KırpıkKurabiye
Elmas 2 Üye
- Katılım
- 1 May 2011
- Mesajlar
- 491
Kaplumbağanın hoşlandıkları
Su kaplumbağasının hoşlandıkları:
Okşanmak: Parmağınız ile gıdıklarının (çene altının, boğaz kısmının) hafifçe okşanmasından hoşlanırlar, bu arada daha iyi okşanmak için boynunu kimi kez uzatır ve çeker. Ayrıca elinizde veya kucağınızda iken sırtlarının avuç içi ile hafifçe sıvazlanmasından/okşanmasından, bazıları sırt ve karın bağasının kaşınmasından (örneğin; Prens, karnı daha hafifçe) hoşlandığı gibi avuçlarınızın arasında tuttuğunuzda, avucunuzun sıcaklığı onun size karşı olan güvenini artırır; tıpkı taze balığı yemesi için elinizle verdiğinizde size olan güvenini artıracağı gibi.
Fırçalanmak / Su masajı: Orta sert temiz bir dış fırçası ile sırt hizasını biraz aşan suyun içinde bağasının (bilhassa sırtı olmak üzere arada bir hafifçe karın ve kenar kısımları) fırçalanması onları zevkten çıldırtıyor. Bence bağası henüz sertleşme safhasında olan yavru kaplumbağalarda yapılmamalı! Sadece yetişkin ve bağası sertleşmiş küçük kaplumbağalarda yapılmalı (veteriner hekime danışınız ve bknz; üstteki başlık altında “sırtını/bağasını sürtmesi”). Dikkat: Fırça derilerine gelirse zarar verebilir. Sağlıklı yavru kaplumbağalar (genelde 2 aylık ve üzeri) ve yetişkinler su masajından hoşlanırlar.
Müzik: Başkalarının kaplumbağasını bilemem ama benim Prensesim bilhassa piyano müziğini seviyor, kafasını sudan çıkartıp müzik bitene kadar dinliyor. Not: Müzik sesinin fazla açılması kaplumbağayı ürkütür, korkutur.
Televizyon/Ayna/Çevre: Kimi kez televizyonun önünde durup bir süre seyrederler. TV ekranındaki ani resim ve ses değişikliği onları korkutup kaçırtabilir (benim küçük Prensimin başına geldi, korkusundan hızla kaçarak saklanacak yer aradı). Ayrıca aynada kendilerini (bilhassa Prens, zemine kadar uzanan duvar aynasının karşısına geçip bazen kendi kendine kur yapıyor, aynadaki görüntüsünü ısırmaya çalışıyor), pencereden ise etrafı seyretmekten hoşlanırlar (pencereden dediysem pencere kenarına konulmamalı, elinizde tutarak ve rüzgar ile hava akımına maruz bırakılmadan). Kaplumbağalarımın hepsi (yavru ve yetişkinler) geceleri balkonda avucumda veya omzumda gökyüzündeki yıldızları, Ay dedelerini bir müddet seyreder.
Hop hop hareketi: Benim kaplumbağalarım yerden “hoop” diyerek havaya doğru kaldırılıp yine “hoop” diyerek indirilmesinden de hoşlanırlar (birkaç kez arka arkaya, fakat gayet yavaşça, hızlı şekilde değil; tıpkı bebeklerde yapıldığı gibi) .
Kaplumbağanın korkuları
Su kaplumbağasının korkuları:
Yabancılardan korkarlar. Ayrıca; ani ses değişikliği, yüksek ve kaba sesler, bağrışmalar, karşısına aniden birinin çıkması, ani hareketler onları korkutur. Böylesi durumlarda ona yanında/yakınında olduğunuzu hissettiriniz.
Benim bildiklerim, kendi kaplumbağalarımdaki gözlemlerim bu kadar. Kim bilir daha nelerden hoşlanıyor ve korkuyorlardır!
kaynak/alıntı:www.turgaybora.org