kaplumbağasever
Yeni Üye
- Katılım
- 31 Mar 2013
- Mesajlar
- 2
Yumurtadan yavru çıkma süreleri 2-3 ay sürmektedir. Testusdo gracea (Tosbağa) kaplumbağalar 2-3 cm boyunda 6-12 adet yumurta yaparlar. Tatlı su kaplumbağaları ise 3-12 beyaz uzun şekilli yumurta yaparlar. Yavrular ise 2-3 ay süre sonra yumurtadan çıkarlar. Kaplumbağaların tüm çeşitleri yumurtalarını toprağa bırakırlar. Kara ve Tatlı Su kaplumbağaları yaşadıkları doğal çevrede uygun bir ortamı seçerek eştikleri çukurlara yumurtlarlar ve üzerini toprakla örterler. Deniz kaplumbağaları hayatlarının çoğunu denizde geçirdikleri için Dünyanın belirli kumsallarında kıyıya çıkarak; kumsalda eştikleri çukurlara yumurtlarlar. Genelde bu işlemide geceleri yaparlar.
Sürüngenlerin cinsiyetlerinin belirlenmesinde kuluçka dönemi çevre ısısının etkili olduğu yönünde bir çok araştırma yapılmıştır.
Ülkemizin Akdeniz ve Ege kıyılarında deniz kaplumbağalarının yumurtalarını bıraktıkları dünyaca ünlü kum plajları bulunmaktadır. Dalyan, Dalaman, Fethiye, Patara, Kumluca, Belek, Kızılot, Demirtaş, Gazipaşa, Göksu Deltası, Kazanlı, Akyatağan, Samandağ gibi bölgeler deniz kaplumbağalarından Caretta Caretta ve Cheloniamydas'ın ana vatanlarıdır.
Çiftleşme isteği mevsimine bağlıdır. Tropik ve subtropik iklim koşullarına göre değişiklik gösterir. Ayrıca dış ortam koşulları da bu olayı etkilemektedir. Genelde kaplumabağalar nisan ayının başından, mayıs ayının sonuna kadar çiftleşirler. Bu dönemde günlerin uzun olması ve güneş ışığının fazlalığı önemli rol oynamaktadır. Ultraviyole ışınların, kaplumbağaların yaşamlarındaki çiftleşme ve yumurtadan yavruların çıkması gibi fizyolojik olaylara etkisi oldukça fazladır. Dişiler çiftleştikten sonra spermi 4 yıl gibi süre ile saklayabilirler.
Kış Uykusu
200 milyon yıldan bu yana yaşamayı başarmış olan kaplumbağalar adaptasyona örnek verilebilecek birçok değişikliğe uğramışlardır. Kara yaşamından suya geçmişlerdir. Parmaklar arasında perde şekillenmiş; deniz kaplumbağalarında ise ayaklar palet şeklini almıştır.
Kaplumbağalarda görülen kış uykusu ise içgüdüsel bir davranıştır. Bu davranış da dölden döle geçer. Davranış, gerekli uyarılar alındığında ortaya çıkar.
Kara ve su kaplumbağaları doğada bulundukları iklim kuşağına göre kış uykusuna yatarlar. Deniz kaplumbağaları ise göçmen hayvanlar oldukları için kış uykusuna yatmazlar. Tabii ki bu iç güdünün ortaya çıkışına sebep olan faktörlerin başında, iklim (havaların soğuması) yiyeceklerin azalması gelmektedir. Kış uykusu davranışı: Hayvanlar, kendilerini korumaya almaktadır. Doğada orta, orta ve kuzey yarım küre, Anadolu, Balkanlar, Orta ve Kuzey Avrupa vb. yerlerde yaşayan kaplumbağalar EKİM-MART ayları arasındaki 5-6 aylık sürede kış uykusuna yattıkları görülmektedir. Kış uykusuna yatan hayvanlardaki belirtiler: Doğal ortamda kuytu ve karanlık yerlere gizlenme ve su ve yiyecek tüketmeme, hareket etmeme şeklinde ortaya çıkar.
Günümüzde kaplumbağalar evde beslenen hayvanlar arasına girmiştir:Ev ortamında kaplumbağa besleyenlerin ise karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri kış uykusu dönemidir. Çünkü bu dönemde kaplumbağalarda sıkça ölüm olaylarına rastlanmaktadır. Yukarıda söz edildiği gibi, kaplumbağa beslemekteki başarı onun doğasını çok iyi bilmek ve mümkün olduğu kadar doğal yaşam ortamına benzer ortamlar hazırlamakla artabilir. Doğal ortamda soğuk hava, az veya çok güneş ışığı, yağmur, toprak vb. aklımıza gelebilecek birçok şey mevcuttur.
Evde veya işyerimizde ise bunların hiçbiri yoktur. Sadece soba veya kaloriferle ısıtılmış bir oda ve birbirine çok benzeyen küçük, içinde birkaç taş parçası ve su olan bir kap veya akvaryum.
Kaplumbağalar poikliotermik vücut ısısına sahip hayvanlardır. Yani vücut ısılarını ortama göre ayarlayan hayvanlardır. Kaplumbağaların sindirim enzimlerinin aktiviteleri, çevre ısısı 22ºC altına düştüğünde azalmaktadır. Bu durumda hayvanın yemeden kesildiği ve hareketsizleştiği gözlenir. Bu durumda evde beslenen kaplumbağaları dikkate alırsak bunların çoğu tropikal bölge hayvanlarıdır. kendi doğalarında böyle bir ısı ve güneş ışığı eksikliği yaşamamaktadırlar.
Bu tür kaplumbağaları yarı aktif ve pasif durumdan kurtarmak gerekmektedir. Ya tam aktif tutmak; bunun için bulunduğu yerin ısısını 22°C' nin üzerinde tutmak , güneş ışığından direkt yararlanmadığı için bir ültraviyole lamba koymak gerekir. Ya da hayvanı içinde az miktarda su bulunan bir kapla üzerine örtü örterek 10°C' lik, evin en karanlık ve serin yerinde mart ayına kadar bekletmek gerekir. Kış uykusuna yatırılan kaplumbağalar oda ısısı 22°C üzerine çıkarılarak 1-2 gün sabit ısıdaki ortamda aktif getirilmektedir.
Küçük kaplumbağalarda birinci yol tercih edilmedir. Çünkü hayvanların beslenmeye ihtiyacı vardır. Büyüklerde ise ikinci yöntem tercih edilebilir.
En ideali ise terrarium adını verdiğimiz; ısısı ayarlanabilir ultraviyole lambası olan ve tropikal ortamı yaratabileceğiniz akvaryumlarda hayvanları beslemektir.
Kaplumbağaların Beslenmesi
Kaplumbağalar genel olarak etçil ve otçul olarak beslenmeye uygun sindirim sistemine sahiptirler. Doğada böcek , solucan, üzüm, karpuz, domates, kıvırcık ve sarı çiçekli bitkileri yiyerek beslenirler.
Kaplumbağaların beslenmesinde dikkat edilecek en önemli hususlar:
1-3 yaş arası kaplumbağalar vücut gelişimlerini tamamlamaları için protein ağırlıklı besin maddeleri almaları gerekmektedir. Bundan dolayı sürekli beslenmeli 6-7 yaşına kadar kış uykusuna yatırılmamalıdır.
Yemlerinde Kalsiyum ve Fosfor dengesine ve vitamin ihtiyacına göre gerekli katkılar ilave edilmelidir. Ayrıca su kaplumbağaları yiyeceklerini suda almaktan hoşlanırlar. En çok sevdikleri yiyecekler arasında kurutulmuş karides gelir.
Evde beslenen kaplumbağalara hazır yemler vermek daha uygundur. Kaliteli markaların kaplumbağalar için yemleri var. Mutlaka kullanın.
Bakım
Evlerimizde beslediğimiz tropikal su kaplumbağaları için gereken en önemli şey suyun temiz tutulması ve ısının bir ısıtıcı yardımıyla 27-28'C ye sabitlenmesidir. Bu kaplumbağalar en fazla suda bulunan mikroplardan etkilendikleri için su değişimlerinin düzenli olarak aksatılmadan yapılması gerekir. Eğer buna dikkat edilmezse kaplumbağalarımız sudaki kirlilikten dolayı hastalanacaktır. Bunun sonucunda göz körlüğüne, hatta ölüme kadar gidebilen durumlar oluşmaktadır.
Başka bir önemli konu ise kaplumbağaların yeterince gelişemeden satışa çıkarılmalarıdır. Kabuk gelişimlerini daha tamamlayamadıklarından dolayı maalesef çoğu bilinçsiz bakım yüzünden telef olmaktadır. Burada bizlere düşen görev; kabuklarının gelişebilmesi için kaplumbağalarımıza düzenli olarak güneş banyosu yaptırtmaktır. Eğer böyle bir imkanımız yoksa piyasada ultraviole(UV) lambalar satılmaktadır. Bu lambalar güneş ışığının yerine geçer ve kaplumbağaların gelişimine katkısı büyüktür. Bunlardan mutlaka bir tane edinmeliyiz.
Diğer problemlerden bir tanesi ise kaplumbağaların ortasında palmiye bulunan, ada şeklinde küçük plastik kaplarda beslenmeleridir. Bu ortamlar çok sağlıksızdır ve kaplumbağaların çoğu böyle ortamlarda telef olmaktadırlar. Onlar için en iyisi ileride büyüyeceklerini de göz önüne alırsak 100x40x40 ölçülerinde bir akvaryumdur. Yalnız akvaryumu almakla da iş bitmiyor. Daha önceden de söylediğim gibi mutlaka bir tane de ısıtıcı edinmeliyiz. Ayrıca kaplumbağaların üzerine çıkıp dinlenebileceği, kuruyabileceği bir kısmı suyun dışında kalacak şekilde kayalar da konmalıdır. Son olarak da bir filtre edinirsek ideal ortamı yaratmış oluruz bu sevimli dostlarımız için...
Hem böylelikle filtreler sayesinde suları daha da geç kirlenecektir.
Püf Noktalar
Kaplumbağalarla nasıl arkadaş olunur?
Su kaplumbağalarınızın kendilerini evlerinde hissetmeleri istemez misiniz? Aslında bu hiç sorun değil, yeter ki onlara doğal yiyecekler, bakım ve iyi bir ortam sunun. Ancak dikkatli olun çünkü yeni ''ev arkadaşınız'' memnuniyetsizliğini dile getirebilecek sesler çıkaramaz. Bu rehber sizlere su kaplumbağalarınıza nasıl bakmanız gerektiğini gösterecektir. Önerilerimize ne kadar çok dikkat ederseniz, kaplumbağalarınız da bir o kadar size bağlanacak ve sakin evcilleriniz olacaktır.
Kaplumbağalar için uygun yerin sağlanması
Su kaplumbağaları güney Avrupa ve Amerika kıtasının tropikal bölgelerinden gelirler. Bu yüzden yeni ''ev arkadaşınız'' için doğasına tam uygun bir ortam yaratmanız önemlidir. Dolayısı ile ısının, ışığın, kızılötesi ve morötesi (infrared ve ultraviyole) ışınlarının güneş ışığının eksikliğini gidermek için çok gerekli olduğunu unutmayınız. Kaplumbağalarınız için özel tasarlanmış bir mekan içerisinde bataklık kömürü ve çakıl olan akvaryum ayarlamanız uygun olur. Sıcak ayları (18°C'nin üstündeki sıcaklıklarda) açık havada geçirmelidirler.
Ancak açık hava alanını başka hayvanlardan zarar görmeyecek şekilde düzenlemeniz gerekmektedir. Bunun dışında kaplumbağaların köşeler ve bitkilerin altına saklanmaktan hoşlandıklarını unutmayınız. Dinlenmeleri için gölgelik bir yer (güneydoğuya bakan) ayarlamak da onları mutlu edecektir. Şayet açık havada bir mekan ayarlayamayacak durumda iseniz o zaman güneş yerine geçecek şekilde haftada iki kez ve maksimum beşer dakikadan UV lambaları ile ışın görmesini sağlamalısınız. Bundan fazlası ağızlarına kadar yanıklara sebep olabilir. Sonbahar aylarında kaplumbağaların kış uykusuna yatmalarını izlemek ilginç olabilir. Her zaman nemli kalacak şekilde bir kutu ayarlayıp içine kömür çamuru koyun. Ancak buradaki ısının hiçbir zaman 8-10 °C'nin altına düşmemesine dikkat ediniz. Dışarıdan herhangi bir etkinin de gelmemesi gerekmektedir. Bahar aylarında ısı 20°C'nin üstüne çıktığı anda kaplumbağalar kış uykusundan uyanacaktır. Uzun bir ılık banyo yaptırıp bağırsaklarının içinin boşaltılması gerekir. Su düzeyinin çok yüksek olmamasına dikkat ediniz. Kaplumbağanın başının suyun üstünde kalması gerekmektedir, aksi takdirde boğulabilir. Artık kaplumbağaların iştahı açılacak ve yem isteyeceklerdir. Bunun yanında biraz meyve ve marul yiyebilirler. Su ve bataklık kaplumbağaları amfibiyan hayvanlar olup hem karada hem suda yaşayabilirler. Böyle bir düzeneğe akvaterariyum demekteyiz. Suyun derinliği kaplumbağaların tamamen suyun altında kalabilecekleri kadar derin olmalıdır. Suyun derecesinin hava derecesi 25 iken 20 ile 28 °C arası olması gerekmektedir. Kara kısmının yetişkin bir kaplumbağanın tamamen sığacağı ve güneşleneceği şekilde büyük olması ayarlanmalıdır.''Ev arkadaşınızın'' bu kara kısmına rahatça tırmanabileceğinden emin olunuz. Akvaryumunuzu bitki ve köklerle çok güzel dekore edebilirsiniz. Ancak kaplumbağalar bitkileri yiyebileceklerinden bunları onlardan korumalısınız. Dikkat: bazı saksı bitkileri zehirlidir.
Suyu ayarlama
Terariyumun suyunu düzenlemek için Sera aquatan kullanınız. Şu işlere yarar:
. zararlı metalleri yok eder.
. çeşme suyunun çözülmüş tuzlarını nötralize eder.
. klor etkisini azaltır.
Su kaplumbağaları için uygun asit değeri 7'dir. Çeşme suyun pH'ı 7.6'dır. Suyun pH derecesini çabuk bir şekilde Sera pH testi ile anlayabilirsiniz ve Sera pH plus veya Sera pH minus ile düzenleyebilirsiniz.
Kaplumbağalar ne yer?
Doğada yaşayan kaplumbağalar açlıklarını giderecek her şeyi yerler. Ancak burada bizim onları beslememize bağlı yaşamaktadırlar. Bu yüzden gıdalarına dikkat etmeniz gerekir. Gıdasızlık ciddi sorunlara yol açar. Arada bir birkaç marul ve biraz da et vermek onlara düzgün bir diyet sağlamaya yeterli değildir. Aynı şekilde buz gibi su, buzdolabından yiyecekler ve başka hayvanlarınız varsa bunların yemleri de zararlıdır. Yani miktarı değil niteliği önemlidir.
En iyisi kaplumbağanıza dengeli bir şekilde yemlerini vermektir, böylece hastalanmalarını önlemiş olursunuz. Söylememize gerek yok ancak tüm gerekli besinleri (mineraller, vitaminler ve kalsiyum) yiyeceklerinde mevcut olmalıdır. Su kaplumbağalarınızın kabuklarının gelişimi ve hastalanmamaları için bunlara mutlaka ihtiyaçları vardır, ancak bu yeterli değildir. Lifli gıdalara da sindirimleri için gereklidir.
Bütün çabalara rağmen kaplumbağa hastalanırsa ne yapabilirsiniz?
Kötü beslenmenin dışında başkaca hastalanma sebepleri de vardır. Yerlerinin soğuk olması, soğuk su ve gıda zehirlenmesi ishalin baş sebebidir. Öncelikle ısıyı artırmak gerekir. Yemlerinin oda ısısında olması gerekir. Kuru-ıslak arası yem vermek her zaman en doğrusudur (Sera Raffy I ve P ). Sera Diropur R ishallerini kesecektir, tamamen bitkiseldir.
Az hareket ve yanlış beslenme bu sefer kabızlığa yol açacaktır. Biraz marula Sera laxopur R veriniz ve her gün ılık bir banyo ve biraz hareket kabızlığın geçmesine yardımcı olacaktır.
Ayrıca üşütmeden kaynaklı hastalıklarda Sera bronchipur R kullanılabilir. Bu tarz hastalıklarda kaplumbağa nefes almada zorluk çeker, hapşırır, burun akıntıları görülür, gözleri şiş ve kapanır. Böyle bir durumda mutlaka tedavi şarttır.
İştahın kesilmesi her zaman kötü bir işaret olmayabilir. Sadece yemeğini reddediyor olabilir. Ancak kış uykusundan uyanan tüm hayvanların iştahlarının yerinde olması gerekir, yoksa açlıktan ölebilirler. Özellikle vitamin ağırlıklı beslenme şarttır (Sera Vitalipur R) Ağızlarına damlatmak gereklidir, hatta kabul etmiyorlarsa zorla verilmelidir. Birkaç gün içerisinde yemelerinin düzeleceği garantidir. Ancak önemli olan: Hayvanların ısısı 20 C'nin üstünde olmalıdır. Eğer ısı bunun altındaysa kaplumbağanın uygun şekilde uyanmadığı düşünülmelidir.
İştahsızlık aynı zamanda hastalıktan, şoktan veya ortamındaki başka sıra dışı olaydan da kaynaklanabilir. Bu yüzden her akşam 5-8 damla arası suya eklemenizi tavsiye ediyoruz, bunda kaplumbağanın ağırlığı da önemlidir.
Kaplumbağanın üşütmesi veya kabuğunun yumuşaması tehlikeli bir durumdur ve HER ZAMAN yetersiz beslenme ile ilgilidir. Tedavisinde UV ışığı yardımcı olacaktır. Bunun yanında vitamin de verilmesi gereklidir.
Kaplumbağalar göründükleri kadar sağlam mıdırlar?
Hayır. Kaplumbağalar hassas ve narin hayvanlardır. Her ne kadar kabuklarının sert görüntüsü ve kalın derileri olsa da akımı yumuşak şekilde yapılmalıdır. Sanki bakımı kolaymış gibi görünür. Bu durum sizi yanıltmasın.
Maalesef çocuklar kaplumbağalara sanki oyuncakmış gibi davranır ve onlara işkence eder. Kaba davranışların kaplumbağaya zarar vermeyeceğini düşünen insanlar vardır, ancak bunun tek sebebi kaplumbağanın şikayet edecek sesinin olmamasındandır.
Çocuklarınıza kaplumbağaların ilgi ve dikkat gerektiren hayvanlar olduğunu anlatınız. İyi bir arkadaşlığın başlangıcı için gerekli temel budur.
kaynak: http://www.sempativet.net/articles.asp?action=read&aid=1845
Sürüngenlerin cinsiyetlerinin belirlenmesinde kuluçka dönemi çevre ısısının etkili olduğu yönünde bir çok araştırma yapılmıştır.
Ülkemizin Akdeniz ve Ege kıyılarında deniz kaplumbağalarının yumurtalarını bıraktıkları dünyaca ünlü kum plajları bulunmaktadır. Dalyan, Dalaman, Fethiye, Patara, Kumluca, Belek, Kızılot, Demirtaş, Gazipaşa, Göksu Deltası, Kazanlı, Akyatağan, Samandağ gibi bölgeler deniz kaplumbağalarından Caretta Caretta ve Cheloniamydas'ın ana vatanlarıdır.
Çiftleşme isteği mevsimine bağlıdır. Tropik ve subtropik iklim koşullarına göre değişiklik gösterir. Ayrıca dış ortam koşulları da bu olayı etkilemektedir. Genelde kaplumabağalar nisan ayının başından, mayıs ayının sonuna kadar çiftleşirler. Bu dönemde günlerin uzun olması ve güneş ışığının fazlalığı önemli rol oynamaktadır. Ultraviyole ışınların, kaplumbağaların yaşamlarındaki çiftleşme ve yumurtadan yavruların çıkması gibi fizyolojik olaylara etkisi oldukça fazladır. Dişiler çiftleştikten sonra spermi 4 yıl gibi süre ile saklayabilirler.
Kış Uykusu
200 milyon yıldan bu yana yaşamayı başarmış olan kaplumbağalar adaptasyona örnek verilebilecek birçok değişikliğe uğramışlardır. Kara yaşamından suya geçmişlerdir. Parmaklar arasında perde şekillenmiş; deniz kaplumbağalarında ise ayaklar palet şeklini almıştır.
Kaplumbağalarda görülen kış uykusu ise içgüdüsel bir davranıştır. Bu davranış da dölden döle geçer. Davranış, gerekli uyarılar alındığında ortaya çıkar.
Kara ve su kaplumbağaları doğada bulundukları iklim kuşağına göre kış uykusuna yatarlar. Deniz kaplumbağaları ise göçmen hayvanlar oldukları için kış uykusuna yatmazlar. Tabii ki bu iç güdünün ortaya çıkışına sebep olan faktörlerin başında, iklim (havaların soğuması) yiyeceklerin azalması gelmektedir. Kış uykusu davranışı: Hayvanlar, kendilerini korumaya almaktadır. Doğada orta, orta ve kuzey yarım küre, Anadolu, Balkanlar, Orta ve Kuzey Avrupa vb. yerlerde yaşayan kaplumbağalar EKİM-MART ayları arasındaki 5-6 aylık sürede kış uykusuna yattıkları görülmektedir. Kış uykusuna yatan hayvanlardaki belirtiler: Doğal ortamda kuytu ve karanlık yerlere gizlenme ve su ve yiyecek tüketmeme, hareket etmeme şeklinde ortaya çıkar.
Günümüzde kaplumbağalar evde beslenen hayvanlar arasına girmiştir:Ev ortamında kaplumbağa besleyenlerin ise karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri kış uykusu dönemidir. Çünkü bu dönemde kaplumbağalarda sıkça ölüm olaylarına rastlanmaktadır. Yukarıda söz edildiği gibi, kaplumbağa beslemekteki başarı onun doğasını çok iyi bilmek ve mümkün olduğu kadar doğal yaşam ortamına benzer ortamlar hazırlamakla artabilir. Doğal ortamda soğuk hava, az veya çok güneş ışığı, yağmur, toprak vb. aklımıza gelebilecek birçok şey mevcuttur.
Evde veya işyerimizde ise bunların hiçbiri yoktur. Sadece soba veya kaloriferle ısıtılmış bir oda ve birbirine çok benzeyen küçük, içinde birkaç taş parçası ve su olan bir kap veya akvaryum.
Kaplumbağalar poikliotermik vücut ısısına sahip hayvanlardır. Yani vücut ısılarını ortama göre ayarlayan hayvanlardır. Kaplumbağaların sindirim enzimlerinin aktiviteleri, çevre ısısı 22ºC altına düştüğünde azalmaktadır. Bu durumda hayvanın yemeden kesildiği ve hareketsizleştiği gözlenir. Bu durumda evde beslenen kaplumbağaları dikkate alırsak bunların çoğu tropikal bölge hayvanlarıdır. kendi doğalarında böyle bir ısı ve güneş ışığı eksikliği yaşamamaktadırlar.
Bu tür kaplumbağaları yarı aktif ve pasif durumdan kurtarmak gerekmektedir. Ya tam aktif tutmak; bunun için bulunduğu yerin ısısını 22°C' nin üzerinde tutmak , güneş ışığından direkt yararlanmadığı için bir ültraviyole lamba koymak gerekir. Ya da hayvanı içinde az miktarda su bulunan bir kapla üzerine örtü örterek 10°C' lik, evin en karanlık ve serin yerinde mart ayına kadar bekletmek gerekir. Kış uykusuna yatırılan kaplumbağalar oda ısısı 22°C üzerine çıkarılarak 1-2 gün sabit ısıdaki ortamda aktif getirilmektedir.
Küçük kaplumbağalarda birinci yol tercih edilmedir. Çünkü hayvanların beslenmeye ihtiyacı vardır. Büyüklerde ise ikinci yöntem tercih edilebilir.
En ideali ise terrarium adını verdiğimiz; ısısı ayarlanabilir ultraviyole lambası olan ve tropikal ortamı yaratabileceğiniz akvaryumlarda hayvanları beslemektir.
Kaplumbağaların Beslenmesi
Kaplumbağalar genel olarak etçil ve otçul olarak beslenmeye uygun sindirim sistemine sahiptirler. Doğada böcek , solucan, üzüm, karpuz, domates, kıvırcık ve sarı çiçekli bitkileri yiyerek beslenirler.
Kaplumbağaların beslenmesinde dikkat edilecek en önemli hususlar:
1-3 yaş arası kaplumbağalar vücut gelişimlerini tamamlamaları için protein ağırlıklı besin maddeleri almaları gerekmektedir. Bundan dolayı sürekli beslenmeli 6-7 yaşına kadar kış uykusuna yatırılmamalıdır.
Yemlerinde Kalsiyum ve Fosfor dengesine ve vitamin ihtiyacına göre gerekli katkılar ilave edilmelidir. Ayrıca su kaplumbağaları yiyeceklerini suda almaktan hoşlanırlar. En çok sevdikleri yiyecekler arasında kurutulmuş karides gelir.
Evde beslenen kaplumbağalara hazır yemler vermek daha uygundur. Kaliteli markaların kaplumbağalar için yemleri var. Mutlaka kullanın.
Bakım
Evlerimizde beslediğimiz tropikal su kaplumbağaları için gereken en önemli şey suyun temiz tutulması ve ısının bir ısıtıcı yardımıyla 27-28'C ye sabitlenmesidir. Bu kaplumbağalar en fazla suda bulunan mikroplardan etkilendikleri için su değişimlerinin düzenli olarak aksatılmadan yapılması gerekir. Eğer buna dikkat edilmezse kaplumbağalarımız sudaki kirlilikten dolayı hastalanacaktır. Bunun sonucunda göz körlüğüne, hatta ölüme kadar gidebilen durumlar oluşmaktadır.
Başka bir önemli konu ise kaplumbağaların yeterince gelişemeden satışa çıkarılmalarıdır. Kabuk gelişimlerini daha tamamlayamadıklarından dolayı maalesef çoğu bilinçsiz bakım yüzünden telef olmaktadır. Burada bizlere düşen görev; kabuklarının gelişebilmesi için kaplumbağalarımıza düzenli olarak güneş banyosu yaptırtmaktır. Eğer böyle bir imkanımız yoksa piyasada ultraviole(UV) lambalar satılmaktadır. Bu lambalar güneş ışığının yerine geçer ve kaplumbağaların gelişimine katkısı büyüktür. Bunlardan mutlaka bir tane edinmeliyiz.
Diğer problemlerden bir tanesi ise kaplumbağaların ortasında palmiye bulunan, ada şeklinde küçük plastik kaplarda beslenmeleridir. Bu ortamlar çok sağlıksızdır ve kaplumbağaların çoğu böyle ortamlarda telef olmaktadırlar. Onlar için en iyisi ileride büyüyeceklerini de göz önüne alırsak 100x40x40 ölçülerinde bir akvaryumdur. Yalnız akvaryumu almakla da iş bitmiyor. Daha önceden de söylediğim gibi mutlaka bir tane de ısıtıcı edinmeliyiz. Ayrıca kaplumbağaların üzerine çıkıp dinlenebileceği, kuruyabileceği bir kısmı suyun dışında kalacak şekilde kayalar da konmalıdır. Son olarak da bir filtre edinirsek ideal ortamı yaratmış oluruz bu sevimli dostlarımız için...
Hem böylelikle filtreler sayesinde suları daha da geç kirlenecektir.
Püf Noktalar
Kaplumbağalarla nasıl arkadaş olunur?
Su kaplumbağalarınızın kendilerini evlerinde hissetmeleri istemez misiniz? Aslında bu hiç sorun değil, yeter ki onlara doğal yiyecekler, bakım ve iyi bir ortam sunun. Ancak dikkatli olun çünkü yeni ''ev arkadaşınız'' memnuniyetsizliğini dile getirebilecek sesler çıkaramaz. Bu rehber sizlere su kaplumbağalarınıza nasıl bakmanız gerektiğini gösterecektir. Önerilerimize ne kadar çok dikkat ederseniz, kaplumbağalarınız da bir o kadar size bağlanacak ve sakin evcilleriniz olacaktır.
Kaplumbağalar için uygun yerin sağlanması
Su kaplumbağaları güney Avrupa ve Amerika kıtasının tropikal bölgelerinden gelirler. Bu yüzden yeni ''ev arkadaşınız'' için doğasına tam uygun bir ortam yaratmanız önemlidir. Dolayısı ile ısının, ışığın, kızılötesi ve morötesi (infrared ve ultraviyole) ışınlarının güneş ışığının eksikliğini gidermek için çok gerekli olduğunu unutmayınız. Kaplumbağalarınız için özel tasarlanmış bir mekan içerisinde bataklık kömürü ve çakıl olan akvaryum ayarlamanız uygun olur. Sıcak ayları (18°C'nin üstündeki sıcaklıklarda) açık havada geçirmelidirler.
Ancak açık hava alanını başka hayvanlardan zarar görmeyecek şekilde düzenlemeniz gerekmektedir. Bunun dışında kaplumbağaların köşeler ve bitkilerin altına saklanmaktan hoşlandıklarını unutmayınız. Dinlenmeleri için gölgelik bir yer (güneydoğuya bakan) ayarlamak da onları mutlu edecektir. Şayet açık havada bir mekan ayarlayamayacak durumda iseniz o zaman güneş yerine geçecek şekilde haftada iki kez ve maksimum beşer dakikadan UV lambaları ile ışın görmesini sağlamalısınız. Bundan fazlası ağızlarına kadar yanıklara sebep olabilir. Sonbahar aylarında kaplumbağaların kış uykusuna yatmalarını izlemek ilginç olabilir. Her zaman nemli kalacak şekilde bir kutu ayarlayıp içine kömür çamuru koyun. Ancak buradaki ısının hiçbir zaman 8-10 °C'nin altına düşmemesine dikkat ediniz. Dışarıdan herhangi bir etkinin de gelmemesi gerekmektedir. Bahar aylarında ısı 20°C'nin üstüne çıktığı anda kaplumbağalar kış uykusundan uyanacaktır. Uzun bir ılık banyo yaptırıp bağırsaklarının içinin boşaltılması gerekir. Su düzeyinin çok yüksek olmamasına dikkat ediniz. Kaplumbağanın başının suyun üstünde kalması gerekmektedir, aksi takdirde boğulabilir. Artık kaplumbağaların iştahı açılacak ve yem isteyeceklerdir. Bunun yanında biraz meyve ve marul yiyebilirler. Su ve bataklık kaplumbağaları amfibiyan hayvanlar olup hem karada hem suda yaşayabilirler. Böyle bir düzeneğe akvaterariyum demekteyiz. Suyun derinliği kaplumbağaların tamamen suyun altında kalabilecekleri kadar derin olmalıdır. Suyun derecesinin hava derecesi 25 iken 20 ile 28 °C arası olması gerekmektedir. Kara kısmının yetişkin bir kaplumbağanın tamamen sığacağı ve güneşleneceği şekilde büyük olması ayarlanmalıdır.''Ev arkadaşınızın'' bu kara kısmına rahatça tırmanabileceğinden emin olunuz. Akvaryumunuzu bitki ve köklerle çok güzel dekore edebilirsiniz. Ancak kaplumbağalar bitkileri yiyebileceklerinden bunları onlardan korumalısınız. Dikkat: bazı saksı bitkileri zehirlidir.
Suyu ayarlama
Terariyumun suyunu düzenlemek için Sera aquatan kullanınız. Şu işlere yarar:
. zararlı metalleri yok eder.
. çeşme suyunun çözülmüş tuzlarını nötralize eder.
. klor etkisini azaltır.
Su kaplumbağaları için uygun asit değeri 7'dir. Çeşme suyun pH'ı 7.6'dır. Suyun pH derecesini çabuk bir şekilde Sera pH testi ile anlayabilirsiniz ve Sera pH plus veya Sera pH minus ile düzenleyebilirsiniz.
Kaplumbağalar ne yer?
Doğada yaşayan kaplumbağalar açlıklarını giderecek her şeyi yerler. Ancak burada bizim onları beslememize bağlı yaşamaktadırlar. Bu yüzden gıdalarına dikkat etmeniz gerekir. Gıdasızlık ciddi sorunlara yol açar. Arada bir birkaç marul ve biraz da et vermek onlara düzgün bir diyet sağlamaya yeterli değildir. Aynı şekilde buz gibi su, buzdolabından yiyecekler ve başka hayvanlarınız varsa bunların yemleri de zararlıdır. Yani miktarı değil niteliği önemlidir.
En iyisi kaplumbağanıza dengeli bir şekilde yemlerini vermektir, böylece hastalanmalarını önlemiş olursunuz. Söylememize gerek yok ancak tüm gerekli besinleri (mineraller, vitaminler ve kalsiyum) yiyeceklerinde mevcut olmalıdır. Su kaplumbağalarınızın kabuklarının gelişimi ve hastalanmamaları için bunlara mutlaka ihtiyaçları vardır, ancak bu yeterli değildir. Lifli gıdalara da sindirimleri için gereklidir.
Bütün çabalara rağmen kaplumbağa hastalanırsa ne yapabilirsiniz?
Kötü beslenmenin dışında başkaca hastalanma sebepleri de vardır. Yerlerinin soğuk olması, soğuk su ve gıda zehirlenmesi ishalin baş sebebidir. Öncelikle ısıyı artırmak gerekir. Yemlerinin oda ısısında olması gerekir. Kuru-ıslak arası yem vermek her zaman en doğrusudur (Sera Raffy I ve P ). Sera Diropur R ishallerini kesecektir, tamamen bitkiseldir.
Az hareket ve yanlış beslenme bu sefer kabızlığa yol açacaktır. Biraz marula Sera laxopur R veriniz ve her gün ılık bir banyo ve biraz hareket kabızlığın geçmesine yardımcı olacaktır.
Ayrıca üşütmeden kaynaklı hastalıklarda Sera bronchipur R kullanılabilir. Bu tarz hastalıklarda kaplumbağa nefes almada zorluk çeker, hapşırır, burun akıntıları görülür, gözleri şiş ve kapanır. Böyle bir durumda mutlaka tedavi şarttır.
İştahın kesilmesi her zaman kötü bir işaret olmayabilir. Sadece yemeğini reddediyor olabilir. Ancak kış uykusundan uyanan tüm hayvanların iştahlarının yerinde olması gerekir, yoksa açlıktan ölebilirler. Özellikle vitamin ağırlıklı beslenme şarttır (Sera Vitalipur R) Ağızlarına damlatmak gereklidir, hatta kabul etmiyorlarsa zorla verilmelidir. Birkaç gün içerisinde yemelerinin düzeleceği garantidir. Ancak önemli olan: Hayvanların ısısı 20 C'nin üstünde olmalıdır. Eğer ısı bunun altındaysa kaplumbağanın uygun şekilde uyanmadığı düşünülmelidir.
İştahsızlık aynı zamanda hastalıktan, şoktan veya ortamındaki başka sıra dışı olaydan da kaynaklanabilir. Bu yüzden her akşam 5-8 damla arası suya eklemenizi tavsiye ediyoruz, bunda kaplumbağanın ağırlığı da önemlidir.
Kaplumbağanın üşütmesi veya kabuğunun yumuşaması tehlikeli bir durumdur ve HER ZAMAN yetersiz beslenme ile ilgilidir. Tedavisinde UV ışığı yardımcı olacaktır. Bunun yanında vitamin de verilmesi gereklidir.
Kaplumbağalar göründükleri kadar sağlam mıdırlar?
Hayır. Kaplumbağalar hassas ve narin hayvanlardır. Her ne kadar kabuklarının sert görüntüsü ve kalın derileri olsa da akımı yumuşak şekilde yapılmalıdır. Sanki bakımı kolaymış gibi görünür. Bu durum sizi yanıltmasın.
Maalesef çocuklar kaplumbağalara sanki oyuncakmış gibi davranır ve onlara işkence eder. Kaba davranışların kaplumbağaya zarar vermeyeceğini düşünen insanlar vardır, ancak bunun tek sebebi kaplumbağanın şikayet edecek sesinin olmamasındandır.
Çocuklarınıza kaplumbağaların ilgi ve dikkat gerektiren hayvanlar olduğunu anlatınız. İyi bir arkadaşlığın başlangıcı için gerekli temel budur.
kaynak: http://www.sempativet.net/articles.asp?action=read&aid=1845