Su kaplumbağası ne kadar büyür, yavru su kaplumbağası ne yer, kaplumbağa kaç yıl yaşar gibi merak ettiklerinizin yanı sıra hastalıkları, beslenmesi ve bakımı hakkında bir çok bilgiye sitemizden ulaşabilirsiniz.

Kırmızı yanaklı su kaplumbağası hakkında merak ettiğiniz tüm soruları sorabilir ve hızlıca cevap alabilirsiniz.

Üye Ol!

Antibiyotik Kullanımı ve Bilinmesi Gerekenler

Tost

Altın 4 Üye
Katılım
12 Ara 2013
Mesajlar
254
Merhaba,​

Forumda en fazla sorulan soru özellikle kırmızı yanaklı su kaplumbağalarındaki akciğer enfeksiyonu ile ilgili. Maalesef görüyorum ki bu konu ile ilgili özellikle antibiyotik kullanımı hakkında yanlış bilgiler veriliyor. Diğer bir konu da hayvanların gözünde sık sık yaşanan konjüktivit sorunu. ​

Öncelikle antibiyotik kullanımı ile ilgili birkaç bilgi vermek istiyorum. Her antibiyotiğin farklı emilim özellikleri dolayısıyla farklı kullanım yolları vardır.  Antibiyotikler oral (ağız yolu), IM (intra muskuler-kas içi enjeksiyon), SQ (subkütanöz-deri altı enjeksiyon) ve IV (intravenöz-damar yolu) ile verilir. Antibiyotik kullanılacağı zaman antibiyogram testi yapılmalıdır. Bu test hastalığın hangi antibiyotiğe en fazla duyarlı oluğunu gösterir. Fakat zaman aldığı ve maliyetli olduğu için geniş spektrumlu bir antibiyotikle tedaviye başlanır tedaviye yanıt alınamıyorsa antibiyogram yapılır. ​

Kaplumbağalarda solunum yolu enfeksiyonları gentamisin göz damlası ile ağız yolu ile tedavi edilmez. Çünkü gentamisinin emilim yolu farklıdır. Akciğer enfeksiyonu ağız yolu ile genellikle enrofloksasin (baytril) ile tedavi edilir. ​

Gentamisin geniş spektrumlu bir antibiyotik olduğu için kullanılabilir ama sadece profesyoneller tarafından yapılan enjeksiyon yoluyla etkilidir. ​

LÜTFEN YETKİLİ BİRİSİNDEN EĞİTİM ALMADAN HAYVANLARA ENJEKSİYON YAPMAYA ÇALIŞMAYIN.

Oral yolla yani yeme karıştırılarak antibiyotiğin verilmesi hem dozaj açısından hem de hayvanın iştahı az olduğu durumlarda zor olur. Antibiyotik toz ise balık yağı (konserve ton balığı yağı olabilir) ile yeme karıştırabilirsiniz. Sıvı ise zaten daha kolay yeme damlatırıp emdirip kullanabilirsiniz. ​

Gönül ister ki ülkemizde veteriner hekimleri egzotik hayvan bilgisine de sahip olsun yurtdışındaki gibi imkanlar olsun ama malesef sadece pet olarak kedi, köpek çalışıldığı için bir çok veteriner hekimi sürüngenler konusunda çok bilgisiz. İnsanlar da doğal olarak kendi çabalarıyla birşeyler yapmaya çalışıyor. Aşağıda faydalı kaynakların linklerini bulabilirsiniz. ​



 

Ekli dosyalar

  • Common Reptile Drugs and Dosages.pdf
    42.6 KB · Görüntüleme: 62
Bilgi için teşekkürler velakin, maliyeti sebebiyle hekime gidemeyenler ve/veya bulunduğu bölgede egzotik hayvanlar konusunda bilgisi olmayan hekimler yada bulunduğu yerde hiç veteriner hekim olmadığından bu alternatif arayışlar bizi mecbur kıldı.

Gentamisinin göz damlasını seçmemizin (evveli genta 20 mg ampul ile başlamıştım) sebebi geniş spektrumlu olması ile birlikte dozaj oranı 0.3 mg gentamisin içeriği ile düşük, fiyatı herkesin alabileceği ve aşağı yukarı her eczanede bulunabilecek noktada, tedavi uygulaması herkesin yapabileceği kadar kolay ve akciğer enfeksiyonu konusunda başarı elde ettiğimiz için öneriyorum. Çok hayvan kurtardık. Ben bu konuda bir kaç antibiyotiği deneyip hayvanlarımı kobay olarak da kullandım. Hap türevli antibiyotikler uygun değil, dozaj ayarı olmuyor. Antibiyotikler reçetesiz satılmıyor artık. Yetişkin hayvanlarda önceden hastalık şiddetine göre 20 mg genta ampuller kullanıyorduk ama şimdi gidip alamıyorsun.

Enjeksiyon işini ve yapılacağı noktayı çoğu hekim bile bilmezken normal bir insanın kati surette yapmaması lazım. En etkili tedavi yöntemi olsa da. Bende tasvip etmiyorum. Yapılacak noktaları bildiğim halde ben bile o riske girmem. İşinin ehli olacak.

Baytril tedavi anlamında uygun ama yetişkin kaplumbağalarda, egzotik hayvan bilgisi olan hekim kontrolünde dozaj ayarlanarak kullanılabilir, ayrıca fiyatı da yüksek bir ilaç. Genelde itibarla koyun sığır gibi büyük hayvanlarda kullanılıyor. O açıdan ağır bir antibiyotik. Ben o zaman incelediğimde büyükbaş küçükbaş hayvanlar yazısını görünce hiç yanaşmadım. Egzotik hayvanlar konusunda bilgisi olmayan hekim yüksek doz verebilir. Bu yüzden ölen sakatlanan hayvanlar var. Hem miligram hem de şişe açısından daha düşük ve küçük oranda bu tip hayvanlara uygun olsaydı iyi olurdu. Sulandırma yöntemiyle çözeltinin dozajı hafifletilse bile yine yavru hayvanlar için yüksek gelebilir. Akciğer enfeksiyonu %90 belki daha fazla oranda yavrularda görülüyor. Şişe alsan fazlası elde kalır. Hekime gitseler sorun değil zaten hekim uygun ölçüde şırıngaya doldurup verir. Hayvan ilacı olduğu için veteriner hekimden alacaksın, haliyle tedaviyi hekim yapmış olacak zaten.

Bulunduğu kaba damlatıp 12 saat bekletme yöntemiyle tedavi etmede randımanlı olmuyor. Hayvanı al kaba koy suyu tazele bir daha koy hayvanı yıpratmakla birlikte bu süreçte uzun olduğu için bazı durumlarda bakteri ilaca direnç kazanabiliyor yada hayvan tedaviye cevap vermiyor. Ben bunları denedim. Daha düşük oranda oral yolla vermek daha çabuk tedaviye cevap vermesini sağlıyor. Başarı oranı oral yolla daha yüksek.

Kısaca enfeksiyon konusunda yazdığına istinaden tam etkin bir ilaç olarak görülmese de yukarıda yazdıklarım hiç olmamasındansa bunu mecbur kılıyor.
 
Cvp: Antibiyotik Kullanımı ve Bilinmesi Gerekenler

Gentamisin ile tedavide diğer tüm şartlar sabit kalıp sadece gentamisin uygulandığında başarı oluyorsa ne ala evet o zaman kesin gentamisin işe yaradı diyebiliriz. Ama ortam şartları ve beslenme düzeltildikten sonra gentamisin kullanımı ile beraber ortaya çıkan iyileşmeyi gentamisine yoramayız. Aynı şekilde hastalanmış aynı şartlar altındaki yüzlerce kaplumbağaya oral yoldan gentamisin verilir ve ezici çoğunluğu iyileşir o zaman kabul. Bu anlattığım işin bilimsel ve klinik kısmı. 

Gentamisinin üstünde bu kadar durmamın sebebi çok güçlü olması, sindirim sistemi dejenerasyonuna sebep olması gibi sorunlar yüzündendir. Yoksa aminoglikozid türü antibiyotiktir ve solunum yolu enfeksiyonunda kullanılabilir. 

Baytril derken ticari ilaç markası olduğu için dedim. Ayrıca şişenin üstünde koyun, tavuk, inek fotoğrafı olması bu antibiyotiğin insan gıdası olarak kullanılan hayvanlara ruhsatlı/uygun olduğunu gösterir. Gücü veya dozajı ile ilgisi yoktur. Dozajı veteriner hekimi belirler. Antibiyotiklerin güçleri jenerasyonları ve dozlarına göre değişir. 

Banyo şeklinde tedavi zaten 12 saat sürmez 5-10 dk arasında yapılır. Kim 12 saat dediyse yanlış bilgi. 12 saat boyunca ilaca maruz kalan sucul bir canlı aşırı dozdan ölür. Ha şimdiye kadar ölmediyse de çok şanslı/güçlü olduğu içindir. Bana kaplumbağa bakımıyla ilgili danışan arkadaşlarıma işin doğrusunu anlattıktan sonra hep "şimdiye kadar böyle baktık/yaptık bişey olmadı" lafını duyuyorum. Hayvan hiçbir şekilde kendini ifade edemediğinden zorluk mu çekiyor, hasta mı bilinemiyor. 

Ayrıca birden fazla hayvan olan sistemde hastalık varsa kesinlikle hasta hayvanlar ayrılmalı ve başka yerde tedavi edilmelidir. Durdan çüşten anlamayan kaplumbağa gibi hayvanlarda en güzel tedavi yolu banyodur. Çünkü yem yediremezsiniz, evde enjeksiyon yapamazsınız.

Aslında bu sorunların nedeni insanların evcil hayvan/kaplumbağa bakımını çok kolay sanması ve derme çatma sistemlerle bu hayvanları bakabileceğini düşünmesidir. Evcil hayvan bakımı zordur, hele sürüngen bakımı çok zordur. Buna maddi manevi kaynak ayıramayacak insanlar bu sorumluluğu almamalı. Hepsi can ve ağızları var dilleri yok, bu sorumluluğu alanlar zahmet vs. demeden ne gerekiyorsa yapmalı diye düşünüyorum.
 
Şartlar genelde uygun oluyor birkaç arkadaşta iyileştirme yapıyoruz. Ben genta ile birlikte vitamin takviyesi de öneriyorum. Çoğusu hayvan iştahsız hale geldiğinde geliyor. Vitamini genta ile etkilişime girip faydaları azalmasın diye aynı anda verdirmiyorum.

Hayvanların direncini esas artıran yem tabiki yedikleri sürece dirençleri güçlü oluyor. Öbür türlü vücudunda depoladığı yağ kadar gidiyor. Yetişkinlerin yavrulara göre akciğer enfeksiyonundan kurtulma olasılığının başlıca sebebi bu.

Akciğer enfeksiyonunda hayvan iyileştikten sonra antibiyotiğe birkaç gün daha devam ettiriyorum. En ufak kalıntı dahi kalsa tekrar ve daha ağır biçimde ilaca direnç sağlamış halde nüksediyor. Böbreklere vereceği hasar sebebiyle belli sürelerde bir iki gün antibiyotiği bırakıp hayvanı dinlendiriyoruz.

Evet 12 saat gibi birşey öneriliyordu. Oysa antibiyotik işlevini de yitiriyor. Yalnız 5-10 dakikada az değil mi? hayvan ağzını açıp yeterince içmez. Ağızlarını kapayıp oturuyorlar öyle.

Sorma o lafı bende ekipmansız sağlıklı ortamda yaşamayan hayvanlar için çok duydum. 10 sene leğende bakmış ölmemiş. Ölmemişte hayvan normal boyunun yarısı kadar kalmış.

Hayvan konusunda bir sürü soru soruyorum. Yarım yamalak birşeyler yazıyorlar. Kaç gün böyle bilgi almak için geçiyor. Hastalığı saptayana kadar hayvan son evreye girmiş oluyor. Kurtaramıyoruz sonra ya suçu sende buluyor yada bakamadığı için pişmanlık hissediyor. İlk sorduğumda her soruya cevap verseler hemen tedaviye başlamış olacağız.

Karantina akvaryumu şart. Özellikle mantar gibi bulaşıcı durumlarda sağlam olan ile hastalığa maruz kalmış olan ayrılmalı. Hekimi bırak kendisi bile tedaviye üşenenler var.

Ben sürekli balıklardan hem masraflı hemde bakımı zor diyorum ama kaplumbağalara özel bir ilgi duyuyorlar. Hayvan meramını anlatacak ne bir ses çıkarıyor ne de mimik hareketleri oluyor. Sıcakkanlı hayvanlar gibi görenler var. Kedi gibi çıkarıp dolaştıran oynayan mı istersin çeşit çok. Yatağına koyuyor, halbuki salmonellaya maruz kalması olası.

Birisi akvaryumu temizledikten sonra yıkanmadan aylık çocuğunu kucağına almış. Çocukta yüksek ateş, diyare hemen salmonella testi yaptırmaya gönderdim. Bu arada belirtiler için kendime de bulaştırıp incelemiştim. Bize sıkıntı değil de incelediğim bir amerikan sitesinde 7 yaş altı ve 70 yaş üstü için ölümcül diyordu.
 
Cvp: Antibiyotik Kullanımı ve Bilinmesi Gerekenler

Merhaba,​

Antibiyotiklerin uygulanma dozu ve süresi ile birkaç şey söylemek istiyorum. Tedavi bitiildikten sonra aynı enfeksiyonun kısa sürede çıkmasının sebebi ya dozun yetersiz olması ya uygulama süresinin yetersiz olması ya da her ikisinin de yetersiz olmasıdır. Bu tüm canlılarda aynıdır. Mutlaka denk gelmişsinizdir antibiyotiği iki gün içtikten sonra "ben iyi oldum" deyip bırakan insanlar vardır. Bu çok tehlikeli. Aynısı hayvanlarda da geçerli. Özellikle ticari işletmelerde sürü kendini toparlar toparlamaz mal sahibi fazla maliyet olmasın diye ilacı keser. Sonuç bazen tüm sürünün kaybına kadar gider. Bu durum da bakterilerdeki antibiyotik direncine sebep olur.​

Bu yüzden iştahı kesilmiş, yemek yemeyen hayvana eğer egzotik konusunda uzman veteriner varsa enjeksiyon şart. ​

Eğer olmuyorsa ortam şartları iyileştirilerek iştahın geri gelmesi lazım. Daha sonra hayvanın sevdiği bir yiyeceğe ağız yoluyla verilebilecek bir antibiyotik dozu hesaplanarak şırınga edilmeli  hayvana öyle verilmeli. Onun dışında ilaçlı yem hazırlanabilir. Günlük antibiyotik dozu günlük yeme balık yağı ile karıştırılıp verilebilir. Balıkyağı hem hayvanı cezbeder. Tablet şeklindeki antibiyotikler de muz, kıyma, tavuk gibi ödüllerin içine sıkıştırılıp verilebilir. ​

Banyo son ve en kolay uygulanabilir çare olarak bunların arasında en mantıklısı. Bunu da yıllar önce yaşadığım küçük şehirde Tost keyifsizken götürdüğüm veteriner hekimi prof. hocasını aramıştı. Hocası önermişti. Aslında hasta hayvan sıcak kuru bir ortama alınıp ilaç  içme suyuna da karıştırılabilir. Hayvan önünde sonunda mutlaka su içecektir. Banyo 5-30 dk arasında yapılabilir. Bunu da 1 hafta boyunca sürdürmek gerekir günde 2 veya 3 defa. Çünkü deri yoluyla az da olsa emilim olacaktır. Ancak 12 saat falan ütopik süreler. ​

Tabi yukarıda saydıklarımın yapılması zor, emek, zaman ister. Nasolsa ölürse yenisi alınır. Kimse hayvanı düşünmüyor. Herkes sihirli değnek peşinde.​
 
Aynen öyle bazı insanlar önemsemiyor gidip alırım yine diyerek. Üşeniyorlar herşey çabuk olsun istiyorlar. Bu sebeple doğrudan oral yolla tedaviyi bu forumda ben önerdim. Bir hayvanım kulak iltihabıydı banyo sistemi önermişti hekim bir süre yaptım, sonra ilacı ziyan edip bir daha git al yerine bu yöntemi deneyip baktım daha çabuk netice verdi. Oral yollu tedavi insanlara da daha kolay geliyor. Hayvan ile olan ilişkileri de kuvvetleniyor. Esas sorun okumaya üşeniyorlar forumu detaylı araştırsalar herşeyi öğrenecekler. Gerçekten ciddiye alıp merakla okuyup inceleyenler olduğu gibi kolaya kaçanda var. Sorusuna cevap yazdığım yazıyı bile doğru dürüst okumayıp aynı şeyi soran var. Hatta birisine iş yemeğinin ortasında cevap yazdım iki yorum üste yazdım okusana diye. Çocuk bir daha yazsan ölür müsün deyip küfretti. Sen böylesinden hayvana hayır bekle işte. Hayvanı da akciğer enfeksiyonu geçiriyordu. Olaya yaklaşımı bu kadar rahat.

Bazı petshoplarda hepsini zan altında bırakmayalım dürüst olanları da var. Anlamayanı gördüğünde hasta hayvanları kaktırıyorlar. Hem kurtulup para kazanırım diyor hemde ölünce gelir alır mantığındalar. Bir de gereksiz ekipman satıyorlar.

Zamanında rahmetli babam söylemişti kuş alırken bazılarının hayvanın kıçına iğne batırıp verdiklerini söylemişti. Hayvan kafeste sessiz sakin duruyor oysa iç kanama var. Kuş bir süre sonra ölüyor. Alan bir daha alsın diye.

Bu arada bizim duayen Turgay abinin sitesine baktım o baytril kesinlikle vermeyin yazmış. O sitesindeki yazıları alman bir hayvan sitesinden izin alarak türkçeye çevirmiş. Tedavide kullanılan yazdığı ilaçlar o yüzden Türkiyede bulunmuyor.

www.turgaybora.org

İncelemek istersen anasayfada sol tarafta hastalık başlığında.
 
Cvp: Antibiyotik Kullanımı ve Bilinmesi Gerekenler

Ben her zaman bilimsel referanslara göre tavsiyede bulunurum. Keşke imkan olsa da elimdeki onlarca kaplumbağa ve egzotik hayvan bakımı, küçük hayvan onkoloijisi gibi bililmsel kitapları herkes okuyabilse. ​

Baytril neden verilmemeli bunu belirtmiş mi? Benim verdiğim tabloların hepsi bilimsel veriler. Hayvanın yaşına, ağırlığına, türüne dikkat etmeden uygulanan her ilaç tehlikeli olabilir. En başta antibiyotiklerin nasıl uygulanması gerektiğini ondan vurguladım. Gentamisinin bu şekilde kullanılmasını da bu yüzden örnek verdim. ​

Ben her zaman bilimsel veriye güvenirim insanların şahsi kanaat veya tecrübelerine değil. Bu doktora güvenmeyip kocakarı ilacı içmek gibi birşey.  :D

Şuradaki çalışmada enrofloksasin ve siprofloksasinin oral ve enjeksiyon yolu verilmesi karşılaştırılmış.​


"Damage to cartilage has been seen in growing mammals treated with fluoroquinolones. This has not been reported in reptiles, but caution is advised for very young herps. Dosages of enrofloxacin range from 2.5 to 5 mg/kg.51 Enrofloxacin can cause severe muscle necrosis if administered IM (see Figure 36-17)."

"Florokinolonlar ile tedavi edilen memelilerde kıkırdak hasarı görülmüştür. Bu olay sürüngenlerde tespit edilmemiştir ama çok genç (yavru) sürüngenlerde dikkatli olunması tavsiye edilmiştir. Enrofloksasinin kullanım dozu 2,5-5 mk/kg arasındadır. Enrofloksasinin eğer IM olarak verilirse ciddi kas nekrozuna sebep olabilir."​


Kullandığımız ilaçların prospektüsündeki yan etkileri okursak ilaç içmememiz lazım. Burada dikkat edilmesi gereken şey fayda zarar oranıdır. ​
 
Cvp: Antibiyotik Kullanımı ve Bilinmesi Gerekenler

Kulak apsesi ile ilgili de bir çalışma var bunda da enrofloksasin (baytril) enjeksiyonu kullanılmış. Ekte görülebilir.
 

Ekli dosyalar

  • 11-BilateralAuricularAbscessCaseinaRed-EaredSlider.pdf
    535.4 KB · Görüntüleme: 18
Bende okudum verdiğin bilgileri de turgay abinin sitesinde başka bir konuya bakarken akciğer enfeksiyonu bölümüne de bakayım o ne yazmış bu konuda dedim. Baytril için üşütme ve akciğer enfeksiyonunda kullanılmaz demiş. Diğer hastalıklarda kullanımına birşey dememiş. O da başka etken maddeler yazmış.

Gözdeki konjuktivit ile ilgili verdiğin kaynakta da göze uygulanan solüsyonda %3 borik asitde kullanılmış. Bu yakıcı bir madde kulak iltihabında alkol boraks şeklindeki karışımla kullanıyorlar. Tedavide çoğu kulak damlasından daha etkili. Çocuklarda %2,5 oranda kullanırken daha hassas olan gözde %3 çok gibi geldi. Ben %5 oranlısını kulakta kullanmıştım. İyi yakıyor.
 
Geri
Üst