- Katılım
- 24 Eki 2012
- Mesajlar
- 30,138
hayvanları alıp 30 lt'lik akvaryuma bir miktar (kabuklarını hafif geçecek kadar) su koyup kapağını kapattıktan sonra arka koltuğa koyup izmire getirdim. arada durduğum yerlerde kapıyı ve kapağı açarak havalandırma da yaptım. izmire geldiğimde akvaryumu açtım su yüzeyi jelatin gibi deri kaplanmıştı. şimdiye kadar bu kadar deri çıkardıklarını görmemiştim. birbirlerine çarpa çarpa derilerini soymuş olmalılar ve akvaryum leş gibi kokuyordu. gelince suyu boşaltıp damacana su ile doldurdum. ertesi güne kadar o akvaryumda kaldılar. ertesi gün gidip akvaryum aldım.
kamil tunca bulvarında bir sürü pet shop vardı. komşumun oğlunun tavsiyesi ile altın akvaryum adındaki petshopa gittim. bana uygun alan 80*45 ölçüleri idi. buna uygun olarak hali hazırda uygun olan 80*36*48h akvaryumu aldım. normalde 140 tl, indirimle 80 tl yanında 20 kg beyaz silis kumu 30 tl'ye ve 10 tl'ye dalgıç florasan olmak üzere hepsini 120 tl'ye aldım. bu arada 10 kilosu 30 tl olan ultra ince silis kumda vardı. ama bize uygun değil toz gibi. izmirde olan arkadaşlara burayı tavsiye ederim. carnivoru sordum o yemden haberleri dahi yoktu. başka yem var mıydı bilmiyorum ama mango kökü vardı 12 t'ye satıyorlar. kısacası ihtiyacı olanın alabileceği malzemeler var.
akvaryum ve silis kumu yıkadıktan sonra 5 damacana kadar su alıp koydum. kuru alanın kenarlarına karton yapıştırınca biraz daha su ekleme fırsatı buldum ve 110 küsür litreye çıkardım. hayvanlar küçük akvaryumda hayata küsmüştü. buraya koyunca kendilerine geldiler. yem yemeye başladılar. bu anda anladım ki hayvanlar kumu gerçekten seviyorlar. diğerini temizleyip kaldıracağım için kum koymamıştım. bu yüzden boş akvaryumda hayvan beslememenizi öneririm. en kısa zamanda silis kumu temin edip akvaryumunuza koyun.
evdeki küçük mangoyu da getirdim. 100 w ısıtıcıyı da ancak ısıtıcıya gerek yokmuş. su gece gündüz sürekli 30 derecede seyrediyor. bu dengeyi korumak için pencereden en uzağa kurdum akvaryumu. kuru alana alıştırmak için önce ısıtıcı lambayı açtım. iki gün sonra alışınca uv olanı da taktım. iç filtrenin süngerinin içindeki boşluğa elyaf bastım motora yakın kısmına da dış filtrenin bio ballarından iki tane getirmiştim onları koydum ki elyaf pervanesine dolanmasın. tek hatam substrat ve zeolit getirmemem oldu. elimde minyatür filtre vardı onun süngerini çıkarıp bunları koyardım amonyak meselesi de bir şekilde hallolurdu. burada lav taşı bakıcam artık. şimdilik bir sorun yok. kısmi su değişimi ve buharlaşma ile haftada bir damacana su ekliyorum. bu sebeple motorun su dışında kalmaması için dibe indirip serum hortumu ve muslukla içerden hava kabarcığı basmasını da sağladım suya oksijende giriyor. hayvanlar hallerinden memnun. artık her sene 1-1,5 ay tatili böyle geçirecekler.
mailto:/1c/h/q9cnm.jpg

mailto:/1c/h/q9cpq.jpg

mailto:/1c/h/q9cvf.jpg

kamil tunca bulvarında bir sürü pet shop vardı. komşumun oğlunun tavsiyesi ile altın akvaryum adındaki petshopa gittim. bana uygun alan 80*45 ölçüleri idi. buna uygun olarak hali hazırda uygun olan 80*36*48h akvaryumu aldım. normalde 140 tl, indirimle 80 tl yanında 20 kg beyaz silis kumu 30 tl'ye ve 10 tl'ye dalgıç florasan olmak üzere hepsini 120 tl'ye aldım. bu arada 10 kilosu 30 tl olan ultra ince silis kumda vardı. ama bize uygun değil toz gibi. izmirde olan arkadaşlara burayı tavsiye ederim. carnivoru sordum o yemden haberleri dahi yoktu. başka yem var mıydı bilmiyorum ama mango kökü vardı 12 t'ye satıyorlar. kısacası ihtiyacı olanın alabileceği malzemeler var.
akvaryum ve silis kumu yıkadıktan sonra 5 damacana kadar su alıp koydum. kuru alanın kenarlarına karton yapıştırınca biraz daha su ekleme fırsatı buldum ve 110 küsür litreye çıkardım. hayvanlar küçük akvaryumda hayata küsmüştü. buraya koyunca kendilerine geldiler. yem yemeye başladılar. bu anda anladım ki hayvanlar kumu gerçekten seviyorlar. diğerini temizleyip kaldıracağım için kum koymamıştım. bu yüzden boş akvaryumda hayvan beslememenizi öneririm. en kısa zamanda silis kumu temin edip akvaryumunuza koyun.
evdeki küçük mangoyu da getirdim. 100 w ısıtıcıyı da ancak ısıtıcıya gerek yokmuş. su gece gündüz sürekli 30 derecede seyrediyor. bu dengeyi korumak için pencereden en uzağa kurdum akvaryumu. kuru alana alıştırmak için önce ısıtıcı lambayı açtım. iki gün sonra alışınca uv olanı da taktım. iç filtrenin süngerinin içindeki boşluğa elyaf bastım motora yakın kısmına da dış filtrenin bio ballarından iki tane getirmiştim onları koydum ki elyaf pervanesine dolanmasın. tek hatam substrat ve zeolit getirmemem oldu. elimde minyatür filtre vardı onun süngerini çıkarıp bunları koyardım amonyak meselesi de bir şekilde hallolurdu. burada lav taşı bakıcam artık. şimdilik bir sorun yok. kısmi su değişimi ve buharlaşma ile haftada bir damacana su ekliyorum. bu sebeple motorun su dışında kalmaması için dibe indirip serum hortumu ve muslukla içerden hava kabarcığı basmasını da sağladım suya oksijende giriyor. hayvanlar hallerinden memnun. artık her sene 1-1,5 ay tatili böyle geçirecekler.
mailto:/1c/h/q9cnm.jpg

mailto:/1c/h/q9cpq.jpg

mailto:/1c/h/q9cvf.jpg
