kapluş_55
Bronz 2 Üye
- Katılım
- 1 Mar 2013
- Mesajlar
- 96
Kısa bir aradan sonra tekrar merhaba.
Şirket bünyesinde 3 ayda bir zorunlu olduğum iş seyehatlerinden birinde sizlerden ayrı 10 gün geçirdim herkese merhaba diyorum.
Gelelim benim kezban ve hüdaverdiye çok iyiler sağlık ve sıhhatleri çok yerinde.En yakın zamanda yeni fotolarını paylaşacağım.
Bugün bu iş gezisinde rastladığım ve ders olabilecek bir konuyu paylaşma gereği duydum.
Bulgaristan'ın Makedonya sınırında bulunan Blagoevgrad şehrine bağlı Dolene kasabasında geniş arazili bir çiftliği olan müşterimizle iş görüşmesi sonrası kahveler içiliyor,müşterimizin çocuğu bulunduğumuz salona elinde kırmızı yanaklı tatlı su kaplumbağası ile giriyor herkes merakta çocuk babasına bulgarca bir kaç cümle söylüyor ve üzgün olduğunu gözlemliyorum; çocuğu ingilizce yanıma çağırdım tebessüm ederek kaplumbağayı elinden aldım 2 yaşında yada biraz daha büyük olabilir sağlıklı ama sadece gözlerinde biraz şişme ve özellikle sol gözü açamama durumu var(yani kısaca göz iltahaplanması mevcut) bende kaplumbağanın bulunduğu ortamı görmek istedim,odaya girdiğimde gözlerime inanamadım ben içimden heralde küçük çocuk hayvanı soğukta bıraktı yada temizliğine özen göstermedi diye düşünürken ailenin benim şaşırmam karşısındaki tebessümünü gördüm,karşımda 240*110*80 ölçülerinde bir terraryum-akvaryum karışımı özel yapım bir yuva,müthiş bir ekipman ve içinde irili ufaklı 14 kaplumbağa duruyordu.
Konumuza dönelim iş görüşmesi yaptığımız kişi kasabanın veteriner hekimine telefon açtı yaklaşık 15-20 dakika sonra veteriner kapıya geldi aileyi tanıyor sıcak bir karşılaşma kaplumbağaları tanıyor onlarla konuşuyor bazılarını eline eldiven takıp kontrol ediyor vesaire...
Arkadaşıma sordum biraz fazla para ve zaman harcamış olmalısın ?
Cevap hayır ben sadece kendi aileme verdiğim değeri onlarada vermeye çalışıyorum çünkü onlarda bizim ailemizin birer ferdi ve bizden tek farkları bize muhtaç olmaları...
Ve çocuğumada gelişme ve öğrenme becerilerinde duygusal gelişiminde ve sorumluluk alanında katkısı olduğu açık bir gerçek dedi...
Ben şaştım kaldım...
Sonuç:
Hayvan sevgisi bir kültürdür ve aynı zamanda duygusal olmakta gerekir çocuğumuza bir oyuncak olarak değil sorumluluk olarak hayvan edindirin.
Bulgarlardaki kültürü hayvan yetiştirme ve hastalanma anında müdahele kültürünü görünce kıskanmadım desem yalan olur.
Düşünün ki bu olay bizde Ardahan'da oluyor bulabilirseniz bir vetireneri arıyorsunuz evinize çağırıyorsunuz........(hikayenin trajikomik tarafını size bırakıyorum)
Gene bir sloganla kapatalım.
Hayvanlar bir vazo,biblo,pelüş,aksesuar yada oyuncak değildir.
Onlarda bizim gibi can taşıyor...
Unutmayalım
Şirket bünyesinde 3 ayda bir zorunlu olduğum iş seyehatlerinden birinde sizlerden ayrı 10 gün geçirdim herkese merhaba diyorum.
Gelelim benim kezban ve hüdaverdiye çok iyiler sağlık ve sıhhatleri çok yerinde.En yakın zamanda yeni fotolarını paylaşacağım.
Bugün bu iş gezisinde rastladığım ve ders olabilecek bir konuyu paylaşma gereği duydum.
Bulgaristan'ın Makedonya sınırında bulunan Blagoevgrad şehrine bağlı Dolene kasabasında geniş arazili bir çiftliği olan müşterimizle iş görüşmesi sonrası kahveler içiliyor,müşterimizin çocuğu bulunduğumuz salona elinde kırmızı yanaklı tatlı su kaplumbağası ile giriyor herkes merakta çocuk babasına bulgarca bir kaç cümle söylüyor ve üzgün olduğunu gözlemliyorum; çocuğu ingilizce yanıma çağırdım tebessüm ederek kaplumbağayı elinden aldım 2 yaşında yada biraz daha büyük olabilir sağlıklı ama sadece gözlerinde biraz şişme ve özellikle sol gözü açamama durumu var(yani kısaca göz iltahaplanması mevcut) bende kaplumbağanın bulunduğu ortamı görmek istedim,odaya girdiğimde gözlerime inanamadım ben içimden heralde küçük çocuk hayvanı soğukta bıraktı yada temizliğine özen göstermedi diye düşünürken ailenin benim şaşırmam karşısındaki tebessümünü gördüm,karşımda 240*110*80 ölçülerinde bir terraryum-akvaryum karışımı özel yapım bir yuva,müthiş bir ekipman ve içinde irili ufaklı 14 kaplumbağa duruyordu.
Konumuza dönelim iş görüşmesi yaptığımız kişi kasabanın veteriner hekimine telefon açtı yaklaşık 15-20 dakika sonra veteriner kapıya geldi aileyi tanıyor sıcak bir karşılaşma kaplumbağaları tanıyor onlarla konuşuyor bazılarını eline eldiven takıp kontrol ediyor vesaire...
Arkadaşıma sordum biraz fazla para ve zaman harcamış olmalısın ?
Cevap hayır ben sadece kendi aileme verdiğim değeri onlarada vermeye çalışıyorum çünkü onlarda bizim ailemizin birer ferdi ve bizden tek farkları bize muhtaç olmaları...
Ve çocuğumada gelişme ve öğrenme becerilerinde duygusal gelişiminde ve sorumluluk alanında katkısı olduğu açık bir gerçek dedi...
Ben şaştım kaldım...
Sonuç:
Hayvan sevgisi bir kültürdür ve aynı zamanda duygusal olmakta gerekir çocuğumuza bir oyuncak olarak değil sorumluluk olarak hayvan edindirin.
Bulgarlardaki kültürü hayvan yetiştirme ve hastalanma anında müdahele kültürünü görünce kıskanmadım desem yalan olur.
Düşünün ki bu olay bizde Ardahan'da oluyor bulabilirseniz bir vetireneri arıyorsunuz evinize çağırıyorsunuz........(hikayenin trajikomik tarafını size bırakıyorum)
Gene bir sloganla kapatalım.
Hayvanlar bir vazo,biblo,pelüş,aksesuar yada oyuncak değildir.
Onlarda bizim gibi can taşıyor...
Unutmayalım
