş tabaka ile kaplıdır. Yumuşak kabuklu kaplumbağalarda bu dış katman yumuşak deriden oluşurken, bazı türlerde deri benzeri bir yapıya sahiptir.
Kaplumbağalarda, kabuk değişimi pullu kısımdan başlar, değişim tek seferde tamamlanır. Deri değişimini aksatan başlıca nedenler ; düşük nem, dış parazit enfeksiyonları, beslenme yetersizliği, enfeksiyöz hastalıklar, değişim sırasında mekanik yardım için gerek duyduğu keskin cisimlerin bulunmamasıdır. Deri değiştirilirken çoğunlukla göz etrafı, kuyruk ve parmaklara takılır. Bu durumda deri çekerek ayrılmaz, bölgeye antibiyotikli pomatlar sürülerek derinin yumuşaması ve kendiliğinden düşmesi beklenir. Vücudun diğer kısımlarındaki yapışmalarda ise, bölge 25-28 derecelik suyla birkaç kez yıkanır, deri yumuşayınca gazlı bezle tutularak yavaşça çekilir.
Kaplumbağalarda, başlıca kabuk deformiteleri vitamin mineral eksikliğinde, diğer diyet dengesizliklerinde, yara veya hastalık nedeniyle oluşmuş lezyonlardan meydana gelir.
Su kaplumbağalarının kabukları sıklıkla algle kaplanır. Bu yaşam şekli kaplumbağaya koruyuculuk sağlar. Kapalı alanda tutulan kaplumbağalarda algler kabuğa nüfuz eder ve altındaki kemikte erozyona neden olur. Periyodik ve uygun bakım yapıldığında hastalık önlenebilir. Betadin solüsyonu kabuk temizliğinde kullanılabilir. Akvaryumda bitki üremesine yol açmayacak aydınlatma sistemi kullanılmalıdır.
Bu yazı http://www.sempativet.net/articles.asp?action=read&aid=144 den alınmıştır.
Eğer kaplumbağanızın gözleri şiştiyse;
Genel not:Su kaplumbağalarının uygun koşullarda suyunu temiz tutup güneşlendirdikten sonra gözünde bir problem olmaz.Eğer bir enfeksiyon kaptıysa.Yine çaresi ''uygun ortam'' ve güneş zamanla enfeksiyon düzelecektir.Terramicin "göz" merhemi kullanılmalıdır.İki çeşit olur.Karıştırmayınız.Miktarını çok az ayarlamalısınız ve unutmayın ki göz hastalıklarının ana sebebi ya A vitamini eksikliği ya da üşütme. merhemin yanında bir de koşulları da gözden geçirmelisiniz.Suyun derecesini de 30 dereceye getirmekte fayda var.Eğer bir gözü kapalıysa genelde vitamin sorunu, ikisi de kapalıysa üşütme ve akciğer sorunundan kaynaklanıyordur.Veterinere danışmakta fayda var.
Gözleri kapalıysa eğer yemlerini göremiyor olabilirler.Yemlerini elinizle vermeniz gerekebilir.Bir de çok küçük ise küçük yem vermelisiniz kolay yiyebilmesi için.Ayrıca yemin yumuşaması için bir gece önceden üstüne vitamin damlatıp(hem yumuşar)sabah kolaylıkla verebilirsiniz.Unutmada teramisin göz kremi her gün sürülebilir.Ama çooook az miktarda.
Göz şişmesinin 2 sebebi vardır.Biri vitamin eksikliği diğeri akciğer hastalığı (üşütme, solunum yolları enfeksiyonu)
Eğer kaplumbağanızın hastalığı akciğerden kaynaklanıyorsa antibiyotik gereklidir.
Vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa;
Vitamin takviyesinde bulunulmalıdır ayrıca bulunduğu ortamdaki suyun ısısı 30 dereceye getirlmelidir.Bol bol güneş veya ultraviyole ışıkta durmalıdırlar.Akşamları 2-3 saat kayasının üstüne de ısıtıcı lambada yatmalıdırlar.Ayriyetten "teramisin göz kremini" günde 1 defa olmak üzere gözlerine uygulamak çok yararlı olacaktır.Eğer bu denilenleri yaparsanız kaplumbağanız en fazla 7 gün içinde iyileşecektir.Ama durum daha kötüyse yani gözleri kapandıysa antibiyotik tedavisi uygulanması gerekmektedir.
Durum gerçekten çok ilerlemiş ise diğer kaplumbağalarınızı(varsa) ayrı bir yere alın.Mikrobik bir hastalık olma ihtimaline karşı akvaryumunuzu sıcak sirkeli suyla güzelce yıkamalısınız ya da kaya tuzuda kullanılabilir.Bütün içindekilerle birlikte kaya filtre ısıtıcı ne varsa.
Eğer kaplumbağanızın gözlerinde sulanma ve beyazlama varsa;
Bunun için eczanede "gent gut" göz damlası vardır.Günde 1 damla olacak şekilde her iki gözüne de damlatın.Yararının olacağı düşüncesindeyim çünkü bir arkadaş bu yolla kaplumbağalarını iyileştirmiştir.
Eğer kaplumbağanızın kabuğunda mantar oluştuysa;
Eczanelerde satılan sprey şeklinde ilaçlar vardır, bunların adlarını veterinerden alabilirsin. ilacı sürdüğünüz zaman sudan çıkartmalı ve mantar sebebiyle yumuşamış olan kabuğun o kısmını kazımalısınız.İlaç etki edene kadar bir müddet kuru kalmalıdır.Çoğunlukla çenesinin alt kısmında ayrıca siyah bir leke de oluşur ki bunun da aynı şekilde tedavi edilmesi lazımdır. mantar dıştan içe doğru yayıldığı için hem kaplumbağaya acı verir ve bir süre sonra ölümle sonuçlanabilir.Derisindeki mantar için sprey değil merhem tavsiye edilir.Veteriner ile mutlaka görüşmeniz gerekecektir. bunun yanında ellerinizi mutlaka mantar kremi veya spreyi ile dezenfekte etmelisiniz. Akvaryumun da ayrıca dezenfekte edilmesi gerekir. Çok az miktarda kaya tuzunu suya koymak da mantar oluşumunu engeller.Veterinerler batikon tarzı bir dezenfektan önermektedirler.Bunun yanında deri üzerinde mantar belirtileri için de yine teramyicin veya furacin kullanılabilir. (teramycin göz başka bir merhem karıştırmayınız)
Eğer kabuğunda yumuşama varsa;
Bol bol güneşlendirilmeleri ve de vitamin kullanılması gereklidir.Akvaryumunda mutlaka ısıtıcı bulunması lazımdır.Sabit 28 derecede tutulmalıdır(sıcaklık).Suyuna calcium granul katmanız önerilir.Kabuk sertleştirici bir çeşit vazelin gibidir ve güneşlendirirken sürerseniz güneş ışınları kabuğa temas edemez.Bu yüzden eğer iyi bir beslenme, vitamin ve güneş/uv varsa kabuk sertleştirici gerekmez.Yani kabuk sertleştirici sürerseniz kaplumbağanın kabuğu sertleşmiyor.Tek ilacı güneş/uv ve vitamin!Suyunun temiz tuttulması gereklidir.Kabuk sertleştirici kullanmak istiyorsanız "aquanın" kabuk sertleştiricisini tavsiye ediyorum.
xxxXXXxxxXXXxxxXXXKabuk Sertleştiriciyle İlgiliXXXxxxXXXxxxXXXxxx
Bir arkadaşımız kaplumbağasında hiç sorun yokken sırf kabuğu daha canlı ve parlak görünsün diye kabuk sertleştiriciyi kabuğuna sürüp(ince bir tabaka şeklinde) kaplumbağasını suya bırakmış ve bununla birlikte su ilacın etkisiyle bulanıklaşmıştır.Kaplumbağasının gözüne bu ilaç kaçmış ve rahatsız olmuştur.Halsizlik belirtileri başlamıştır.Biz kabuk sertleştiricileri kullanmıyoruz ve sizlerinde kullanmasını tavsiye etmemekteyiz.Neyse sonradan arkadaşın kaplumbağası iyileşmiştir büyük çabalardan sonra...
xxxXXXxxxXXXxxxSIKÇA SORULAN SORULARxxxXXXxxxXXXxxx
1.Kaplumbağamın cinsi ne?
Eğer Türkiye'nin alelade bir pet shop'undan aldıysanız ve bir su kaplumbağası ise o zaman Trachemys Sripta Elegans'tır (kırmızı yanak veya başka bir değişle kırmızı kulak su kaplumbağası, red eared slider)
Eğer yolda bulduğunuz veya yine alelade bir petshop'tan aldıysanız ve bir kara kaplumbağası ise o zaman Testudo Greaca Ibera (yani iber ve yunan yarım adasında sıkça görülen bir tür)
Bunun dışında aşağıdaki linklere tıklayarak resimlere bakarak kaplumbağanızın bilimsel adını, latince ismini ve cinsini öğrenebilirsiniz:
http://www.tortoise.org/gallery.html
http://www.chrysemys.de/galerie1.htm
2.Isıtıcı gerekli mi?
Isıtıcı kaplumbağalar için hayati bir öneme sahiptir.Eğer sularının ısıları değişir ve derecede sabit kalmassa kaplumbağanız hastalanmaktan kaçamayacaktır.Akvaryumlarının sıcaklıkları ortalama 27-28 derece sabit kalmalıdır.Bu en ideal sıcaklıktır.
3.Singaur kaplumbaları büyümeyen cinsmi?
Singapur kaplumbağası denilen cins aslında kırmızı yanak su kaplumbağası ve anavatanı kuzey amerika (meksika) olan cinstir.Singapurda üretildikleri ve buradan geldikleri için böyle denilmektedir.Boyları yaklaşık 25-30 cm kadar olabilir.
4.Cinsiyetleri belli olurmu nasıl?
Kaplumbağalar kabuklarından tutulur. Erkek kaplumbağanın kuyruğu dişiden daha uzundur, iris erkekte kırmızı, dişide kahverengidir. Semiakuatik türlerde erkeğin pençeleri daha küçük ve uzundur çiftleşme sırasında erkek kaplumbağanın dişiyi tutmasında ve çoğu kez çiftleşme öncesi kur davranışlarında da bu uzun tırnaklar önem taşır, erkelerde arka bacaklarda mahmuz vardır. Kabuğun şekli erkeklerde konkav, dişilerde yassıdır.Kaplumbağalarda dişiyle erkeği ayırt etmenin bir diğer yolu da, “plastron” adı verilen alt kabuğun yapısıdır. Dişilerde biraz daha düz yapılı olan plastron, erkeklerde hafif içbükey yapıdadır. Bu da, yine çiftleşme sırasında dişinin üst kabuğuna uyum için gelişmiş bir özelliktir.
5.Yem olarak ne kullanmalıyım?
Tatlı su kaplumbağalarının obur yaratıklar olduğu unutulmamalı. Önlerine ne kadar yiyecek konulursa konulsun hepsini bitirmek isteyeceklerdir.En iyisi, yiyeceklerini azar azar vermek. Sevdikleri kurutulmuş karideslerden günde 4-5 tane yiyebilirler. Su kaplumbağaları için hazırlanmış pelet yemler de var. Tüm hayvanlarda olduğu gibi kaplumbağaları da tek tip besinle yaşatmaya çalışmak hata olur. Zaman zaman küçük parçalar halinde çiğ et, taze midye içi, solucan parçaları, küçük balıklar verebilirsiniz. Tabii aşırıya kaçmamak kaydıyla. Artan yemleri hemen toplarsanız, kaplumbağaların suyu daha geç kirlenecektir.Çabuk büyümelerini istiyorsanız yediklerikadar yesinler yiyemediklerini toplayın.Su kaplumbağalar üzerlerine (kalsiyum ve vitamin eklenmiş) tatlı su balıklarını çok severler, özellikle taze alabalık en sevdikleri yiyeceklerden biridir.Unkurduna da bayılırlar. kurtçuklar aslında iştahı kapalı olan veya yavru kaplumbağalar için daha çok iştah açıcı olarak kullanılır.Kaplumbağalar için özel olarak hazırlanmış minik çubuk şeklindeki yemler bağırsakları için çok uygundur. (değişik markalar var, en iyisinden alınız çünkü türkiye burası ve içinde ne olduğunu bilemiyoruz...) vitamin ekli yemlerden hafta 3-5 tane verilmesi uygundur.
kaplumbağa çeşitlerine göre beslenme farkılığı göstermekle birlikte bütün kaplumbağalar için dana yüreği pek yararlı değildir çünkü vücuttan sindirim sırasında değerli kalsiyum alır götürür, hatta tavuk ciğeri özellikle zararlıdır!
deniz balığı mümkün olduğu kadar az verilmelidir çünkü içlerindeki tuz oranı zaman içinde böbreklerine zarar verir ve et hem kara hem tatlı su kaplumbağaları için yine zamanla zararlıdır, kalsiyumun harcanmasına sebep olur, bunun yanında doğal yiyecekleri de değildir.
hayvanın sürekli yeşillik yemek istemesi de normal değildir. yememe veya bir anda farklı beslenme şekli bir sorunun göstergesi olabilir.
tüm kücük balıklar ile de beslenme sağlanabilir. akvaryumun içine çabuk çoğalan küçük balıklar bırakılabilir. böylece kaplumbağa hem arada bir onları yer hem de avlanır.
kaplumbağalara bir saat içerisinde tüketebilecekleri kadar yem verilmelidir. yemekdikleri suda kalır. bunların temizlenmesi önemlidir.
hazır yemlerin tek başına verilmesi doğru değildir.
forumda çiğ et ve tavuk eti ile ilgili çok başlık ve soru gelmektedir, bu sorulara tam bir cevap vermek anlamında:
azı karar fazlası zarar prensibi itibariyle hareket ediniz. cüssesine göre ne kadar yiyecebileceğini anlayabilirsiniz.
genç kaplumbağalar etçil ağırlıklı bir beslenme tercih ederler, yaşlandıkça sebze ağırlıklı yemleri sevmeye başlayacaktır.
unutmayınız ki kaplumbağalar sağlıklı yaşayabilmek için bizlerin verdikleri yiyeceklere muhtaçtırlar. beslenmelerinin aksatılması veya dengesiz olması ileride hastalıklara ve ölümlere yol açabilir.
Peynir vermemenizi öneririm...
6.Kaplumbağam tek yanına bir tane daha almalı mıyım?
Tek başlarına da besleyebilirsiniz ama yanlarına gelen bir arkadaştanda çok hoşlanırlar.
7.Ne kadar yaşarlar?
Çok uzun bir süre yaşayabilmektedirler.Doğal ortamlarında 20-25 yıl yaşadıkları görülmüştür.
8.Ciğer,yürek verilebilir mi?
Kaplumbağalarınıza ciğer ve yürek vermemnizi önemle belirtiriz.Çünkü sindirim sirasında vücuttaki d3 vitaminin alıp götürüyor ve bunun da kaplumbağalar için ne kadar önemli bir vitamin olduðunu biliyoruz.
9.Kıyma verilebilir mi?
Kıymayı çiğ olarak ya da haşlanmış olarak veren arkadaşlarımız bulunmaktadır.Zararı görülmemiştir.Verebilirsiniz.
10.Kaplumbağam çok yiyor bişey olur mu?
Paketlerin üstünde 1 dk içinde tüketebilecekleri kadar diyor.Zaten kaplumbağalar doydukları zaman yemle oynamaya başlarlar o zaman yemleri toplayabilirsiniz akvaryumdan.Ama yinede temkinli olmakta fayda var.Mesela bende 2 tane kaplumbağa var(su) 1 avuç veriyorum 2 dk da bitiriyorlar.Fıttırıyorlar onları öyle görünce dayanamıyorum ama herşeyin fazlası zarar.
11.Kedi,köpek maması verilir diye duydum verilebilir mi?
Kaplumbağalara kedi- köpek maması verilmemelidir.Sebebi de içerisinde kaplumbağalara zararlı olan sakatakların ve tatlandırıcılrın bulunmasıdır.Kaplumbağalarda gut hastalığına yol açar.Bunun yanında doğal yiyeceklerinin de olmadığını belirtmekte fayda var.
12.Kara kaplumbağası ne yer?
Roka ,kabak ,çilek , marul ,dere otu ,lahana , gonca , radika ,kara hindiba vs.Tamamen otçul beslemeniz gerekmektedir yani et yasak!
13.Yolculuğa nasıl götürebilirim?
Kaplumbağalarınızı rahat edebilecekleri boyutlarda bir kavanoz ya da benzeri bir kapta taşıyabilirsiniz.Yalnız yolculuk sırasınca sarsıntıdan dolayı hayvanların tedirgin olması muhtemel.Bunun için de kavanozun içine sünger yerleştirin.Sarsıntıyı ve oradan oraya sürüklenmeyi en aza indirmiş olursunuz.Kavanozun da içine az miktarda su koymanızda yarar var.Yani kaplumbağalarının ayakları hizasına kadar olması yeterli.Ama 1 aya kadar susuz yaşayabilirler.
Kaplumbağalarınızı bu şekilde taşırsanız hiçbir sorun olmaz.
Yalnız gittiğiniz yerde hava değişiminden ve uzun yolculuktan dolayı hayvanlarda stres olabilir.Birkaç gün yemeden içmeden kesilebilirler.Endişelenmeyin.
Kaplumbağalarda Kış Uykusu
200 milyon yıldan bu yana yaşamayı başarmış olan kaplumbağalar adaptasyona örnek verilebilecek birçok değişikliğe uğramışlardır. Kara yaşamından suya geçmişlerdir. Parmaklar arasında perde şekillenmiş; deniz kaplumbağalarında ise ayaklar palet şeklini almıştır.
Kaplumbağalarda görülen kış uykusu ise içgüdüsel bir davranıştır. Bu davranış da dölden döle geçer. Davranış, gerekli uyarılar alındığında ortaya çıkar.
Kara ve su kaplumbağaları doğada bulundukları iklim kuşağına göre kış uykusuna yatarlar. Deniz kaplumbağaları ise göçmen hayvanlar oldukları için kış uykusuna yatmazlar. Tabii ki bu iç güdünün ortaya çıkışına sebep olan faktörlerin başında, iklim (havaların soğuması) yiyeceklerin azalması gelmektedir. Kış uykusu davranışı: Hayvanlar, kendilerini korumaya almaktadır. Doğada orta, orta ve kuzey yarım küre, Anadolu, Balkanlar, Orta ve Kuzey Avrupa vb. yerlerde yaşayan kaplumbağalar EKİM-MART ayları arasındaki 5-6 aylık sürede kış uykusuna yattıkları görülmektedir. Kış uykusuna yatan hayvanlardaki belirtiler: Doğal ortamda kuytu ve karanlık yerlere gizlenme ve su ve yiyecek tüketmeme, hareket etmeme şeklinde ortaya çıkar.
Günümüzde kaplumbağalar evde beslenen hayvanlar arasına girmiştir:
***Ev ortamında kaplumbağa besleyenlerin ise karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri kış uykusu dönemidir. Çünkü bu dönemde kaplumbağalarda sıkça ölüm olaylarına rastlanmaktadır. Yukarıda söz edildiği gibi, kaplumbağa beslemekteki başarı onun doğasını çok iyi bilmek ve mümkün olduğu kadar doğal yaşam ortamına benzer ortamlar hazırlamakla artabilir. Doğal ortamda soğuk hava, az veya çok güneş ışığı, yağmur, toprak vb. aklımıza gelebilecek birçok şey mevcuttur.
Evde veya işyerimizde ise bunların hiçbiri yoktur. Sadece soba veya kaloriferle ısıtılmış bir oda ve birbirine çok benzeyen küçük, içinde birkaç taş parçası ve su olan bir kap veya akvaryum.
Kaplumbağalar poikliotermik vücut ısısına sahip hayvanlardır. Yani vücut ısılarını ortama göre ayarlayan hayvanlardır. Kaplumbağaların sindirim enzimlerinin aktiviteleri, çevre ısısı 22ºC altına düştüğünde azalmaktadır. Bu durumda hayvanın yemeden kesildiği ve hareketsizleştiği gözlenir. Bu durumda evde beslenen kaplumbağaları dikkate alırsak bunların çoğu tropikal bölge hayvanlarıdır. kendi doğalarında böyle bir ısı ve güneş ışığı eksikliği yaşamamaktadırlar.
Bu tür kaplumbağaları yarı aktif ve pasif durumdan kurtarmak gerekmektedir. Ya tam aktif tutmak; bunun için bulunduğu yerin ısısını 22°C' nin üzerinde tutmak , güneş ışığından direkt yararlanmadığı için bir ültraviyole lamba koymak gerekir. Ya da hayvanı içinde az miktarda su bulunan bir kapla üzerine örtü örterek 10°C' lik, evin en karanlık ve serin yerinde mart ayına kadar bekletmek gerekir.Hücresindeki sıcaklık kışın ılık geçmesi veya baharın gelmesiyle birlikte 5-7 °C'nin epey üstüne çıktığında kaplumbağanız uyanacak ve onu gördüğünüzde teraryuma geri götürmeniz gerekecektir. 3-5 gün içinde teraryum koşullarını yavaş yavaş eski haline getirerek normal bakım sürecine dönmelisiniz. Kıþ uykusundan sonraki ilk beslenmeden önce kaplumbaðanıza ılık bir duş aldırmalı ve kaybettiği nemi geri kazanmasına yardımcı olmalısınız. Bu duştan sonra yemek verebilirsiniz
Küçük kaplumbağalarda birinci yol tercih edilmedir. Çünkü hayvanların beslenmeye ihtiyacı vardır. Büyüklerde ise ikinci yöntem tercih edilebilir.
En ideali ise terrarium adını verdiğimiz; ısısı ayarlanabilir ultraviyole lambası olan ve tropikal ortamı yaratabileceğiniz akvaryumlarda hayvanları beslemektir.
Teraryum - Hazır mı almalı, evde mi yapmalı?
İstanbul''da bazı akvaryumcularda hazır teraryumlar (1-2 L''lik yuvarlak plastik kaplardan bahsetmiyoruz, onlar bir kaplumbağa için maalesef hücre hapsinden farklı bir yaşam değil) satılsa da kitabına uygun bir teraryumu özel olarak yapmanız / yaptırmanız da büyük yarar var.
Su kaplumbağaları 3. boyut olarak suyun derinliğini de kullandıkları için geçici olarak bu tür birkaç litrelik uyduruk kaplarda yaşayabilirler, ancak 2 boyutlu bir düzlemde yaşayan kara kaplumbağaları kesinlikle bu tür kaplarda bakılmamalıdır. Örneğin 4-5 cm''lik su kaplumbağaları ilk bir iki yıl bu tür kaplarda bakılabilirler, ancak boyutları büyüdükçe kapları da mutlaka büyütülmelidir.
12-15 cm boya ulaşmış su kaplumbağalarınızın yaşamlarını mutlu ve sağlıklı sürdürebilmeleri (size verecekleri keyif de inanılmaz artacaktır) için aşağıdaki aksesuarları olan bir teraryum düşünülmelidir:
Yarısı 30-40 L su tutabilecek ve diğer yarısı boş kalacak büyüklükte cam akvaryum
Zemini 2-3 cm kalınlığında kaplayacak şekilde tatlı su akvaryum kumu
Su sıcaklığını 26 °C''da sabit tutacak şekilde ısıtıcı-termostat
Suyun üzerinde yüzen mango ağacı kökleri (üzerine çıkıp dinlenmeleri ve güneşlenmeleri için)
Infrared lamba (günde 4 saat - tercihen 10:00-14:00 arası - güneş ısısı / ışınları yerine geçecek) ve 24 saatlik otomat
Aydınlatıcı lamba (günde 10-12 saat açık kalacak)
Dış filtre
Kara kaplumbağaları sadece düzlemsel hareket edebildikleri için en başından beri büyük bir teraryuma sahip olmalıdır. Kara kaplumbağaları için minimum teraryum ölçüsü 100x100x15 cm olmalıdır. Kara kaplumbağalarının teraryumlarında da yıkanabilmeleri için 3-5 cm derinliğinde sulu bir alan olmalıdır.
Yazının linki ise http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=6 dir..
Yosunlar
Eğer akvaryum güneş gören bir yerde ise yosunlaşmanın önüne geçemezsiniz.Akvaryumun yerini deðiştirmeniz gerekir.Fakat kaplumbağalar için güneş ışığı çok önemlidir.Bu yüzden onların güneşlenmelerini aksatmamalıyız.
Yosunlar yeşilmi kahverengimi?Yeşil yosunlar ışık fazlalığından,kahferengi yosunlar ışık yetersizliğinden ortaya çıkar.Birde sudaki fosfat fazlalığı yosun yapar.Fosfat fazlalığını akvaryumu sık temizleyerek ve dengeli yemleyerek çözebilirsiniz.Yosunların rengine göre ışığı ayarlamalısınız.Hiç güneş ışığı görmese akvaryumunuz yosunlaşmaz ama suni ışık görmek zorunda bunun için gerekli temizlikler yapılmalıdır.Akvaryum yıkanıp yemler çok verilmemelidir.
Yolculuğa nasıl çıkmalı
Kaplumbağalarınızı rahat edebilecekleri boyutlarda bir kavanoz ya da benzeri bir kapta taşıyabilirsiniz.Yalnız yolculuk sırasınca sarsıntıdan dolayı hayvanların tedirgin olması muhtemel.Bunun için de kavanozun içine sünger yerleştirin.Sarsıntıyı ve oradan oraya sürüklenmeyi en aza indirmiş olursunuz.Kavanozun da içine az miktarda su koymanızda yarar var.Yani kaplumbağalarının ayakları hizasına kadar olması yeterli.Ama 1 aya kadar susuz yaşayabilirler.
Kaplumbağalarınızı bu şekilde taşırsanız hiçbir sorun olmaz.
Yalnız gittiğiniz yerde hava değişiminden ve uzun yolculuktan dolayı hayvanlarda stres yaratabilirler.Birkaç gün yemeden içmeden kesilebilirler.Endişelenmeyin.
Dekorasyon
Büyük bir teraryumu dekore etmek hem daha kolaydır, hem de daha tatminkar sonuçlar elde edersiniz. Minimal bir teraryumu düzenlemek çok daha zordur. Kişisel görsel zevklerinizle, kaplumbağalarınızın temel ihtiyaçlarını dengelemek tamamen sizin elinizde. Kendinizi onun yerine koyarsanız işleriniz kolaylaşacaktır. Elbette bunu ancak onların doğal ortamlarını (biotop) ve egsersiz ihtiyaçlarını biliyorsanız yapabilirsiniz.
Kaplumbağalar teraryumda hareket ederken olabildiğince çok sayıda farklı yüzey ve açılarla karşılaşmalıdırlar. Taşların, ağaç kök veya dallarının etrafında yürüyebilmeli veya onların üzerine tırmanabilmeliler. Yemek arayabilecekleri, dinlenebilecekleri veya saklanabilecekleri köşeler ve mağaralar olmalı.
Eğer iyi tırmanabilen bir kaplumbağanız varsa, taşlar yerine büyük mango köklerini hafif eğimli olarak teraryumunuza yerleştirerek, onların üzerinde yürümelerini sağlayabilirsiniz. Dekorasyonu kaplumbağalarınızın hayatları boyunca olabildiğince aynı tutmanız, onun kendi çevresini biliyor olmasını, dolayısıyla rahat olmasını sağlayacaktır. Elbette ölen yaprakları alabilirsiniz, kumu arada bir değiştirebilirsiniz, ancak duş aldıkları yerleri, tırmandıkları ve güneşlendikleri yerleri değiştirirseniz rahatlamalarını engellediğiniz gibi stres kaynağı yaratmış olacaksınız.
Yararlı Teknik Aksesuarlar
Teraryuma 1 m uzaklıkta duracak 300W'lık bir ultraviole lamba 50 cm mesafeden 30x30 cm'lik bir alanın ortasını 50 °C'a kenarlarını
33 °C'ye kadar ısıtabilecek güneşi taklit edecek 250W'lık bir infrared lamba
Genel aydınlatma ve bitkiler için bir florasan lamba
Kara kaplumbağaları için zemin ısıtıcı kablolar
Su kaplumbağaları için termostatlı (maksimum 40 °C'ye kadar göstergeli) ısıtıcı - kablo çıkışına dikkat, çiğnemelerine engel olacak bir açıda yerleştirilmeli
Su kaplumbağaları için dış filtre
Su kaplumbağaları için havadaki nemi arttırmak için suyun içine hava verebilmek için hava pompası
Nem ölçer - hygrometre (Bence bu hemen alınması gerekli birşey değildir ama bilin ki çok nem kabuk yumuşaması yapıyor bunun içinde kaya veya mango şart)
Suyun üstünde durabilmeleri için Mango kökleri yada büyük bir kaya
Suda çözülmeyen taşlar
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=7 den alınmıştır..
Zemin ve Isıtma
Hem kara hem de su kaplumbağaları için teraryumun zeminini birebir oranında kum ve gübreden arındırılmış turba karışımı ile kapatıyoruz. Kuru kum ile turba karışımını yıkayıp iyice kuruttuğumuzda en uygun esneklikte bir zemini elde edebiliriz. 10 cm'Lik bir derinlik yeterli olacaktır. Turba suyunuzu bir miktar karartabilir (kaplumbağalarınız buna kesinlikle aldırmaz), isterseniz sadece kum da kullanabilirsiniz, ancak sadece kumdan oluşan zemin turba karışımlı zemine göre çok daha sıkıdır ve ebeveyn kaplumbağalarınızın zemine gömecekleri yumurtaları farketmezseniz, yumurtalar ya kuruyacak (kuru teraryumda), ya da nefes alamayacaklardır (sulu teraryum).Ama çakıl taşı isterseniz iri ve kaplumbağanızın yutamayacağı büyüklükte olmalıdır.Temizlemesi kolay olur ama aralarına yem ve ppislikler biriktiği için çabuk kirlenebilirler.
Bazı arkadaşlarımız renkli taşlar alıp içine atsam kapluşa zarar verir mi diye sormuşlar.
Doğal malzemelerin her zaman yapay malzemeler yerine kullanılması önerilmektedir.Renkli taşların neyle boyandıklarını ve bu boyaların sudaki çözünürlükleri bilinmesse zararlı olabilir.Kaplumbağalar renklere duyarlı hayvanlardır taşları kemirebilirler ve renkleri çıkarsa bu onlar için hiç de yararlı olmaz.Ticari amaçlı yapılan bu taşların yerine doğal olanların kullanılmasını önermekteyiz kaplumbağaların sağlığı en önemli konu.Akvaryumlara herhangi bir şekilde çakıl koyma zorunluluğu da yok, ancak estetik olarak güzel diye konulabilir.
Yerden ısıtma kullanacağınız teraryumda bütün hayvanların ısı kaynaklarına (ışık ve taş) ulaşabileceğinden emin olunuz. Spiral şeklindeki ısıtma kablolarını üstü 36 °C'ye kadar ısınacak şekilde uygun kalınlıkta bir taşın altına yerleştiriniz. Eğer tüm kaplumbağalar taştan faydalanamıyorsa, daha büyük bir taşla değiştiriniz veya bir taş daha koyunuz. Otomat kullanarak taşın sabahtan ısınmaya başlamasını, öğlen gibi en sıcak hale gelmesini, öğleden sonra da kapanarak yavaş yavaş soğumasını sağlayarak doğal ortamlarına paralel bir durum yaratmış oluruz.
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=9 den alınmıştır..
Su(kara ve su kaplumbağaları için)
Kara kaplumbağalarının havaya olan ihtiyaçları kadar suya da ihtiyaçları vardır. Zamanının büyük çoğunluğunda tozla kaplanmış kumlar üzerinde hareket ederek geçirse de, serin suya erişebilmek isterler. Doğada dehidrasyondan kaçınabilmek için birçok alternatifi vardır. Topraktaki nem, çiy, yağmur, taze besin, kuru uyku (bazı kaplumbağalar susuzluktan ölmemek için çöllerde yerin 12 m altında bütün yazı uyuyarak geçirebilirler) vb. olaylar zırhlı uzman dostlarımızı susuzluktan ölmekten korurlar. Kaplumbağalarınızın karınlarından nem almalarını sağlamak için bu doğa olaylarını teraryumda gerçekleştiremeyeceğinize göre zeminle aynı ısıda her zaman temiz suyla dolu olacak içme ve banyo alanı sağlamalısınız. Bu alandaki eğimler su içerken veya duş alırken suyun dışına doğru kafalarını tutarak yorulmamalarını sağlayacaktır.
Yavru kara kaplumbağaları ile yetişkenleri için su alanları aynı büyüklükte olmamalıdır, aksi takdirde yavrular boğulabilir. O nedenle kaplumbağanız yavruysa büyüyene kadar duş alanı yerine bir tasın içinde kum ve üzerinde su kullanabilirsiniz. Kum miktarını zamanla azaltabilirsiniz.
Su kaplumbağaları için su derinliği kabuk genişliğinden daha fazla olmalıdır, böylece sırt üstü düştüğünde kendini düzeltebilir (yüzerek) ve boğulma riski (sığ suda) olmaz.
Zemin yüzeyi hem kara hem de su kaplumbağaları için yeterince sert olmalıdır, böylece tırnaklarıyla kolayca tutunabilirler ve kayıp düşme riski oluşmaz.
Bu yazı http://www.pet.gen.tr/2002/kaplumbaga_popup.phtml?id=12 adresinden alınmıştır..
Suyu temiz sanmayın
Filtre ile suyun berrak olması o suyun temiz olduğu anlamına gelmiyor.Filtreye rağmen akvaryum suyunu 10 günde birdiğiştirmek lazım. bunu yaparken suyun %25'i akvaryumda kalsın, geri kalanı dökülsün. suyu değiþtirirken filtre ve ısıtıcısının fişini çekiniz ve eklenecek suyu da yine ılık koyunuz.Musluk suyundaki klor biraz da olsa suyu dezenfekte etmeye yarıyor ancak aynı insanlar gibi gözlere ve kabuğa da zarar verebilir.Bu yüzden dinlendirilmiş olmasında fayda var.Ancak akvaryuma koyarken soğuk suyu bir anda akvaryuma koymamak gerekir. 28 derece su bir anda soğur ve kaplumbağalar şok yaşayabilirler.Strese girebilirler veya üşütebilirler.Suyu dezenfekte ve ph derecesini sağlamak için seranın ayrı ayrı iki ürünü var.Sera apuatan ve sera ph test. klorun etkisini azaltıyor. ph derecesinin de 7 olması gerekiyor.
Hastalıklar(Önemli)
Arkadaşlar her şeyden önce yanlış anlaşılmamak için şöyle bir açıklama yapmam gerek.
Herhangi bir hastalık her canlıdan her canlıya geçebilme riskini taşır. Bünyesel yapısında yaşaması için çok önemli olan bir bakteri veya başka bir olgu diğer canlılar için zararlı olabilir. İnsandan insana geçen bir çok hastalık olduğu gibi diğer canlılaradan bize veya bizlerden onlarada geçebilen hastalıklar mevcuttur.
Önemli olan riskleri bilmemiz ve bunun önlemlerini alıp her iki taraf için mutlu bir birliktelik kurmaktır. Herhangibir bakteri veya hastalık riskinden dolayı sakın ama sakın beraber yaşadığımız canlılardan vazgeçmeyin. Nasıl grip olan bir insanın yanına yaklaşırken dikkatli oluyorsak veya kışın daha iyi giyinip bir çok hastalığı önlemeye çalışıyorsak dostlarımızdan bize geçebilecek hastalıkları öğrenip onlarla daha mutlu bir şekilde yaşamalıyız.
Kaplumbağaların yaklaşık %85''i Salmonllosis bakterisi taşır. Bu bakteri kertenkele ve yılanlarda da görürür.
Kaplumbağalar bu bakteriyi zaman zaman dışkılarıyla atarlar.
Bu bakteriden kendimizi korumu yolları da oldukça basittir aslında
1-Kaplumbağanızın dışkısını elle temizlemeyin
2-Kaplumbağanızı elinize alırsanız mutlaka ellerinizi iyice yıkayın
3-Yemek yenilen yerlerde kaplumbağanızın dolaşmasına izin vermeyin
4-Yemek yerken kaplumbağanızı ellemeyin.
5-Kendi kullandığınız eşları kaplumbağanızla paylaşmayın
yukarıdaki maddelerin temelinde hijyen kuralları gçerli bu örnekleri çoğaltmanız mümkün
Tekrar söylemekte yarar var. Canlıların taşıdığı bazı bakteriler diğer canlılar için tehlikeli olabilir. Bu onlardan vaz geçmemiz anlamına gelmez aksine ne kadar bilinçlenirsek onlarla çok ama çok uzun yıllar birlikte güzel bir hayatı paylaşabiliriz.
[font=Verdana, Helvetica, sans-serif]Kaplumbağalarda Kabuk Hastalıkları
Bu sayfada kapişlerimiz için önemli,hayati hastalık teşkil eden kabuk hastalıkları ile ilgili bilgiler bulacağız.Okumanızı ve başka türlü iyileştirme yöntemleri biliyorsanız yazmanızı öneririm..
Kaplumbağa kabuğu en içte kemiksi kapsül, onun üstünde damarlaşmış deri ve en üstte boynuzumsu geniş tabaka ile kaplıdır. Yumuşak kabuklu kaplumbağalarda bu dış katman yumuşak deriden oluşurken, bazı türlerde deri benzeri bir yapıya sahiptir.
Kaplumbağalarda, kabuk değişimi pullu kısımdan başlar, değişim tek seferde tamamlanır. Deri değişimini aksatan başlıca nedenler ; düşük nem, dış parazit enfeksiyonları, beslenme yetersizliği, enfeksiyöz hastalıklar, değişim sırasında mekanik yardım için gerek duyduğu keskin cisimlerin bulunmamasıdır. Deri değiştirilirken çoğunlukla göz etrafı, kuyruk ve parmaklara takılır. Bu durumda deri çekerek ayrılmaz, bölgeye antibiyotikli pomatlar sürülerek derinin yumuşaması ve kendiliğinden düşmesi beklenir. Vücudun diğer kısımlarındaki yapışmalarda ise, bölge 25-28 derecelik suyla birkaç kez yıkanır, deri yumuşayınca gazlı bezle tutularak yavaşça çekilir.
Kaplumbağalarda, başlıca kabuk deformiteleri vitamin mineral eksikliğinde, diğer diyet dengesizliklerinde, yara veya hastalık nedeniyle oluşmuş lezyonlardan meydana gelir.
Su kaplumbağalarının kabukları sıklıkla algle kaplanır. Bu yaşam şekli kaplumbağaya koruyuculuk sağlar. Kapalı alanda tutulan kaplumbağalarda algler kabuğa nüfuz eder ve altındaki kemikte erozyona neden olur. Periyodik ve uygun bakım yapıldığında hastalık önlenebilir. Betadin solüsyonu kabuk temizliğinde kullanılabilir. Akvaryumda bitki üremesine yol açmayacak aydınlatma sistemi kullanılmalıdır.
Bu yazı http://www.sempativet.net/articles.asp?action=read&aid=144 den alınmıştır.
Eğer kaplumbağanızın gözleri şiştiyse;
Genel not:Su kaplumbağalarının uygun koşullarda suyunu temiz tutup güneşlendirdikten sonra gözünde bir problem olmaz.Eğer bir enfeksiyon kaptıysa.Yine çaresi ''uygun ortam'' ve güneş zamanla enfeksiyon düzelecektir.Terramicin "göz" merhemi kullanılmalıdır.İki çeşit olur.Karıştırmayınız.Miktarını çok az ayarlamalısınız ve unutmayın ki göz hastalıklarının ana sebebi ya A vitamini eksikliği ya da üşütme. merhemin yanında bir de koşulları da gözden geçirmelisiniz.Suyun derecesini de 30 dereceye getirmekte fayda var.Eğer bir gözü kapalıysa genelde vitamin sorunu, ikisi de kapalıysa üşütme ve akciğer sorunundan kaynaklanıyordur.Veterinere danışmakta fayda var.
Gözleri kapalıysa eğer yemlerini göremiyor olabilirler.Yemlerini elinizle vermeniz gerekebilir.Bir de çok küçük ise küçük yem vermelisiniz kolay yiyebilmesi için.Ayrıca yemin yumuşaması için bir gece önceden üstüne vitamin damlatıp(hem yumuşar)sabah kolaylıkla verebilirsiniz.Unutmada teramisin göz kremi her gün sürülebilir.Ama çooook az miktarda.
Göz şişmesinin 2 sebebi vardır.Biri vitamin eksikliği diğeri akciğer hastalığı (üşütme, solunum yolları enfeksiyonu)
Eğer kaplumbağanızın hastalığı akciğerden kaynaklanıyorsa antibiyotik gereklidir.
Vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa;
Vitamin takviyesinde bulunulmalıdır ayrıca bulunduğu ortamdaki suyun ısısı 30 dereceye getirlmelidir.Bol bol güneş veya ultraviyole ışıkta durmalıdırlar.Akşamları 2-3 saat kayasının üstüne de ısıtıcı lambada yatmalıdırlar.Ayriyetten "teramisin göz kremini" günde 1 defa olmak üzere gözlerine uygulamak çok yararlı olacaktır.Eğer bu denilenleri yaparsanız kaplumbağanız en fazla 7 gün içinde iyileşecektir.Ama durum daha kötüyse yani gözleri kapandıysa antibiyotik tedavisi uygulanması gerekmektedir.
Durum gerçekten çok ilerlemiş ise diğer kaplumbağalarınızı(varsa) ayrı bir yere alın.Mikrobik bir hastalık olma ihtimaline karşı akvaryumunuzu sıcak sirkeli suyla güzelce yıkamalısınız ya da kaya tuzuda kullanılabilir.Bütün içindekilerle birlikte kaya filtre ısıtıcı ne varsa.
Eğer kaplumbağanızın gözlerinde sulanma ve beyazlama varsa;
Bunun için eczanede "gent gut" göz damlası vardır.Günde 1 damla olacak şekilde her iki gözüne de damlatın.Yararının olacağı düşüncesindeyim çünkü bir arkadaş bu yolla kaplumbağalarını iyileştirmiştir.
Eğer kaplumbağanızın kabuğunda mantar oluştuysa;
Eczanelerde satılan sprey şeklinde ilaçlar vardır, bunların adlarını veterinerden alabilirsin. ilacı sürdüğünüz zaman sudan çıkartmalı ve mantar sebebiyle yumuşamış olan kabuğun o kısmını kazımalısınız.İlaç etki edene kadar bir müddet kuru kalmalıdır.Çoğunlukla çenesinin alt kısmında ayrıca siyah bir leke de oluşur ki bunun da aynı şekilde tedavi edilmesi lazımdır. mantar dıştan içe doğru yayıldığı için hem kaplumbağaya acı verir ve bir süre sonra ölümle sonuçlanabilir.Derisindeki mantar için sprey değil merhem tavsiye edilir.Veteriner ile mutlaka görüşmeniz gerekecektir. bunun yanında ellerinizi mutlaka mantar kremi veya spreyi ile dezenfekte etmelisiniz. Akvaryumun da ayrıca dezenfekte edilmesi gerekir. Çok az miktarda kaya tuzunu suya koymak da mantar oluşumunu engeller.Veterinerler batikon tarzı bir dezenfektan önermektedirler.Bunun yanında deri üzerinde mantar belirtileri için de yine teramyicin veya furacin kullanılabilir. (teramycin göz başka bir merhem karıştırmayınız)
Eğer kabuğunda yumuşama varsa;
Bol bol güneşlendirilmeleri ve de vitamin kullanılması gereklidir.Akvaryumunda mutlaka ısıtıcı bulunması lazımdır.Sabit 28 derecede tutulmalıdır(sıcaklık).Suyuna calcium granul katmanız önerilir.Kabuk sertleştirici bir çeşit vazelin gibidir ve güneşlendirirken sürerseniz güneş ışınları kabuğa temas edemez.Bu yüzden eğer iyi bir beslenme, vitamin ve güneş/uv varsa kabuk sertleştirici gerekmez.Yani kabuk sertleştirici sürerseniz kaplumbağanın kabuğu sertleşmiyor.Tek ilacı güneş/uv ve vitamin!Suyunun temiz tuttulması gereklidir.Kabuk sertleştirici kullanmak istiyorsanız "aquanın" kabuk sertleştiricisini tavsiye ediyorum.
xxxXXXxxxXXXxxxXXXKabuk Sertleştiriciyle İlgiliXXXxxxXXXxxxXXXxxx
Bir arkadaşımız kaplumbağasında hiç sorun yokken sırf kabuğu daha canlı ve parlak görünsün diye kabuk sertleştiriciyi kabuğuna sürüp(ince bir tabaka şeklinde) kaplumbağasını suya bırakmış ve bununla birlikte su ilacın etkisiyle bulanıklaşmıştır.Kaplumbağasının gözüne bu ilaç kaçmış ve rahatsız olmuştur.Halsizlik belirtileri başlamıştır.Biz kabuk sertleştiricileri kullanmıyoruz ve sizlerinde kullanmasını tavsiye etmemekteyiz.Neyse sonradan arkadaşın kaplumbağası iyileşmiştir büyük çabalardan sonra...
xxxXXXxxxXXXxxxSIKÇA SORULAN SORULARxxxXXXxxxXXXxxx
1.Kaplumbağamın cinsi ne?
Eğer Türkiye'nin alelade bir pet shop'undan aldıysanız ve bir su kaplumbağası ise o zaman Trachemys Sripta Elegans'tır (kırmızı yanak veya başka bir değişle kırmızı kulak su kaplumbağası, red eared slider)
Eğer yolda bulduğunuz veya yine alelade bir petshop'tan aldıysanız ve bir kara kaplumbağası ise o zaman Testudo Greaca Ibera (yani iber ve yunan yarım adasında sıkça görülen bir tür)
Bunun dışında aşağıdaki linklere tıklayarak resimlere bakarak kaplumbağanızın bilimsel adını, latince ismini ve cinsini öğrenebilirsiniz:
http://www.tortoise.org/gallery.html
http://www.chrysemys.de/galerie1.htm
2.Isıtıcı gerekli mi?
Isıtıcı kaplumbağalar için hayati bir öneme sahiptir.Eğer sularının ısıları değişir ve derecede sabit kalmassa kaplumbağanız hastalanmaktan kaçamayacaktır.Akvaryumlarının sıcaklıkları ortalama 27-28 derece sabit kalmalıdır.Bu en ideal sıcaklıktır.
3.Singaur kaplumbaları büyümeyen cinsmi?
Singapur kaplumbağası denilen cins aslında kırmızı yanak su kaplumbağası ve anavatanı kuzey amerika (meksika) olan cinstir.Singapurda üretildikleri ve buradan geldikleri için böyle denilmektedir.Boyları yaklaşık 25-30 cm kadar olabilir.
4.Cinsiyetleri belli olurmu nasıl?
Kaplumbağalar kabuklarından tutulur. Erkek kaplumbağanın kuyruğu dişiden daha uzundur, iris erkekte kırmızı, dişide kahverengidir. Semiakuatik türlerde erkeğin pençeleri daha küçük ve uzundur çiftleşme sırasında erkek kaplumbağanın dişiyi tutmasında ve çoğu kez çiftleşme öncesi kur davranışlarında da bu uzun tırnaklar önem taşır, erkelerde arka bacaklarda mahmuz vardır. Kabuğun şekli erkeklerde konkav, dişilerde yassıdır.Kaplumbağalarda dişiyle erkeği ayırt etmenin bir diğer yolu da, “plastron” adı verilen alt kabuğun yapısıdır. Dişilerde biraz daha düz yapılı olan plastron, erkeklerde hafif içbükey yapıdadır. Bu da, yine çiftleşme sırasında dişinin üst kabuğuna uyum için gelişmiş bir özelliktir.
5.Yem olarak ne kullanmalıyım?
Tatlı su kaplumbağalarının obur yaratıklar olduğu unutulmamalı. Önlerine ne kadar yiyecek konulursa konulsun hepsini bitirmek isteyeceklerdir.En iyisi, yiyeceklerini azar azar vermek. Sevdikleri kurutulmuş karideslerden günde 4-5 tane yiyebilirler. Su kaplumbağaları için hazırlanmış pelet yemler de var. Tüm hayvanlarda olduğu gibi kaplumbağaları da tek tip besinle yaşatmaya çalışmak hata olur. Zaman zaman küçük parçalar halinde çiğ et, taze midye içi, solucan parçaları, küçük balıklar verebilirsiniz. Tabii aşırıya kaçmamak kaydıyla. Artan yemleri hemen toplarsanız, kaplumbağaların suyu daha geç kirlenecektir.Çabuk büyümelerini istiyorsanız yediklerikadar yesinler yiyemediklerini toplayın.Su kaplumbağalar üzerlerine (kalsiyum ve vitamin eklenmiş) tatlı su balıklarını çok severler, özellikle taze alabalık en sevdikleri yiyeceklerden biridir.Unkurduna da bayılırlar. kurtçuklar aslında iştahı kapalı olan veya yavru kaplumbağalar için daha çok iştah açıcı olarak kullanılır.Kaplumbağalar için özel olarak hazırlanmış minik çubuk şeklindeki yemler bağırsakları için çok uygundur. (değişik markalar var, en iyisinden alınız çünkü türkiye burası ve içinde ne olduğunu bilemiyoruz...) vitamin ekli yemlerden hafta 3-5 tane verilmesi uygundur.
kaplumbağa çeşitlerine göre beslenme farkılığı göstermekle birlikte bütün kaplumbağalar için dana yüreği pek yararlı değildir çünkü vücuttan sindirim sırasında değerli kalsiyum alır götürür, hatta tavuk ciğeri özellikle zararlıdır!
deniz balığı mümkün olduğu kadar az verilmelidir çünkü içlerindeki tuz oranı zaman içinde böbreklerine zarar verir ve et hem kara hem tatlı su kaplumbağaları için yine zamanla zararlıdır, kalsiyumun harcanmasına sebep olur, bunun yanında doğal yiyecekleri de değildir.
hayvanın sürekli yeşillik yemek istemesi de normal değildir. yememe veya bir anda farklı beslenme şekli bir sorunun göstergesi olabilir.
tüm kücük balıklar ile de beslenme sağlanabilir. akvaryumun içine çabuk çoğalan küçük balıklar bırakılabilir. böylece kaplumbağa hem arada bir onları yer hem de avlanır.
kaplumbağalara bir saat içerisinde tüketebilecekleri kadar yem verilmelidir. yemekdikleri suda kalır. bunların temizlenmesi önemlidir.
hazır yemlerin tek başına verilmesi doğru değildir.
forumda çiğ et ve tavuk eti ile ilgili çok başlık ve soru gelmektedir, bu sorulara tam bir cevap vermek anlamında:
azı karar fazlası zarar prensibi itibariyle hareket ediniz. cüssesine göre ne kadar yiyecebileceğini anlayabilirsiniz.
genç kaplumbağalar etçil ağırlıklı bir beslenme tercih ederler, yaşlandıkça sebze ağırlıklı yemleri sevmeye başlayacaktır.
unutmayınız ki kaplumbağalar sağlıklı yaşayabilmek için bizlerin verdikleri yiyeceklere muhtaçtırlar. beslenmelerinin aksatılması veya dengesiz olması ileride hastalıklara ve ölümlere yol açabilir.
Peynir vermemenizi öneririm...
6.Kaplumbağam tek yanına bir tane daha almalı mıyım?
Tek başlarına da besleyebilirsiniz ama yanlarına gelen bir arkadaştanda çok hoşlanırlar.
7.Ne kadar yaşarlar?
Çok uzun bir süre yaşayabilmektedirler.Doğal ortamlarında 20-25 yıl yaşadıkları görülmüştür.
8.Ciğer,yürek verilebilir mi?
Kaplumbağalarınıza ciğer ve yürek vermemnizi önemle belirtiriz.Çünkü sindirim sirasında vücuttaki d3 vitaminin alıp götürüyor ve bunun da kaplumbağalar için ne kadar önemli bir vitamin olduðunu biliyoruz.
9.Kıyma verilebilir mi?
Kıymayı çiğ olarak ya da haşlanmış olarak veren arkadaşlarımız bulunmaktadır.Zararı görülmemiştir.Verebilirsiniz.
10.Kaplumbağam çok yiyor bişey olur mu?
Paketlerin üstünde 1 dk içinde tüketebilecekleri kadar diyor.Zaten kaplumbağalar doydukları zaman yemle oynamaya başlarlar o zaman yemleri toplayabilirsiniz akvaryumdan.Ama yinede temkinli olmakta fayda var.Mesela bende 2 tane kaplumbağa var(su) 1 avuç veriyorum 2 dk da bitiriyorlar.Fıttırıyorlar onları öyle görünce dayanamıyorum ama herşeyin fazlası zarar.
11.Kedi,köpek maması verilir diye duydum verilebilir mi?
Kaplumbağalara kedi- köpek maması verilmemelidir.Sebebi de içerisinde kaplumbağalara zararlı olan sakatakların ve tatlandırıcılrın bulunmasıdır.Kaplumbağalarda gut hastalığına yol açar.Bunun yanında doğal yiyeceklerinin de olmadığını belirtmekte fayda var.
12.Kara kaplumbağası ne yer?
Roka ,kabak ,çilek , marul ,dere otu ,lahana , gonca , radika ,kara hindiba vs.Tamamen otçul beslemeniz gerekmektedir yani et yasak!
13.Yolculuğa nasıl götürebilirim?
Kaplumbağalarınızı rahat edebilecekleri boyutlarda bir kavanoz ya da benzeri bir kapta taşıyabilirsiniz.Yalnız yolculuk sırasınca sarsıntıdan dolayı hayvanların tedirgin olması muhtemel.Bunun için de kavanozun içine sünger yerleştirin.Sarsıntıyı ve oradan oraya sürüklenmeyi en aza indirmiş olursunuz.Kavanozun da içine az miktarda su koymanızda yarar var.Yani kaplumbağalarının ayakları hizasına kadar olması yeterli.Ama 1 aya kadar susuz yaşayabilirler.
Kaplumbağalarınızı bu şekilde taşırsanız hiçbir sorun olmaz.
Yalnız gittiğiniz yerde hava değişiminden ve uzun yolculuktan dolayı hayvanlarda stres olabilir.Birkaç gün yemeden içmeden kesilebilirler.Endişelenmeyin.
[/font]