Cvp: Kara Fatma verdim
Bunun yanında hamam böceklerinin hayran olunası bir tür organizma olduklarını söylememekde kendilerine çok büyük haksızlık olur. Çok yüksek miktarda radyasyona dayanıklı olmaları, -32 derece ve çok yüksek sıcaklıklarda hayatta kalabilmeleri, çürümekde olan besinleri yedikten sonra toprağa vererek (sanırım dışkılarıyla) çürüme sürecini hızlandırmaları ve azot döngüsüne katkıda bulunmaları, dünya üzerindeki belkide en dayanıklı canlı olmaları...
Bunun yanında bir sitede, vücutlarında bulunan bir bakteri sayesinde kendi cinsleride dahil hemen hemen her türlü maddeleri ve canlıları yiyebildiklerini duymuşdum (kağıt mesela) Yani bakterilerin bile yemedikleri şeyleri bu fedakar minik siyah yumurcaklar lezzetle ağızlarına atıyorlar.
Şunuda hatırlatayım beyinleri ayaklarındaymış yani kafasız 1 hafta yada 1ay arası bir süre yaşayabiliyorlar.
Fakat biz insanlar her zamanki gibi en faydalı canlılara hakaret ediyoruz veya sözcük olarak anlamlarını hakaret şeklinde kullanıyoruz.
Mesela köylerde çiftçiler,halk,diğer insanlar hemen hemen herkez yılanları çok kötü bir varlık olarak tanımlar fakat bilmezlermidirki tarlalardaki fareleri ve tarım zararlılarını yiyerek tarıma büyük fayda sağlarlar.
Eşek gibi yük taşıyan hayvanın hakaret olarak kullanılması, ineklerin çok çalışıp başarısız olan öğrenciler için kullanılması... tüm bunlar büyük hatalardır arkadaşlar.
Gıda maddelerini ekmekleri kutsal sayıp üzerine basmamakda elbette güzel davranışlar. Ama unutmayalımki ekosistem bir bütündür. Biz organizmalar ve maddeler bu bütünün parçalarıyız. Kardeş gibi geçinmeyi öğrenmeliyiz!!
Vikipedi'deki taksonomi bilgisine göre ülkemizde 44 tane yılan türü bulunmaktadır ve bunların 10'u zehirli 2'si yarı zehirli ve diğerleri zehirsizdir. Yani bir yılanla karşılaşdığınız takdirde zehirsiz olabilme ihtimali hayli fazladır..
Gerçekden zehirli olan yılanlarsa yani engerekler bahar döneminde çiftleşmek için gezip dururlar. Erkek yılanlar dişinin kokusunu çok tahrik edici bulur ve çılgınlar gibi takip ederler. İşte genellikle bu tür zamanlarda yılanlarla karşılaşabilirsiniz. Karşılaşdığınızda eğer konu hakkında bilgi sahibi değilseniz yapmanız gereken tek birşey vardır--) Arkanızı dönüp yürümek/koşmak yılancağız sizin gibi büyük ve heybetli bir canlıyı avlamak istemeycekdir. Çünkü türkiyede yaşayan en büyük yılan 2 metre civarı bir türdür.
Tabii ben bunları yazıyorum ama türkiyede yanlızca urfa civarında yaşayan çöl kobrası türünü (çünkü urfa çok sıcakdır ortadoğudaki çöllerden sıcak hava akımlarının gelmesiyle türkiyedeki en sıcak ildir) görsem arkama bakmadan vücudum salgıladığı adrenalin sayesinde isa kertenkelesi gibi kaçarım haa
