Berat Efe TANER
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Şub 2021
- Mesajlar
- 3
KAPLUMBAĞA BOYUTLARI
Diğer hayvan türlerinden farklı olarak kaplumbağaların boyutları ve özellikleri birbirinden farklı olan birçok türü bulunur. Bilinen en büyük kaplumbağa 1.60 metredir. Ağırlığı ise 680 kiloya kadar çıkabilir. Boyu 1 metreye yakın veya biraz fazla olan çok fazla kaplumbağa türü bulunur. Evde beslenen res kaplumbağalar erkeklerde 30; dişilerde 35 cm uzunluğa ulaşabilir.
KAPLUMBAĞALARIN KABUKLARI
Kaplumbağaları diğer sürüngenlerden ayıran en büyük özelliği kabuklarıdır. Bu kabukların yapısı insan tırnağını oluşturan madde ile aynıdır ancak tırnaktan daha sert ve daha sağlamdır.
Kaplumbağalar korktuklarında veya gizlenmek istediklerinde kafalarını ve bacaklarını bu kabuğun içerisine sokmaları ile bilinir. Bu kendini gizleme özelliği kaplumbağaları türlerine göre değişiklikler gösterir. Kabuğun içerisine gizlenme özelliği bulunmayan kaplumbağa türlerinden biri deniz kaplumbağalarıdır.
KAPLUMBAĞALARIN YETİŞME ORANI
Kaplumbağalar türlerine göre farklı bölgelerde yaşayabilir. Bir ormanda yürürken, bir tatlı su kenarında veya bir denizde kaplumbağaya rastlamak mümkündür. Kaplumbağaların yaşayamadığı tek kıta Antarktika’dır. Bu kıta haricinde her kıtada tatlı su, kara ve deniz kaplumbağaları bulunur. Yaşam ve yetişme ortamlarına göre kaplumbağaların özellikleri de değişiklik gösterir.
Bazı su kaplumbağaları hem karada hem de suda yaşayabilir. Caretta carettalar bunlara örnek olarak verilebilir. Kara kaplumbağaları ise genelde bozkır olarak adlandırılan daha karasal iklimlerde yaşar.
En bilinen kaplumbağa türü olan caretta carettalar okyanusta yaşar. Yumurta bırakma dönemlerinde ise karaya çıkar. Atlantik, Pasifik, ve Hint okyanusu caretta carettaların yumurta bırakma dönemlerinde kıyılarını tercih ettikleri okyanuslardır. Türkiye de caretta carettaların yumurta bırakmak için uğradığı ülkeler arasında bulunur.
Kış uykusuna yatan hayvan türleri arasında bulunan kara kaplumbağaları, sıcak havalarda yaşamayı sever.
Sıcak havalarda güneşlenmeyi, sıcak toprakta durmayı çok severler. Kışın ise soğuk hava şartlarından korunmak için toprağı kazarak bir oyuk oluşturur ve bu oyuğun içerisinde uykuya yatarlar. Ayakları su kaplumbağalarından farklı olarak toprağı kazmaya uygun, yuvarlak şekildedir.
KAPLUMBAĞALARIN ALIŞKANLIKLARI
Kaplumbağalar bulundukları ortama, ortamda bulunan diğer canlılara ve nesnelere çok alışır. Evde beslenen kaplumbağalar için yanına arkadaş olsun diye bir kaplumbağa getirildiğinde veya yanındaki arkadaşı öldüğünde ortamda değişiklik olduğu için depresyona girebilir. Doğal hayatta yaşayan kaplumbağalar ise
sosyal olmayışları ile tanınır. Yalnızlıktan sıkılan canlılar değillerdir ama her gün gördükleri arkadaşlarının yok olması onları strese sokar. Yani kaplumbağalar için alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlıdırlar diyebiliriz. Ortamda herhangi bir şeyin değişmesi onların stres yaşamasına sebep olacaktır.
Bazı kaplumbağaların da farklı sesler çıkarma alışkanlıkları vardır. Genel olarak kaplumbağalar ses çıkaran canlılardır. Türlerine göre çıkardıkları sesler farklılık gösterir.
KAPLUMBAĞALARIN BESLENME ÖZELLİKLERİ
Kaplumbağalar genel olarak hepçil canlılardır. Ama bazı kaplumbağa türleri sadece ot ile beslenir. Genel olarak küçük balıklar, bitkileri, solucanlar, yosunlar gibi besinleri tüketerek beslenirler.
Evde beslenen kaplumbağalar
için ise günlük almadı gereken tüm besinler ve miktarları araştırılarak kullanılmalıdır. Doğal yaşamda böcekler, balıklar ve bitkiler ile beslenen kaplumbağalar bu beslenme tarzı ile protein, amino asitler, vitamin ve mineraller açısından zengin bir beslenme düzenine sahiptir. Ev ortamında da bu beslenme ihtiyaçları mutlaka karşılanmalıdır.
Kalsiyum ve D vitamini kaplumbağaların hayatlarını devam ettirebilmeleri için mutlaka gereklidir. Evde beslenen kaplumbağalara kalsiyum içeren yumurta kabuğu gibi besinler verilebilir. D vitamini için de mutlaka düzenli olarak güneş alması sağlanmalıdır.
KAPLUMBAĞALARDA YAVRULAMA VE ÜREME NASIL OLUR
Kaplumbağalar yumurtlama yöntemi ile yavrular ve çoğalır. Denizde yaşayan birçok canlının aksine kaplumbağalar yumurtlamak için sudan karaya çıkar, yumurtaları için bir çukur kazar ve o çukura yumurtalarını bırakır. Kaplumbağaların diğer canlılardan farklı bir özelliği daha bulunur. Yumurtalarını bıraktıktan sonra büyütmek veya beslemek için geri gelmez, annelik yapmazlar. Doğada birçok hayvan yavrularına annelik yaparken, belli bir olgunluğa erişene kadar göz kulak olurken kaplumbağalarda bu durum söz konusu değildir. Yumurtalardan çıkan kaplumbağalar hemen suya koşar ve tek başına hayatta kalmaya çalışır.
Küresel ısınmanın son yıllarda hızla artması kaplumbağaların sayılarının azalmasına sebep oluyor. Çünkü yumurta içerisindeki bir kaplumbağanın cinsiyeti
kumun sıcaklığına göre belli olur. Kumun sıcak bölümünde duran yavrular dişi, biraz daha yüzeye yakın soğuk yerde duran yavrular erkek olur. Küresel ısınma sebebiyle sıcaklıklar arttığı için kaplumbağalar çoğunlukla dişi doğmakta ve bu sayılarının azalmasına etki etmektedir.
Diğer hayvan türlerinden farklı olarak kaplumbağaların boyutları ve özellikleri birbirinden farklı olan birçok türü bulunur. Bilinen en büyük kaplumbağa 1.60 metredir. Ağırlığı ise 680 kiloya kadar çıkabilir. Boyu 1 metreye yakın veya biraz fazla olan çok fazla kaplumbağa türü bulunur. Evde beslenen res kaplumbağalar erkeklerde 30; dişilerde 35 cm uzunluğa ulaşabilir.
KAPLUMBAĞALARIN KABUKLARI
Kaplumbağaları diğer sürüngenlerden ayıran en büyük özelliği kabuklarıdır. Bu kabukların yapısı insan tırnağını oluşturan madde ile aynıdır ancak tırnaktan daha sert ve daha sağlamdır.
Kaplumbağalar korktuklarında veya gizlenmek istediklerinde kafalarını ve bacaklarını bu kabuğun içerisine sokmaları ile bilinir. Bu kendini gizleme özelliği kaplumbağaları türlerine göre değişiklikler gösterir. Kabuğun içerisine gizlenme özelliği bulunmayan kaplumbağa türlerinden biri deniz kaplumbağalarıdır.
KAPLUMBAĞALARIN YETİŞME ORANI
Kaplumbağalar türlerine göre farklı bölgelerde yaşayabilir. Bir ormanda yürürken, bir tatlı su kenarında veya bir denizde kaplumbağaya rastlamak mümkündür. Kaplumbağaların yaşayamadığı tek kıta Antarktika’dır. Bu kıta haricinde her kıtada tatlı su, kara ve deniz kaplumbağaları bulunur. Yaşam ve yetişme ortamlarına göre kaplumbağaların özellikleri de değişiklik gösterir.
Bazı su kaplumbağaları hem karada hem de suda yaşayabilir. Caretta carettalar bunlara örnek olarak verilebilir. Kara kaplumbağaları ise genelde bozkır olarak adlandırılan daha karasal iklimlerde yaşar.
En bilinen kaplumbağa türü olan caretta carettalar okyanusta yaşar. Yumurta bırakma dönemlerinde ise karaya çıkar. Atlantik, Pasifik, ve Hint okyanusu caretta carettaların yumurta bırakma dönemlerinde kıyılarını tercih ettikleri okyanuslardır. Türkiye de caretta carettaların yumurta bırakmak için uğradığı ülkeler arasında bulunur.
Kış uykusuna yatan hayvan türleri arasında bulunan kara kaplumbağaları, sıcak havalarda yaşamayı sever.
Sıcak havalarda güneşlenmeyi, sıcak toprakta durmayı çok severler. Kışın ise soğuk hava şartlarından korunmak için toprağı kazarak bir oyuk oluşturur ve bu oyuğun içerisinde uykuya yatarlar. Ayakları su kaplumbağalarından farklı olarak toprağı kazmaya uygun, yuvarlak şekildedir.
KAPLUMBAĞALARIN ALIŞKANLIKLARI
Kaplumbağalar bulundukları ortama, ortamda bulunan diğer canlılara ve nesnelere çok alışır. Evde beslenen kaplumbağalar için yanına arkadaş olsun diye bir kaplumbağa getirildiğinde veya yanındaki arkadaşı öldüğünde ortamda değişiklik olduğu için depresyona girebilir. Doğal hayatta yaşayan kaplumbağalar ise
sosyal olmayışları ile tanınır. Yalnızlıktan sıkılan canlılar değillerdir ama her gün gördükleri arkadaşlarının yok olması onları strese sokar. Yani kaplumbağalar için alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlıdırlar diyebiliriz. Ortamda herhangi bir şeyin değişmesi onların stres yaşamasına sebep olacaktır.
Bazı kaplumbağaların da farklı sesler çıkarma alışkanlıkları vardır. Genel olarak kaplumbağalar ses çıkaran canlılardır. Türlerine göre çıkardıkları sesler farklılık gösterir.
KAPLUMBAĞALARIN BESLENME ÖZELLİKLERİ
Kaplumbağalar genel olarak hepçil canlılardır. Ama bazı kaplumbağa türleri sadece ot ile beslenir. Genel olarak küçük balıklar, bitkileri, solucanlar, yosunlar gibi besinleri tüketerek beslenirler.
Evde beslenen kaplumbağalar
için ise günlük almadı gereken tüm besinler ve miktarları araştırılarak kullanılmalıdır. Doğal yaşamda böcekler, balıklar ve bitkiler ile beslenen kaplumbağalar bu beslenme tarzı ile protein, amino asitler, vitamin ve mineraller açısından zengin bir beslenme düzenine sahiptir. Ev ortamında da bu beslenme ihtiyaçları mutlaka karşılanmalıdır.
Kalsiyum ve D vitamini kaplumbağaların hayatlarını devam ettirebilmeleri için mutlaka gereklidir. Evde beslenen kaplumbağalara kalsiyum içeren yumurta kabuğu gibi besinler verilebilir. D vitamini için de mutlaka düzenli olarak güneş alması sağlanmalıdır.
KAPLUMBAĞALARDA YAVRULAMA VE ÜREME NASIL OLUR
Kaplumbağalar yumurtlama yöntemi ile yavrular ve çoğalır. Denizde yaşayan birçok canlının aksine kaplumbağalar yumurtlamak için sudan karaya çıkar, yumurtaları için bir çukur kazar ve o çukura yumurtalarını bırakır. Kaplumbağaların diğer canlılardan farklı bir özelliği daha bulunur. Yumurtalarını bıraktıktan sonra büyütmek veya beslemek için geri gelmez, annelik yapmazlar. Doğada birçok hayvan yavrularına annelik yaparken, belli bir olgunluğa erişene kadar göz kulak olurken kaplumbağalarda bu durum söz konusu değildir. Yumurtalardan çıkan kaplumbağalar hemen suya koşar ve tek başına hayatta kalmaya çalışır.
Küresel ısınmanın son yıllarda hızla artması kaplumbağaların sayılarının azalmasına sebep oluyor. Çünkü yumurta içerisindeki bir kaplumbağanın cinsiyeti
kumun sıcaklığına göre belli olur. Kumun sıcak bölümünde duran yavrular dişi, biraz daha yüzeye yakın soğuk yerde duran yavrular erkek olur. Küresel ısınma sebebiyle sıcaklıklar arttığı için kaplumbağalar çoğunlukla dişi doğmakta ve bu sayılarının azalmasına etki etmektedir.
Moderatör tarafında düzenlendi: