eminemre
Bordo Bereli
- Katılım
- 21 Eki 2011
- Mesajlar
- 2,402
Forumda çok fazla uv ışın, ısıtma lambası ve aydınlatma hakkında soru varken detaylı bir bilgiye rastlamadğım için çeşitli kaynaklardan araştırarak ve çeviriler yaparak aşağıdaki makaleyi hazırlamaya çalıştım. Umarım yardımcı olur.
[img=300x600]mailto:/wikipedia/tr/thumb/c/cb/Elektromanyetik_Tayf_TR.jpg/450px-Elektromanyetik_Tayf_TR.jpg[/img]
Yukarıdaki şemayı baz alırsak, ışık dalga boylarına göre ayrılıyor. Tüm evrende her maddenin bir ışınımı vardır ve bu ışınımı yaptığı bir dalga boyu vardır. Işık bir dalga şeklinde yayılır. Bu dalgaların arasındaki mesafeye dalga boyu denir. Ve insan bu dalga boylarına göre o ışığın rengini görür veya o ışığı hiç göremez.
Işık elektromanyetik bir dalgadır, doğası küçük elektromanyetik alanlar olan fotonların hareketlerine dayanmaktadır. Bu fotonlar çeşitli enerji seviyelerine göre gruplandırılırlar. Bunların arasında en bilineni görülebilir ışık seviyesidir. Bu spektrumda her dalga boyu farklı bir renkle gösterilir, örneğin Güneş'in rengi sarı gözükür, bu görülebilir ışık seviyesindeki en güçlü rengin sarı olması ile alakalıdır.
Işık bu anlatılanlardan çok daha kompleks bir yapıdır; ancak bizi ilgilendiren kısmı sürüngenler, özellikle kaplumbağalar, olduğu için gerekli olan noktalara değineceğim: ULTRAVİYOLE IŞINLARI, GÖRÜLEBİLİR IŞIK ve INFRARED IŞINLARI bu başlığın altında incelenecektir.
Görünebilir Işık:
Ultraviyole Radyasyondan biraz daha uzun dalga boyuna sahip görünür ışık, elektromanyetik spektrumun dar bir bölümünde yer almıştır. Göz retinasındaki renk pigmentleri ile direk ilişkili olduğundan, bizim görmemize yardımcı olur. Görünür radyasyon iyonize değildir. Atom ve moleküllerle ilişkisi; hemen hemen sahip olduğu tüm enerjiden, başka bir enerjiye dönüşen elektronların sonucudur. Ancak moleküller için sınırlı kalır. Gerçek şudur ki fotonları emen farklı enerjilere sahip farklı maddeler, sahip oldukları farklı renklerin dışardan algılanmasının sonucudur. İnsan gözü 400 nm ile 700 nm aralığında ki elektromanyetik radyasyona duyarlıdır. Bütün renkler bu dalga boyu aralığında görünen gökkuşağında bulunur (menekşe, çivit, mavi, yeşil, sarı,turuncu ve kırmızı). En kısa dalga boyları (en büyük foton enerjisi) menekşe rengi olarak algılanır, en uzun dalga boyu (en küçük foton enerjisi) ise kırmızı olarak algılanır. Bazı canlı türleri ışığı daha uzun veya daha kısa dalga boylarında algılayabilir
Ayrıca görülebilir ışık seviyesinde bilmemiz gereken bir önemli husus da ışığın sıcaklığıdır. Bu da Kelvin (K) ile gösterilir. Işık sıcaklıklarından bahsederken, düşük sıcaklıklar (kırmızı-sarı) 2500 Kelvin civarındayken (akkor lambalar), yüksek sıcaklıklar 4500K ve üzerine tekabül eder, ışık Kelvin'i arttıkça rek de beyaz ve mavi tonlarına doğru gider. Standart günışığı 5600 K civarındadır, bu 2000K dan 18000 K'ya kadar değişebilir(gün içi koşullara göre).
Morötesi (UV) Işık:
Dalgaboyu görünür ışıktan daha kısadır. Oldukça enerjik olduğu için morötesi (UV) ışınım kimyasal bağları bozup çeşitli molekülleri iyonize edebilir veya katalizör etkisi gösterebilir. Güneş yanıkları morötesi radyasyonun insan derisi üzerindeki yıkıcı etkisine örnek olarak verilebilir. Bazı durumlarda kanserojen etki yapabilir. UV ışınım ayrıca etkin bir mutajendir ve hücrelerin DNA yapısını bozarak kontrolsüz mutasyona sebep olabilir. Dünya'ya güneşten gelen UV radyasyonun büyük bir kısmı yüzeye ulaşmadan önce atmosferdeki ozon tabakası tarafından emilir.
UV ışık üçe ayrılır:
•UVA dalga boyu en uzun olan A tarzı UV'dir. 320-400nm arasında değişen dalga boyu ile sürüngenler için çok önemli bir yere sahiptir.
Bu dalga boyu (320-400nm) sürüngenler için yaşamsal faliyetlerini sürdürebilmeleri için gereklidir. Ayrıca bu ışık boyu, üreme ve işaretçil davranışlarına önemli ölçüde katkı sağlıyor. Yani sürüngeniniz daha aktif oluyor ve yaşadığı ortama kolay adabte oluyor. Bukelamunlar bu ışık boyunu kullanarak renk değiştiriyorlar.
•UVB dalga boyu orta seviye olan B tarzı UV'dir. 290-320nm arasında değişen dalga boyu ile sürüngenler için en önemli yere sahip olan UV türüdür.
Bu dalga boyuna sahip ışık (290-320 nm) belki de tüm canlılar için en önemli ışıktır. Tüm canlılar başta olmak üzere özellikle sürüngenlerde bu ışık ile D3 sentezi yapılır. D3 vitamininin canlılarda bağırsaklarda kalsiyumun emilmesini sağlayarak kabuk ve kemik yapısında hayati bir önem sağladığını biliyoruz.
•UVC dalga boyu en kısa olan C tarzı UV'dir. 180-290nm arasında değşen dalga boyu ile yaşayan tüm organizmalar için oldukça tehlikelidir.
Bu ışın, sürüngenler y da herhangi bir canlı için faydalı değildir. Sterilizasyonda kullanılır. Akvaryum için üretilen uvC filtreler, içerisinden geçen tüm canlı organizmaları yok etmek için tasarlanmışlardır.
Şimdi lise bilgimizi tazeledikten sonra esas önemli olan kısma geçelim. Yukarıda bahsedilen bu Uv-a ve Uv-b ışını kaplumbağalarımıza nasıl sağlayabiliriz. Elbetteki ilk ve en doğru çözüm güneştir. Güneşten bu ışınları yeterli ve doğru oranda alırlar. Fakat kaplumbağalarımızı güneşlendiremiyorsak nasıl bir yol izlemeliyiz?
Işıklandırma konusunda sürüngenler için kaliteli ürünler yapan bir firma olan Exo-Terra'nın sitesinden aldğım bilgilerle devam etmek istiyorum.
Bizim ısıtma amaçlı kullandığımız sarı akkor lambalarda az da olsa Uv-A ışını bulunmaktadır. Ancak Uv-B ışını kesinlikle yoktur. Bu durumda kullandığımız ısıtma lambasının yanına mutlaka Uv-B ışın kaynağı kullanmamız gerekir.
Isıtma amaçlı kullanabileceğimiz lambalar:
Akkor Lamba:
mailto:/image/akkor.png
Spot Lamba
mailto:/img121/9579/reflektr.jpg
Halojen Lamba
mailto:/images?q=tbn:ANd9GcRw9PmSy01NtonLb38Z1TDP1WAScbJWUqZT5py6TJoG879UYB4c1A
Daha karmaşık olan ve kaplumbağalarımızın kabuklarının sertleşmesi, kabuk renklerinin doğal durması ve metobolizmasının doğru çalışması için gerekli ampül tipine. Bu ampüller uv-b ışını içermedirler ve piyasada ağırlıklı olarak üç tiptir. İkisi sadece ışık verirken, biri hem ısı hem ışık verdiği için hem epey pahalıdır hem de çok nadir bulunur.
UV LAMBALAR
Bu lambalar 2.0, 5.0 ve 8.0 olmak üzere ışık şiddetleriyle satılır. Bunu indirgeyecek olursak;
2.0: Gün ışığı
5.0: Tropikal Işık
8.0: Çöl ışığı
Kaplumbağalarımız tropikal bölgelerde yaşadıkları için onlara 5.0 olanlar yeterlidir.
Florasan Lambalar:
En sık rastladığımız ve fiyatı diğerlerine nazaran daha az olan lambalardır. Genelde uzun akvaryumlar için idealdir; çünkü boyları 40-50cm den başlar. Çalışması için starter ve balats denilen evlerimizde normal florasan lambalarımızı çalıştırmaya da yarayan bir aparat ile çalışırlar. Dezavantajlarından biri de budur. Büyük kuru alanlar için tavsiye edilir.
Bu tarz ürünler genellikle 20uW/cm2 civarında bir Uv ışınımı yapar. Gün ışığı ile kıyaslamak gerekirse bu da 20cm uzaklıktan kullanılması gerektiği sonucu çıkarır. Ayrıca lambaların ömürlerinin kullandıkça kısaldığı ve şiddetinin azaldığı bilgisini kullanırsak 2-3 ayda bir lambayı hayvanın kuru alanına yaklaştırmakta fayda olabilir. 5.0 uvB ler etkin bir şekilde kullanabilmek için maksimum 25 cmden kullanılmalıdırlar, kullanıldıkça etksi azaldıklarından, ayda bir 1-2 cm kuru alana yaklaştırmaları tavsiye edilir. 10 cm'den de yakına inmeleri kaplumbağanızın onu kırmasına yol açabilir.
mailto:/bilder/1/41417_1.jpg
Kompakt lamba
Bu ürünün en önemli özelliği standar masa lambamıza bile takabilmemizdir. Sadece ışık verir. Yukarıdaki özellikler bu tür lambalar için de geçerlidir. Kompakt lambaların mesafe ayarlaması daha kolay olduğundan, hobiciler rahat etmek açısından tercih edebilirler. Fakat yaydıkları ışın az bir alana etki eder ve bu sebepten mesafe iyi ayarlanmalıdır. Florasanlar kadar geniş alana ışık yaymazlar. Genelde daha ufak kuru alanlarda tercih edilebilir.
mailto:/photos/67/21/22/52672122tsa.jpg
Karma Lamba
Bu ürün hem güçlü miktarda ısı verir hem de uv-b ışın yayar. Bu tarz ürünleri kullanınca ayrı ayrı hem akkor lamba hem de uvb lamba kullanmaya gerek yoktur. Dezavantajı ise yüksek fiyatlarıdır.
mailto:/UPLOAD/Juen_Pet_Market/Surungen_Urunleri/Iguana/Isiklandirma/Buyuk/JPM012075_L.JPG
Kısacası optimum bir paludaryumda ısıtmak için bir adet akkor lamba, D3 vitamini sentezi için Uv lamba ve sağlıklı bir büyüme ve doğal renkler için (tercihen) gün ışığı lambası birlikte kullanılmalıdır.
ÖZET ve SONUÇ
Yukarıdaki tüm bilgileri gözden geçirdiğimizde ışığın tüm canlılar için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Ancak özellikle soğukkanlı canlılar olan sürüngenlerin ışığa olan ihtiyacı çok daha önemlidir. Çünkü tüm yaşamsal fonksiyonları buna göre düzenlerler.
Bizim için bir ışık olabilir; fakat onlar için yemek yemeyi tetikleyici, aktif ve hareketli olmaları, üremeleri, cinsel olgunlağa erişmeleri, yaşadıkları ortama uyum sağlamaları, kemik ve kabuk sağlıklarının gelişi ve renklerinin doğal olması için çok çok önemlidir.
Yukarıdaki bilgileri göz önünde bulundurusak normal bir akkor veya florasan lamba kaplumbağamız için gerekli olan Uv lambanın yerini tutmayacaktır!
Ayrıca her lambanın watt gücünün değişik ve yaydığı ısının farklı olmasından dolayı ısıtma lambası olarak kullanılan lambanın kuru alana mesafesi bir termometre yardımıyla belirlenmeli; Uv-B lambalarının da efektif bir şekilde çalışması için kuru alandan 25cm den uzakta durmamasını öneriyorum.
Konuyu kapatırken bir de gece aydınlatmasına değinmek istiyorum. Genelde kullanılmasa bile iki amaçla kullanılabilir. Birincisi soğuk bölgelerde yaşayan kaplumbağa severlerin su üstünde uyuyan kaplumbağalarının hastalanmaması için gece de ısıyı sabit tutan gece lambalarıdır. İkincisi ise kaplumbağanızın gece gündüz döngüsünü kurması için yardımcı olabilecek ay ışığı aydınlatmasıdır.
Isıtmak için koyu renge boyanmış, tercihen mavi az ışık yüksek ısı veren lambalar ya da seramik ısıtıcılar tercih edilebilir.
mailto:/images?q=tbn:ANd9GcSwQEzlr6ONm5ltT_JO60qkCWZZxX3ehznLScPWSIcB0phsJgd1
Sadece görsellik ve kaplumbağanızın doğal davranışlarını bir döngüye sokmak için yardımcı olması amacıyla kullancaksanız ısı vermeyen ve neredeyse akvaryumun istediğiniz yerine monte ederek kullanabildiğiniz led ışıklardan mavi olanları kullanılabilir. Ben 8 aydır kullanıyorum ve kaplumbağalarımın uykularının veriminin arttığını söyleyebilirim.
[img=400x300]http://www.firebal.net/content_files/prd_images/Scan/Resim%20064_led_d%C3%BCz_mavi.jpg[/img]
KAYNAKLAR
1.Kaynak
2.Kaynak
3.Kaynak
4.Kaynak
5.Kaynak
6.Kaynak
Hazırladığım yazı sukaplumbağası.com adresi kaynak gösterilerek ve ismim belirtilerek kullanılabilir.
Saygılarımla..
[img=300x600]mailto:/wikipedia/tr/thumb/c/cb/Elektromanyetik_Tayf_TR.jpg/450px-Elektromanyetik_Tayf_TR.jpg[/img]
Yukarıdaki şemayı baz alırsak, ışık dalga boylarına göre ayrılıyor. Tüm evrende her maddenin bir ışınımı vardır ve bu ışınımı yaptığı bir dalga boyu vardır. Işık bir dalga şeklinde yayılır. Bu dalgaların arasındaki mesafeye dalga boyu denir. Ve insan bu dalga boylarına göre o ışığın rengini görür veya o ışığı hiç göremez.
Işık elektromanyetik bir dalgadır, doğası küçük elektromanyetik alanlar olan fotonların hareketlerine dayanmaktadır. Bu fotonlar çeşitli enerji seviyelerine göre gruplandırılırlar. Bunların arasında en bilineni görülebilir ışık seviyesidir. Bu spektrumda her dalga boyu farklı bir renkle gösterilir, örneğin Güneş'in rengi sarı gözükür, bu görülebilir ışık seviyesindeki en güçlü rengin sarı olması ile alakalıdır.
Işık bu anlatılanlardan çok daha kompleks bir yapıdır; ancak bizi ilgilendiren kısmı sürüngenler, özellikle kaplumbağalar, olduğu için gerekli olan noktalara değineceğim: ULTRAVİYOLE IŞINLARI, GÖRÜLEBİLİR IŞIK ve INFRARED IŞINLARI bu başlığın altında incelenecektir.
Görünebilir Işık:
Ultraviyole Radyasyondan biraz daha uzun dalga boyuna sahip görünür ışık, elektromanyetik spektrumun dar bir bölümünde yer almıştır. Göz retinasındaki renk pigmentleri ile direk ilişkili olduğundan, bizim görmemize yardımcı olur. Görünür radyasyon iyonize değildir. Atom ve moleküllerle ilişkisi; hemen hemen sahip olduğu tüm enerjiden, başka bir enerjiye dönüşen elektronların sonucudur. Ancak moleküller için sınırlı kalır. Gerçek şudur ki fotonları emen farklı enerjilere sahip farklı maddeler, sahip oldukları farklı renklerin dışardan algılanmasının sonucudur. İnsan gözü 400 nm ile 700 nm aralığında ki elektromanyetik radyasyona duyarlıdır. Bütün renkler bu dalga boyu aralığında görünen gökkuşağında bulunur (menekşe, çivit, mavi, yeşil, sarı,turuncu ve kırmızı). En kısa dalga boyları (en büyük foton enerjisi) menekşe rengi olarak algılanır, en uzun dalga boyu (en küçük foton enerjisi) ise kırmızı olarak algılanır. Bazı canlı türleri ışığı daha uzun veya daha kısa dalga boylarında algılayabilir
Ayrıca görülebilir ışık seviyesinde bilmemiz gereken bir önemli husus da ışığın sıcaklığıdır. Bu da Kelvin (K) ile gösterilir. Işık sıcaklıklarından bahsederken, düşük sıcaklıklar (kırmızı-sarı) 2500 Kelvin civarındayken (akkor lambalar), yüksek sıcaklıklar 4500K ve üzerine tekabül eder, ışık Kelvin'i arttıkça rek de beyaz ve mavi tonlarına doğru gider. Standart günışığı 5600 K civarındadır, bu 2000K dan 18000 K'ya kadar değişebilir(gün içi koşullara göre).
Morötesi (UV) Işık:
Dalgaboyu görünür ışıktan daha kısadır. Oldukça enerjik olduğu için morötesi (UV) ışınım kimyasal bağları bozup çeşitli molekülleri iyonize edebilir veya katalizör etkisi gösterebilir. Güneş yanıkları morötesi radyasyonun insan derisi üzerindeki yıkıcı etkisine örnek olarak verilebilir. Bazı durumlarda kanserojen etki yapabilir. UV ışınım ayrıca etkin bir mutajendir ve hücrelerin DNA yapısını bozarak kontrolsüz mutasyona sebep olabilir. Dünya'ya güneşten gelen UV radyasyonun büyük bir kısmı yüzeye ulaşmadan önce atmosferdeki ozon tabakası tarafından emilir.
UV ışık üçe ayrılır:
•UVA dalga boyu en uzun olan A tarzı UV'dir. 320-400nm arasında değişen dalga boyu ile sürüngenler için çok önemli bir yere sahiptir.
Bu dalga boyu (320-400nm) sürüngenler için yaşamsal faliyetlerini sürdürebilmeleri için gereklidir. Ayrıca bu ışık boyu, üreme ve işaretçil davranışlarına önemli ölçüde katkı sağlıyor. Yani sürüngeniniz daha aktif oluyor ve yaşadığı ortama kolay adabte oluyor. Bukelamunlar bu ışık boyunu kullanarak renk değiştiriyorlar.
•UVB dalga boyu orta seviye olan B tarzı UV'dir. 290-320nm arasında değişen dalga boyu ile sürüngenler için en önemli yere sahip olan UV türüdür.
Bu dalga boyuna sahip ışık (290-320 nm) belki de tüm canlılar için en önemli ışıktır. Tüm canlılar başta olmak üzere özellikle sürüngenlerde bu ışık ile D3 sentezi yapılır. D3 vitamininin canlılarda bağırsaklarda kalsiyumun emilmesini sağlayarak kabuk ve kemik yapısında hayati bir önem sağladığını biliyoruz.
•UVC dalga boyu en kısa olan C tarzı UV'dir. 180-290nm arasında değşen dalga boyu ile yaşayan tüm organizmalar için oldukça tehlikelidir.
Bu ışın, sürüngenler y da herhangi bir canlı için faydalı değildir. Sterilizasyonda kullanılır. Akvaryum için üretilen uvC filtreler, içerisinden geçen tüm canlı organizmaları yok etmek için tasarlanmışlardır.
Şimdi lise bilgimizi tazeledikten sonra esas önemli olan kısma geçelim. Yukarıda bahsedilen bu Uv-a ve Uv-b ışını kaplumbağalarımıza nasıl sağlayabiliriz. Elbetteki ilk ve en doğru çözüm güneştir. Güneşten bu ışınları yeterli ve doğru oranda alırlar. Fakat kaplumbağalarımızı güneşlendiremiyorsak nasıl bir yol izlemeliyiz?
Işıklandırma konusunda sürüngenler için kaliteli ürünler yapan bir firma olan Exo-Terra'nın sitesinden aldğım bilgilerle devam etmek istiyorum.
Bizim ısıtma amaçlı kullandığımız sarı akkor lambalarda az da olsa Uv-A ışını bulunmaktadır. Ancak Uv-B ışını kesinlikle yoktur. Bu durumda kullandığımız ısıtma lambasının yanına mutlaka Uv-B ışın kaynağı kullanmamız gerekir.
Isıtma amaçlı kullanabileceğimiz lambalar:
Akkor Lamba:
mailto:/image/akkor.png
Spot Lamba
mailto:/img121/9579/reflektr.jpg
Halojen Lamba
mailto:/images?q=tbn:ANd9GcRw9PmSy01NtonLb38Z1TDP1WAScbJWUqZT5py6TJoG879UYB4c1A
Daha karmaşık olan ve kaplumbağalarımızın kabuklarının sertleşmesi, kabuk renklerinin doğal durması ve metobolizmasının doğru çalışması için gerekli ampül tipine. Bu ampüller uv-b ışını içermedirler ve piyasada ağırlıklı olarak üç tiptir. İkisi sadece ışık verirken, biri hem ısı hem ışık verdiği için hem epey pahalıdır hem de çok nadir bulunur.
UV LAMBALAR
Bu lambalar 2.0, 5.0 ve 8.0 olmak üzere ışık şiddetleriyle satılır. Bunu indirgeyecek olursak;
2.0: Gün ışığı
5.0: Tropikal Işık
8.0: Çöl ışığı
Kaplumbağalarımız tropikal bölgelerde yaşadıkları için onlara 5.0 olanlar yeterlidir.
Florasan Lambalar:
En sık rastladığımız ve fiyatı diğerlerine nazaran daha az olan lambalardır. Genelde uzun akvaryumlar için idealdir; çünkü boyları 40-50cm den başlar. Çalışması için starter ve balats denilen evlerimizde normal florasan lambalarımızı çalıştırmaya da yarayan bir aparat ile çalışırlar. Dezavantajlarından biri de budur. Büyük kuru alanlar için tavsiye edilir.
Bu tarz ürünler genellikle 20uW/cm2 civarında bir Uv ışınımı yapar. Gün ışığı ile kıyaslamak gerekirse bu da 20cm uzaklıktan kullanılması gerektiği sonucu çıkarır. Ayrıca lambaların ömürlerinin kullandıkça kısaldığı ve şiddetinin azaldığı bilgisini kullanırsak 2-3 ayda bir lambayı hayvanın kuru alanına yaklaştırmakta fayda olabilir. 5.0 uvB ler etkin bir şekilde kullanabilmek için maksimum 25 cmden kullanılmalıdırlar, kullanıldıkça etksi azaldıklarından, ayda bir 1-2 cm kuru alana yaklaştırmaları tavsiye edilir. 10 cm'den de yakına inmeleri kaplumbağanızın onu kırmasına yol açabilir.
mailto:/bilder/1/41417_1.jpg
Kompakt lamba
Bu ürünün en önemli özelliği standar masa lambamıza bile takabilmemizdir. Sadece ışık verir. Yukarıdaki özellikler bu tür lambalar için de geçerlidir. Kompakt lambaların mesafe ayarlaması daha kolay olduğundan, hobiciler rahat etmek açısından tercih edebilirler. Fakat yaydıkları ışın az bir alana etki eder ve bu sebepten mesafe iyi ayarlanmalıdır. Florasanlar kadar geniş alana ışık yaymazlar. Genelde daha ufak kuru alanlarda tercih edilebilir.
mailto:/photos/67/21/22/52672122tsa.jpg
Karma Lamba
Bu ürün hem güçlü miktarda ısı verir hem de uv-b ışın yayar. Bu tarz ürünleri kullanınca ayrı ayrı hem akkor lamba hem de uvb lamba kullanmaya gerek yoktur. Dezavantajı ise yüksek fiyatlarıdır.
mailto:/UPLOAD/Juen_Pet_Market/Surungen_Urunleri/Iguana/Isiklandirma/Buyuk/JPM012075_L.JPG
Kısacası optimum bir paludaryumda ısıtmak için bir adet akkor lamba, D3 vitamini sentezi için Uv lamba ve sağlıklı bir büyüme ve doğal renkler için (tercihen) gün ışığı lambası birlikte kullanılmalıdır.
ÖZET ve SONUÇ
Yukarıdaki tüm bilgileri gözden geçirdiğimizde ışığın tüm canlılar için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Ancak özellikle soğukkanlı canlılar olan sürüngenlerin ışığa olan ihtiyacı çok daha önemlidir. Çünkü tüm yaşamsal fonksiyonları buna göre düzenlerler.
Bizim için bir ışık olabilir; fakat onlar için yemek yemeyi tetikleyici, aktif ve hareketli olmaları, üremeleri, cinsel olgunlağa erişmeleri, yaşadıkları ortama uyum sağlamaları, kemik ve kabuk sağlıklarının gelişi ve renklerinin doğal olması için çok çok önemlidir.
Yukarıdaki bilgileri göz önünde bulundurusak normal bir akkor veya florasan lamba kaplumbağamız için gerekli olan Uv lambanın yerini tutmayacaktır!
Ayrıca her lambanın watt gücünün değişik ve yaydığı ısının farklı olmasından dolayı ısıtma lambası olarak kullanılan lambanın kuru alana mesafesi bir termometre yardımıyla belirlenmeli; Uv-B lambalarının da efektif bir şekilde çalışması için kuru alandan 25cm den uzakta durmamasını öneriyorum.
Konuyu kapatırken bir de gece aydınlatmasına değinmek istiyorum. Genelde kullanılmasa bile iki amaçla kullanılabilir. Birincisi soğuk bölgelerde yaşayan kaplumbağa severlerin su üstünde uyuyan kaplumbağalarının hastalanmaması için gece de ısıyı sabit tutan gece lambalarıdır. İkincisi ise kaplumbağanızın gece gündüz döngüsünü kurması için yardımcı olabilecek ay ışığı aydınlatmasıdır.
Isıtmak için koyu renge boyanmış, tercihen mavi az ışık yüksek ısı veren lambalar ya da seramik ısıtıcılar tercih edilebilir.
mailto:/images?q=tbn:ANd9GcSwQEzlr6ONm5ltT_JO60qkCWZZxX3ehznLScPWSIcB0phsJgd1
Sadece görsellik ve kaplumbağanızın doğal davranışlarını bir döngüye sokmak için yardımcı olması amacıyla kullancaksanız ısı vermeyen ve neredeyse akvaryumun istediğiniz yerine monte ederek kullanabildiğiniz led ışıklardan mavi olanları kullanılabilir. Ben 8 aydır kullanıyorum ve kaplumbağalarımın uykularının veriminin arttığını söyleyebilirim.
[img=400x300]http://www.firebal.net/content_files/prd_images/Scan/Resim%20064_led_d%C3%BCz_mavi.jpg[/img]
KAYNAKLAR
1.Kaynak
2.Kaynak
3.Kaynak
4.Kaynak
5.Kaynak
6.Kaynak
Hazırladığım yazı sukaplumbağası.com adresi kaynak gösterilerek ve ismim belirtilerek kullanılabilir.
Saygılarımla..