Su kaplumbağası ne kadar büyür, yavru su kaplumbağası ne yer, kaplumbağa kaç yıl yaşar gibi merak ettiklerinizin yanı sıra hastalıkları, beslenmesi ve bakımı hakkında bir çok bilgiye sitemizden ulaşabilirsiniz.

Kırmızı yanaklı su kaplumbağası hakkında merak ettiğiniz tüm soruları sorabilir ve hızlıca cevap alabilirsiniz.

Üye Ol!

Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

aragorn

Bordo Bereli
Katılım
30 Eyl 2008
Mesajlar
2,176
Yavrularda su sıcaklığı sabit ve 28-29 dereceye ayarlı olmalı ve su sıcaklığının doğru değerlerde olup olmadığı bir termometre ile sürekli kontrol edilmeli. Yetişkin kaplumbağalarda da 26-28 derece arası olmalıdır.

Kuru alan sıcaklığı sudan 2-3 derece daha sıcak olmalı. Kuru alanı en az 31-32 derece ısıtabilecek bir lamba, uygun mesafede ayarlanmalıdır.

Gündüzleri akvaryumun üstünün en az 2/3 ü kapalı olmalıdır. Ortam soğumaya müsaitse geceleri tamamen kapatılmalıdır akvaryumun kapağı.

Güneşlenmelerine ve vitamin, mineral takviyesi yapılmasına dikkat edilmelidir. Vitaminli kaliteli yemler tercih edilmeli.

Sularının temiz olması önemlidir. Bu yüzden güçlü bir filtrasyon sağlanmalı.

Kaplumbağa ev ortamına fazla bırakılmamalı, ele alınıp oynanmamalıdır. Mikrop kapmalarını kolaylaştırabilir.

Güneşlendirme sırasında havanın rüzgarsız olmasına çok dikkat edilmeli, serin havalarda ve rüzgar alan yüksek balkonlarda güneşlendirilmemelidir.

Yemleme ayrı bir kapta yapılmamalıdır sudaki sıcaklık farkından dolayı üşütmelerine neden olabilir. Bilindiği üzere sadece su içind eyem yiyeblirler.

Temizlik sonrası suyun ısınması beklenmeden kaplumbağa akvaryuma bırakılmamalıdır.

Temizlik ya da tedavi amaçlı su dışında bekletmek gerekiyorsa mutlaka sıcak bir ortamda tutulmalıdır hayvan. Odada açık pencere ya da kapı açık olmamalı, klima vb çalışmamalıdır.

Az yem verilmesi nedeniyle bağışıklığının zayıflaması ve enfeksiyonlara açık hale gelmesi.

Yavrular ev ortamında kış uykusuna yatırılmamalıdır. Hiç doğal ortam görmeyen hayvanlar oldukları için bağışıklık sistemleri zayıftır ve kış uykusundan uyanamama ya da hastalanma riski çok fazladır.

Vücut sıcaklıkları çevreye göre değişen canlılar oldukları için soğukta kalmamalarına çok dikkat edilmelidir. Soludukları havanın soğuk olması özellikle enfeksiyonu tetikler.

Son zamanlarda forumda pek çok arkadaşın başına geldiği için böyle bir konu açma gereği duydum. Çoğumuzun bildiği ancak uygulamada bazen gözümüzden kaçan dikkat edilmesi gereken noktalara değinmeye çalıştım elimden geldiğince. Umarım faydası olur.
 
bilgilendirme için çok teşekkür ederim Cihan...iyi oldu bunları tekrar hatırlamak.
 
Özellikle yeni üyeler için oldukça faydalı diye düşünüyorum. Çünkü yeni üyelerin bir çoğu eski konulara pek bakmıyor. Emeğine sağlık.
 
Çok sağ ol Cihan... Çoğunu biliyordum fakat bayağıdır beslememe rağmen hâlâ bilmediklerim ve dikkat etmediklerim varmış... Özellikle ele alma eve salma olayı var ya sürekli bunu yapamadan duramıyorum okuldan geldiğim an özlediğimi hissedip bir süre dizimin üzerinde tutuyorum onu ve o sırada strese girmesin diye boynunu okşuyorum. O da bir süre izin veriyor sonra doğru yaramazlık... Hâlişyle doğru akvaryuma...

Bir de benim akvaryumda kapak hiç bir zaman olmadı, bilmiyorum nasıl kapatacağım üzerini ve de kuru alan lambasını hep yakamıyorum babaannemin bağırması sağ olsun arada kuru alana çıkıp beklerse yakıyorum. Ve güneşlendirecek en güvenli yerin balkon olduğunu düşünüyorum, camdan düşer... :( Suyu hep musluğun sıcak kısmından doldursam da akvaryuma yine de soğukluk oluyor eski dereceliye oranla ve ısınmasını bekle,mek saatler sürüyor diye biraz bekleyip koyuyorum akvaryuma.Akvaryuma girmediği 1 saate yakın her zaman onun için bir stress kaynağı... Diğerleri hakkında her şeyi tam hatta fazlası ama eksiklerim de bunlar ne yazık ki... :(
 
Rica ederim. Kapak olmaması lamba yeterince ısıtıyorsa ve oda da çok soğuk değilse sorun olmaz ancak geceleri oda da serin oluyorsa akvaryumun üzerini en azından bi havlu ile falan kapatabilirsin. Oda serin değilse sorun olmayacaktır. Lambayı günde en az 10-12 saat yakabilsen çok iyi olur aslında kapakta yoksa bi de. Su değişimlerinde de bir miktar kaynamış su koyabilirsin çok aşırı sıcak olmamak şartıyla tabi kaynayan suyun altını söndürüp 1-2 dakika bekledikten sonra akvaryuma eklemek de artırır su sıcaklığını kısa sürede.
 
RE: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

Birtanesi haric hepsine katiliyorum. Ben kaplumbagama haftada 3 gun yem veriyorum ve cok saglikli. Az yem vermeyle bu hastaligin alakasi nasil oluyor aciklarsaniz sevinirim
 
RE: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

MissSevda' Alıntı:
Birtanesi haric hepsine katiliyorum. Ben kaplumbagama haftada 3 gun yem veriyorum ve cok saglikli. Az yem vermeyle bu hastaligin alakasi nasil oluyor aciklarsaniz sevinirim

Kaplumbağa ergenliğe gelmişse yavaş yavaş hazır yemle beslemeyi azaltıp doğal yeşilliklerle beslemeye ve hazır yemleri gün aşırı vermeye başlamak gerek demektir. Hazır yemleri gün aşırı vermek hayvanı 2 günde bir beslemek anlamına gelmez. Yine her gün düzenli olarak beslenmesi sağlanmalıdır fakat her gün hazır yem yerine doğal meyveler, yeşillikler verilmeli. 2günde bir de hazır yem verilebilir. Uygun diyet budur yetişkinler için hazır yemlerin dışında her gün yeşillik ve meyve, sebze falan da veriyorsanız sorun yok demektir bu az yem verdiğiniz anlamına gelmez. Burda bahsettiğim gibi değilde sadece hazır yemle ve 3 günde bir besliyorsanız tabi ki doğru değildir bu ki zaten sanırım yeşillik meyve falan da veriyordunuz diye hatırlıyorum. Az yem vermek demek günlük kaplumbağanızın ihtiyacı olan organik ve inorganik maddeleri karşılamasına imkan vermeyen diyetlerle beslemek demektir. Yavrular için günlük toplam yem miktarı kafa hacmi kadar ve genelde etçil içerikli hazır yemlerden oluşurken yetişkinler için günlük yiyebildikleri kadar yeşillik, ve gün aşırı da hazır yemlerden oluşur. Burda belirttiğimden daha az olan beslenme, sorunlara yol açabilir. Hemen ortaya çıkmayan fakat ileri vadede sonuçları yavaş yavaş ortaya çıkan durumlara neden olur.

Yetersiz beslenme ile bağışıklığın nasıl zayıfladığını da kendi bilgilerim ve yapılan bilimsel çalışmalarla aydınlatmaya çalışayım. Çok uzun uzun etki mekanizmalarına girip latince terimlerle kafanızı şişirmek adına mümkün olduğunca basit anlatmaya çalışacağım. Her canlının vücudunda bir bağşıklık sistemi vardır ve onu dışardaki mikroorganizmalardan, virüslerden vb hastalık etkenlerinden korumaya yarar bu sistem. Bunu da çeşitli bağışıklık sistemi hücreleri yapar. Bu hücrelerin savunma görevlerini yapabilmelerini pek çok şey etkiler bunlardan birinin de beslenme olduğu ispatlanmıştır. Bağışıklık sistemindeki hücrelerin görevlerini yapabilmesi için yeterli miktarda protein, vitamin, mineral gibi besinlere ihtiyacı vardır. Bunların alımındaki yetersizlik bu hücrelerin düzgün çalışmalarını engeller ve bu da bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Zayıf bir bağışıklık sistemi de çoğu hastalığa karşı dirençsiz savunmasız bir bünye anlamına gelir. Sonuçta da normal şartlarda bağışık sisteminin yok edebileceği bir mikroorganizma bile rahatça vücutta hastalık yapabilir. Konuyla ilgili yapılmış bir çalışma paylaşayım

Altı gönüllü üzerinde yapılan bir deneyde deneklerden gece boyu hiç bir şey yememeleri ve sabah labratuara gelmeleri istenir. ilk gün insanlara sıvı yiyecekelrden oluşan bir öğün erilir, diğer günse sadece su içirilerek midelerinin dolması sağlanır. Sonra yapılan kan tahlillerinde sıvı besinlerle beslenen örneklerde beslenmeden 6 saat sonraki gamma interferon (bir çeşit bağışıklık sistemi hücresi) düzeyinin normaldekinin 4 katı olduğu saptanmıştır. Su ile beslenenlerde ise gamma interferon düzeyinde önemli bir değişiklik olmamıştır.(*)

Bir diğer çalışma ise süt et fındık gibi besinlerde bol bulunan bir tür amino asitin (proteinlerin yapı taşı) bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ortaya koymuştur. Bir hastanede yoğun bakımdaki hastalara bu proteini içeren besinler verilmiş ve ilerleyen zamanlarda bağışıklık sistemlerinin güçlendiği, enfeksiyonlara karşı daha dirençli hale geldikleri rapor edilmiştir.(**)

Yine yapılan bir diğer araştırmaya göre dünyada her gün 50 bin kişi yetersiz ve dengeli beslenememeden kaynaklanan bulaşıcı hastalıklardan ölüyor.(***)

Elimden geldiğince basit ve anlaşılır anlatmaya çalıştım neden yetersiz beslenmenin hastalıklara neden olabileceğini. Umarım aydınlatıcı olmuştur.

* Amsterdam Akademik Tıp Merkezi, Gijs van den Brink
** New Scientist Dergisi, Paul van Leeuwen
*** UNICEF
 
kaplumbağa beslemeye yeni başladım. iki gün plastik kapta ve geceleri soğukta durdu ama yarın kesinlikle bi pulatoryum ediniyorum. iki günde hastalık kapmış olabilrmi?
 
İhitmal dahilinde ama net bir şey demek yanlış olur. Akvaryum edindikten sonra 1 hafta içinde anlarsınız durumundan hasta olup olmadığını.
 
akvaryumda mutlu mutlu yüzüyor şimdilik.. yemini de düzeli yiyor sanırım iyi :)
 
Benim kapluşum da bir aralar bu hastalığa tutulmuştu neyseki kurtuldu.
 
Cvp: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

Şimdiye kadar 3 adet kaplumbağa edindim. Aldığım ilk iki kaplumbağamdan birisi bu yüzden malesef öldü. Ortam koşulları iyiydi fakat ben hastalık hakkında yeterli tedavi bilgisine sahip olamadığım için kaybettim. diğer kaplusum tek kalmasın diye yanına bir minik daha aldım. Aylar sonra ilk aldığım canavar (ki aldıktan sonra enteresan bir şekilde 4 ayda 3 cmden 10 cmye ulastı) oda aynı belirtileri gösterdi. Fakat onu kolay kaybetmeye niyetim yoktu. Suda bir saniye durmayan kuru alanda hiç haraket etmeyen kaplumbağamı eldeki imkanlarla monodoks tedavisi ile hayata döndürdüm. Şuan canavar gayet sağlıklı. Tek sorun doymak bilmemesi. Fakat 2 gündür yanına eş olsun diye aldıgım minikte iştahtan kesildi. Sonrasında kuru alana çıkmalar. 2 gündür birşey yemiyor. Bir kaç kere hırıltılı ses de duyunca monodoksa başladım şimdi. Umarım onda da basarılı olurum.
Fakat anlayamadığım, Su sıcaklıgı 30un altına düşmedim. Isıtıcımı hiç cıkarmadım. Uv kullanıyorum. Haftada birkaç kes güneş banyosu imkanları oluyor. Yem desen 4 ayrı yem kullanıyorum. Hazır yem haricinde farklı besinleri de veriyorum. Genel olarak haftada bir Dönüşümlü olarak devit3 bmiks ve marincap yemlerine karıstırıyorum. Kuru alan sıcaklığı desen su an ısıtıcı lamba kullanmasam da yaz oldugundan zaten 30 derece üzerinde oluyor. dıs filtre kullanıyorum ve akvaryum rahat edebilecekleri büyüklükte.
Neyi yanlıs yapıyorum hala anlamıyorum. Aldıgım 3 kaplusumda da aynı sorunla karsılastım. Var mı sizce atladıgım birşey?
 
Cvp: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

Kaplumbağamı ilk aldığım günden bu yana hep bir terslik olduğunu hissetmiştim ama bunun için birşey yapmadım. Şu 2 günde hiç olmadığı kadar bitkin, aynı zamanda akciğer enfeksiyonu olduğundan nerdeyse eminim. Dediğiniz talimatlara uymaya başladım ama en son kan kustu ve ben daha ne yapabilirim bilmiyorum.
 
Cvp: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

kaçak' Alıntı:
Kaplumbağamı ilk aldığım günden bu yana hep bir terslik olduğunu hissetmiştim ama bunun için birşey yapmadım. Şu 2 günde hiç olmadığı kadar bitkin, aynı zamanda akciğer enfeksiyonu olduğundan nerdeyse eminim. Dediğiniz talimatlara uymaya başladım ama en son kan kustu ve ben daha ne yapabilirim bilmiyorum.

Kaplumbağa alınalı ne kadar oldu ?
Kaplumbağada iştahsızlık,kuru alanda fazla vakit geçirme,yamuk/eğri yüzme,kafasını ileri uzatarak ağzını esnercesine açma gibi belirtiler mevcut mu ?
Kaplumbağanın bakım şartları nelerdir ? Su ısıtıcısı,filtre,kuru alan,kuru alan aydınlatması ve ısıtıcısı mevcut mu ?
Akciğer enfeksiyonundan şüphelendikten sonra hangi tedavi uygulandı ?
İkamet edilen ilde egzotik canlılardan anlayan veteriner hekim araştırıldı mı ?


Ne kadar ayrıntılı bilgi verilirse;o kadar çabuk yardımcı olunur.
 
Cvp: Akciğer Enfeksiyonundan Korunmak İçin

fazlasıyla geç kalmışsın, hayvan için yapılacak birşey kalmamış ne yazıkki, hayvanı kendi haline bırak birkaç güne kalmadan ölecektir.
 
Kaplumbağamı alalı nerdeyse 2 haftaya yakın oldu, iştahsızlık, kuru alanda kalma, yamuk eğri yüzme ve diğer belirtiler mevcut ayrıca bakım şartlarının hepsi mevcut. Sitede yazan uygulanması gerekenlerin hepsini uyguladım. Veteriner bir akrabağıma danıştım ama bana birşey olmayacağını söylemişti.
 
Geri
Üst